Beklediğimiz gibi Başbakan geçen hafta bağıra çağıra ilan ettiği emekli zam haberini açıkladı. Öylesine alladı pulladı ki sanırsınız maaşlar ikiye katlandı. Tabii beklediğimiz gibi fiyasko. Başbakanın yeni bir şey veriyormuş havası ile söylediği ücret artışı daha önce otomatiğe bağlanan ve her zaman zamların gerisinde kalan yüzde dörtlük maaş artışı. Onu bile kulaktan dolma dinlediği için yanlış söyledi. Bu maaş artışının yarısı şimdi, öteki yarısı da Haziran’da yani iki taksitte ödenecekmiş.
Bu artış, daha önce de yazdığım gibi 2012 yılına kadar görüp göreceğiniz son artış. Geçen gün Türkiye’den bir arkadaşımla konuşuyordum, 600 TL’ye varan doğal gaz faturası nedeniyle evden çıkıp büyüklerinin yanına taşınmışlar. Düşünün aylık 600 TL sadece ısınma. Elektrik, su, yol parası, telefon, toplam 1000 TL. Şimdi bu insanların ev kirası, mutfak masrafı çocuklarının okul masrafını da ekleyin bakalım ortaya ne çıkacak. Ne demişti Erdoğan’ın bakanı; emekliler arasındaki ücret adaletsizliğini düzelteceğiz, en az 300 lira fark alacaklar. Ne oldu o farka...
Çok merak ediyorum, Peki ne oldu, kapı kapı dolaşıp dağıtılan kömürler. Yoksa kömür ocakları mı kurudu, Başbakan ,Ankara ve İstanbul’da nefes darlığı mı çekiyor? Ya da seçim yılına girmedik mi? Hani nerede AKP’ye oy vereceklere dağıtılan altınlar ve paralar. Hani poşetlerle evlere bırakılan yiyecekler. Veya doğuda bedava verilen beyaz eşya. Ne oldu, köküne kıran mı girdi. Unutmuşum Deniz Feneri skandalı Almanya kaynağını kurutmuştu. Galiba AKP’nin ve belediyelerinin kasaları da boşaldı. Erdoğan’ın partisinden belediyeler bugünlerde işçilerin maaşlarını da ödemiyor.
Ama onlar Türk köylüsü, çiftçisi, işçisi aç değil gibi, Filistinlileri doyurmak için koştular. AKP’den de birkaç milletvekili de orada. AKP ve Erdoğan, Orta Doğu ve Arap dünyasında Mısır ve Hüsnü Mübarek’in yerini alacak. Yedirmezler adama. Öte yandan o yardımların gittiği Filistin’i unutmuş görünüyor Türk halkı. Türk askerine pusu kurup öldüren PKK’yı Bekaa vadisinde yıllarca barındıran, Cengiz Çandar gibi solcu militanları terör için eğiten, Kıbrıs oylamalarında Yunanistan ve Rumlar yanında yer alan, Ermeni davalarına destek çıkan Filistin. Bu iş evde çocukları açlıktan ağlarken, mahalleliye yemek dağıtmaya benziyor. Yanlış anlamayın bu satırlarla İsrail’e destek vermiyorum, vermem de ama geçmişi unutan halkıma da yediğimiz kazıkları hatırlatmak istiyorum.
Bu günlerde nakit kaynakları tükenen ve ekonomik kriz batağına hızla gömülmeye başlanan Türkiye’de hükümetin bulup, yaratabildiği tek kaynak, IMF, yani Uluslararası Para Fonu. Şimdilerde her konuşması fıkra gibi olan Başbakan ve adamlarının bu konudaki açıklamaları da komedi. Ne dedi? IMF şartlarımızı kabul etti. Yok yahu, adamlar yalvarıyordu değil mi, Tayyip Bey Allah rızası için bizim parayı al diye. Düşünün birisinden uzun vadeli borç istiyorsunuz ve ona şart ileri sürüyorsunuz. Size borç veren adam demez mi ki, kardeşim benim şartlarıma uymazsan başka kapıya git diye.
Bu arada Azerbaycan, ABD’nin verdiği talimatla Ermeni açılımına tepkisini koydu. Doğal gaz fiyatı ve farklar konusunda yeni bir fatura çıktı. Kış bitmedi. Önümüzdeki günlerde göreceğiz akaryakıt ve ısınma kaça çıkacak. Arap parası da bitti. Nereden alacak bu borçlanmayı? Mecbur herkesin kuralına uyacak. Öte yandan AB’den beklenen para da gelmiyor. Zira Avrupa’da Türkiye’nin üyeliğine muhalefet cephesi genişledi.
Evet, sevgili okurum işler yolunda gitmiyor. Bunu Tayyip Bey konuşurken gözlerine, yüzüne bakınca anlarsınız. Bir hüzün indi yüzüne. İşlerin yolunda gitmediği Bülent Arınç’tan da belli. Ne zaman gündem değişecek Bülent Arınç’ı salıyorlar ortaya. Yakınlarda yeni bir konu ve saldırı daha bulur ve gerçek gündemi karambole getirirler, içeri atacak vatansever de kalmadı ellerinde, artık kendi adamlarını tutuklamaya başlarlar herhalde.
