Dünya Soma’da gerçek Erdoğan’ı gördü

Nereden başlayayım, neyi eleştireyim, kafam karışık, şaşırdım. Günümüzde popüler olan acıyı kullanarak, duygu sömürüsü de yapmak istemiyorum. Tersine, umut yaratabilmek için, acaba iyi, eleştirilmeyecek bir şey var mı diye, mercekle bakıyorum son günlerdeki faciaya. Gerçekte hiç kimseyi şaşırtmadı facia, bekledikleri bir olaydı. Aynı beklediğimiz ama beklerken gökdelenler diktiğimiz deprem hesabı. Ama Soma’da, hepimizin bildiği, bilip de, sallamadığınız, birçok gerçek, artık saklanamaz boyutlarda.
Sanki uzay çağını yaşayan bir ülkede ve uygar bir kafada yaşıyoruz da, nasıl oluyor 1800’lerde vuku bulabilecek bir felakete uğradık diye şaşırdık. Oysa yıllardır, her dakika, kullanıldığınızı, dağıtılan kömür, pirinçle, geleceğinizi çocuklarınızı yok ettiğinizi yazdık, aldırmadınız. Sizi döven, size söven adama “Türkiye seninle gurur duyuyor” diye slogan attınız. Çocuklarınızı tekmeleyip, gazlayan, hapsedenlere oy verdiniz. Şimdi şikâyet ediyorsunuz. Sorarım size, şimdi hâlâ gurur duyuyor musunuz?
İçine düştüğünüz durumu anlamanız daha zaman alacak. Anladıkça, dayak yiyecek, anladığınız için daha çok hapse gireceksiniz. Çünkü biz eziklerin kaderi bu. Onlar bizi ezik olarak damgaladı. Ezenler, sizden olduklarını söyleyerek ülkeyi ele geçirdiler. Oysa çoktan biz olmaktan çıkmıştılar. Onlar başkaları ile biz olduklarını söylüyor. Başkaları için gözyaşı döküyor. Tek bir Türk için gözyaşı döktükleri görülmedi. Şimdi uzaktan bize bakıyor ve bize onlar diyorlar, haberiniz var mı? İşte o yüzden, kalabalık bir polis ordusu ile geziyor, biz olan polisin tuttuğu gençleri dövüyorlar. Yani açıkça gene sizi kullanıyorlar. Ama onlar gördüklerinizin, duyduklarınızın yanlış, gösterdikleri şiddetin size olan sevgilerini sergilediğini söylüyorlar.
Sizi hâlâ bilemem, ama dünya, artık Tayyip Erdoğan ve AKP’yi anladı ve Orta Doğulu öteki dikta rejimleri ile bir tutmaya başladı. Her zaman Erdoğan’ı telefonla arayan ABD Başkanı Obama, Erdoğan’ı değil, Gül’ü aradı, üzüntülerini bildirdi. Birçok dünya lideri de aynı yolda.
Bu arada, Türkiye’de konu edilmeye korkulan konu, Amerikan basınında. Sağlığı, psikolojik durumu. Amerikan NSNBC (bizim yandaş NTVMSNBC değil) son yayınında (http://nsnbc.me/2014/05/12/turkey-leading-mps-and-doctors-question-prime-minister-erdogans-sanity) Erdoğan’ın son olaylarda sergilediği tutum ve davranışların, ulusal güvenlik açısından büyük tehlike oluşturduğunu savundu. Bu konuda bazı milletvekilleri ile doktorlara dayandırılan bu görüş çok sayıda Amerikan gazetesinde de yer alıyor. Washington Post, New York Times, Wall Street Journal, Avrupa gazetelerinin tümü ve daha niceleri bu konuyu ve tutumu tartışıyor. Ve hepsi Saddam Hüseyin, Muammer Kaddafi ile bizimkini karşılaştırıyor.
Sonuç; İngiltere, Türklerin AB ülkelerinde serbest dolaşımının yasaklanmasını istedi. Tabii herkes bizler kadar geniş değil. Washington, New York ve öteki Amerikan kentlerinde Soma için gösteriler var. Burada yapılan konuşmalarda hükümet eleştirilirken yaşamını kaybeden işçiler için bağış kampanyaları düzenleniyor.
Ama benim aklımı kurcalayan önemli nokta. Hani Başbakan’ın kardeşleri var ya, Somalililer, Rabiacı Mısırlılar, Filistinliler veya Suriyeli muhalefet falan filan. Pakistan dışında onlardan çıt yok. Bizimkiler onlar için gözyaşı dökerken, onlardan akan tek damla yok. Bu ne biçim din kardeşliği, ne biçim Başbakan’a kardeşlik anlamak mümkün değil.
Bu iş de göreceksiniz, zaman, her türlü melanetin ilacıdır, mantığı ile bizim balık hafızamızın unutmasına terk edilecek. Unutacağız da. Depremi ve daha önceki felaketleri unuttuğumuz gibi. Bu arada çeşitli adları kullanan, ikinci Cumhuriyetçiler, yeni Osmanlılar, yetmez ama evetçiler grubunun gazeteci taifesi, bu takımla arasını açmaya çalışıyor. Çünkü uçuruma doğru koştuğunu gördüler. Bunların başında da Cengiz Çandar ve Oral Çalışlar gibi isimler var. Ama damga artık silinmeyecek şekilde alınlarına yapışmış bulunuyor. Silemezler, temize çıkamazlar artık, daha önce biat ettikleri kişi gibi. Bu arada geçmiş 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramınız kutlu olsun.

Yazarın Diğer Yazıları