Naci Özen gerçek adı, kitapta farklı çağrışımlar yüklediği bir takma ad kullanıyor: “Vatandaş Mazlum Çimen”.
Mazlum Çimen, Artvin’in Yusufeli ilçesinin Barhal köyünden. O köyü ben de bilirim, arkadaşlarım 1970’li yıllarda orada kamp yapmışlardı bir yaz. Ben Çoruh vadisinin neredeyse her yanını da bilirim. Bayburtlu olmaktan öte bilirim. Çoruh’un bütün kollarını gezmiştim yıllar boyu, fotoğraflamıştım,1995 yılında Ortadoğu gazetesinde “Çoruh Çağlar Ninni Söyler” adıyla bir yazı dizi yayımlamıştım on gün boyunca.
O dizide Çoruh üzerinde birçok barajlar planlandığını, Yusufeli ilçesinin tarihe karışacağını yazmıştım ve “Barajlar biterse ne olacak?” diye de sormuştum.
Meğer neler olacak, neler olacakmış da ben bilmiyormuşum. Olacakları, Mazlum Çimen’in “Kusursuz Enerji(!) Planı” adlı kitabından öğrendim tüm ayrıntısıyla.
Vatandaş Mazlum Çimen ya da baraj uzmanı-inşaat mühendisi Naci Özen’in müthiş iddiaları var, bu iddialarını fotoğraflarla da destekliyor. Diyor ki “Çoruh Enerji Planı ile varılmak istenen asıl hedef, ülkemizin parçalanmasıdır. Bu plan, ülkemizin başına geçirilen BOP çuvalının ağız büzülme işlemidir”. Peki nasıl oluyor bu, iş bu kadar ciddi mi? Evet ciddi. Çoruh vadisinde planlanan barajlar, Bayburt’tan başlıyor, Çoruh’un ülkemizi terk ettiği yerlere kadar uzanıyor. Yani bu vadiler su ile doldurulacak. Sadece iki yerde boşluk kalacak, Mazlum Çimen, buraların uluslararası maden şirketlerinin ilgi alanı içinde olduğunu ve zengin maden kaynakları sebebiyle ayrıldığını belirtiyor. Bu barajlar bir sınır çiziyor yazara göre, bu sınırlar, NATO toplantısında Türk subayların önüne konulan haritadaki sınırdır. Yalnız Çoruh vadisi ile de bitmiyor, Munzur’la devam edecek, daha aşağısı zaten tamam.
Sadece bu kadar da değil, başka çok önemli sakıncaları da var Çoruh üzerinde yapılan ve yapılacak olan HES’lerin. Yazar da diyor, ben de biliyorum, Artvin deresi, doğal bir seradır, orada narenciye dışında her ürünün en hası yetişir, bundan yoksun kalınacak. Bu vadideki yamaçlarda bir bitkinin muhtaç olduğu yedi temel elementin altısına sahip olan “grana diyorit” adlı kayaçlar var. Ve Çoruh vadisi aslında dünyanın ne büyük rafting parkuru, bu barajlar bunu da ortadan kaldıracak.
Mazlum Çimen, gövde yüksekliği o kadar büyük bir baraj yapılarak Yusufeli ilçesinin ortadan kaldırılmak istenmesinin de büyük bir oyun olduğunu belirtiyor. Yol da gösteriyor ilgililere, diyor ki “Yusufeli”ndeki vadilere yamaç santralleri yapın, hem ilçe kurtulur hem de çıplak vadiler yeşerir. Bu, su bekletme haznesi olmayan dere ve yamaç santralleri, yalnız Yusufeli için değil, tüm vadi için gerekli ve olanaklı aslında.”
Peki HES’ler yapılmazsa, Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın dediği gibi Türkiye doğal gazla elektrik üretmeye mahkum ve dışa bağımlı mı olur. Hayır diyor Mazlum Çimen, rüzgâr santralleri her bakımdan HES’lerin önündedir, yeni teknolojilerle, bulutlu havalarda bile güneş enerjisi üretilebilme olanakları vardır.
Çoruh vadisinde doğal su bekletme hazneleri olan kuru göller var, bunlardan da yararlanılmıyormuş, bunu da ekleyelim.
Bu kitabı edinmek için mazlumcoruh@gmail.com adlı e-postaya ya da 0530 870 22 33 numaralı telefona başvurabilirsiniz.
