Çöküş başlamıştır
O,Tunus’ta bir simitçinin, kendini yakarak başlattığı olayı, halk hareketi, diktatörlüğe karşı bir demokrasi hareketi dedi ve kullandı. Ama Taksim, Ankara, İzmir, Antalya ve Türkiye’nin tüm şehirlerindeki barışçı eylemler için, bir iki çapulcunun girişimi diye tanımlayıp çark etti. Peki, şaşırdınız mı bu açıklamaya bu çark edişe. Biliyorum milyonlarca kişi hiç mi hiç şaşırmadı.
Ne ona şaşırdık, ne de oluşturduğu polis gücünün, silahsız ve şiddet kullanmayan kişilere uyguladığı orantısız güce ve bu konuyu haber yapmayan, yalaka boyalı İstanbul basınına. Böylece, ellerinde sarı basın kartı taşıyan bazı kişilerin, patron ve patronun da konusunda duydukları korku ve yalakalık da tescillenmiş oldu.
Türkiye’de olan bitenlerin yayınlanması da aslında yeni bir çağın habercisi. Televizyon kanallarının üç maymunu uygulamalarına karşılık, internet üzerinden haberleşme büyük bir hızla devam etti. Ne dedi Sayın Başbakan, Facebook ve Twitter fesat yuvası ve zararlı. Yani, üzerime gelirseniz kapatırım. Kapatır vallahi. Hiç de şakası yoktur civanımın.
Amaaa. Evet, ama unuttuğu bir şey var. Sıkıştırılan ve baskı altına alınan halklar kendi arasında haberleşmek için teknolojik yeni mucizeler yaratır. İnterneti kapatsalar, telefonların SMS’leri falan devreye girer. Yani Süleyman Demirel’in dediği gibi demokrasilerde çare tükenmez. Bulurlar bir yolunu. İşin kötüsü ise fısıltı gazetesidir. Sorumlusu da yoktur, sınırı da.
Gençlik yıllarımı hatırlarım. Demokrat Parti döneminde hükümetin radyoyu AKP gibi kontrol ettiği yıllarda bizler, kısa dalga üzerinden yayın yapan yabancı radyoları dinlerdik. Aynı haber alma sistemi askeri yönetimler zamanında da pek popülerdi. BBC’den, Fransız radyosunu ve çeşitli Avrupa ile Amerikan radyolarını dinler, kendi ülkemiz hakkında yabancı başkentlerden haber alırdık.
Son olaylar sırasında da yalakalık yapmadıkları için kablolu yayından çıkarılmış Halk TV ve her nasılsa kablolu yayında kalan ya da unutulan Ulusal Kanal gibi bir iki televizyon dışında AKP ile iş bağlayan TV ve gazetelerin olayları görmezden geldiğini gördük. Aslında şaşırdınız mı? Ben inanın milim şaşırmadım. Birine Galataport, ötekine Karamehmet’in Show TV’si değerinin altında verilince vatan millet fasarya.
Neyse konumuz satılık basın ve onun satılık elemanları değil. Konu Türkiye’de başlayan ve tüm dünyanın şaşkınlıkla izlediği Türkiye’deki olaylar. Dünya şaşkınlıkla izliyor, çünkü bu adam, ben demokratım, ben özgürlükçüyüm dedikçe, gerçekten onu demokrat ve özgürlükçü sandılar. Veya işlerine öyle geldi. Şimdi arkadaşın bizce malum olan gerçek yüzünü tüm dünya görüyor.
Benim Türkiye’de olduğumu bilen bir çok yabancı TV ve gazeteden arkadaş telefonla arayarak konu hakkında kısa görüşlerimi aldı. İnsanın içi kendi ülkesi aleyhinde konuşmayı bile kaldırmıyor. Ama bana sorulan sorulardan onların olayları başka bir boyutta izlediklerini fark ettim. Bu da sayın BOP Eş Başkanı’nın bundan böyle Filistin ve Suriye konusunda sarf edeceği sözlerin bir fısıltı kadar bile değeri olmayacağı.
Bir başka dikkatimi çeken nokta; bana sorulan sorular arasında yer alan, acaba Beyaz Saray’daki Obama ile baş başa görüşmede, bu durumun olabileceği yolunda ikaz edilip edilmediği sorusuydu. Ben de kendilerine o odada olmadığım için bilemediğimi, ancak Washington dönüşü havaalanında yaptığı basın toplantısında mutlu bir liderden daha çok endişeli bir BOP Eşbaşkanı gördüğümü aktardım.
Bu sorunun cevabı, önümüzdeki günlerde, Washington’da toplanacak, Türk-Amerikan Konseyi geleneksel toplantılarında, ABD Başkan Yardımcısı Biden tarafından yapılacak konuşmada yer alacaktır sanırım. Göreceğiz.
Daha önceki yazılarımda da vurguladığım gibi sevgili okurum, bu iktidarın inişi başlamıştır. Allah razı olsun, cahilce çıkışlar ve cahil cesareti ile benim tuttuğum yol doğrudur mantığından. Zira bu tutum, gidişi normal süreci dışında hızlandırıyor.
Artık siz de kabul edin, konu bir gezi parkı konusu olmaktan çıktı ve Tayyip Erdoğan ve yandaşlarının gidişi olayına dönmüştür. Dikkatinizi çekerim, batan gemiyi Cengiz Çandar, Hasan Cemal ve Serdar Turgut gibi yüzlerce fare de terk etmeye başladı.