Dikenin sevildiği dünya ve ölüm
Beş kardeşin en yiğidi, en ele avuca sığmazıydı o. Hayatı da, hayatını da hiç ciddiye almadı. Ölüme aldırmadı bile. Teneşirde yatarken baktım, huzurlu uyuyordu, ama o bimurat tahtasında bile kabadayıcaydı duruşu. Çay eksperliği, çay fabrikası müdürlüğü, çay fabrikatörlüğü yapmıştı, biliyordu bu ilginç ve özel bitkinin her halini. Fakat o bitki hep kaypaklık ve ihanet etmişti ona, gülmemişti yüzüne. Birçok işe girmiş çıkmış, sonunda kaktüslerle uğraşmakta bulmuştu huzuru ve geçimi. Yalova’daki kaktüs serasının girişine “Dikenin Sevildiği Dünya” yazıyordu. Çok seviyordu o dikenli kaktüsleri. Kaktüslerin üzerindeki geometrik şekillerin fotoğraflarını gösterip bana, bunların gerçek bir mucize olduğunu söylüyordu. Kaktüs çiçekleri ise; güllerden, lalelerden, menekşe ve karanfillerden daha değerliydi onun gözünde. Bu dikenli dünyaya girince, bu savın doğru olduğunu görmüştüm hayretle. Kaktüsün dışındaki sırları da, içindeki gizli suları da keşfetmişti kardeşim Mucip Gürbüz. Tanrı’ya varma yolu böyle dikenliydi onun.
Kaybettik onu geçtiğimiz hafta, çok sevdiği toprağın ve bitkilerin kucağına verdik. Tanrı’dan sonsuz rahmetler diliyorum. O gün bu gündür, ölümü daha çok düşünür oldum. Ölüme dair sözler bulup derledim. Onları okuyalım şimdi birlikte, ölüm çok hatırlanmalı.
“Ölüm bir köprüdür, dostu dosta kavuşturur.” Hazreti Muhammed
“Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber/Hiç güzel olmasaydı, ölür müydü Peygamber?” Necip Fazıl Kısakürek
“Ölümden ne korkarsın, korkma ebedi varsın” Yunus Emre
“Ölü, dün bizim gibi olana; diri, yarın onun gibi olacağa denir.” Hasan Âli Yücel
“Ölüm olmasa medeniyet olmazdı. Var olmak cehdi, yok olmak kaygısından doğmuştur.” Hasan Âli Yücel
“Istırapsız bir ferah/Zahmetsiz bir behre (ürün) yok/Hayatın kıymetini/Biz ölüme borçluyuk.” Bahtiyar Vahapzade
“Ölümü istemek bir cesaret değildir, ama ölümden korkmak ahmaklıktır.” Atatürk
“Mezarlıklar dünyanın en anlamlı yerleridirler.” Elçin (Azerbaycanlı Yazar)
“Ölümsüz bir milletin tarihe saygısını/Bakmasını bilirsen burada göreceksin/ Nasıl silmiş ecdadım ecelin kaygısını/Mezar taşlarına bak ölümü seveceksin” Hasan Âli Yücel
“Kendin için kabir hazırlama, kendini kabre hazırla.” Hazreti Ebubekir
“Ömrümüzü bir suç gibi ayarlamadık mı/ Ağır bir hüküm giyer gibi öleceğiz” Attila İlhan
“Siz belki bilir, belki bilmezsiniz; aslında en çok yaşayanlar ölülerdir.” Attila İlhan
“Dünya aynı zamanda ölülerindir.” Attila İlhan
“Benim hayatımda ölüm yok, yalnızca aşk var.” Cengiz Dağcı
“Aptallar yaşam ve ölüm için uzağa bakarlar. Her ikisi de yanıbaşlarındadır.” Apaçi Atasözü
“Şairin biri demiş ki: ’Ölümden korkmam. Çünkü ben varken onun gelmesi ihtimali yoktur. O geldiği zaman ise ben bulunacak değilim.” İbrahim Alaettin Gövsa
“Her dostun ölümü kayıptır; ama bu sevgiden kayıp anlamına gelmez, sevgi ölümle eksilmez, artar, büyür, yoğunlaşır, sıcaklaşır.” İlhan Selçuk
“Selçuklu Türkleri, kervansaray, cami, medrese, sağlık yurdu gibi çok güzel yapıtlar bırakmışlardır Anadolu’da. Ama ne diyeyim, kümbet, onların ölüme, hayatın kardeşi gibi baktıkları bir güzel dünyanın yapısıdır.” Ceyhun Atuf Kansu
“Bir insan hakkında, ölmeden karar vermeyin.” İran Atasözü
“Men gorhardım ölümden/Menden sonra dünyaya gelenler olmasaydı.” Hüseyin Cavid (Azerbaycanlı Şair)
“Ne olur insanın yarısı ölse/Yarısı sonra ölse.” Fazıl Hüsnü Dağlarca
“Bir kapı açıldı ölüm kapısı/Ölüm kapı açar, girer hepisi.” Yusuf Has Hacip (Kutatgubilig)
“Cihanda çok yaşadık, bilmedik bu yanda ne var; ölüm geleydi gidek, bir görek, o yanda ne var.” Bayburtlu Zihni
“Zıtların sulhuyla mümkündür hayat/Zıtların cengiyledir lakin memat (ölüm)” Mevlâna