Seçimlere çok az bir süre kala muhalefet cephesinde yaşananlar, seçim kazanmaya ilk defa bu kadar yaklaşan kitlelerde endişeye yol açtı…
İstenmese de bu tür görüş ayrılıkları ve sonuçları siyasetin doğasında var… Siyasette, bu tip gelişmeler, görüş ayrılıkları derin bir yarılmaya doğru da yol alabilir, yeniden el sıkışmalara da…
Hiç şüphe yok ki üslup çok önemli… Amaç, ülkenin geleceğini inşa ise, fitnenin çıktığı yerde, oturan ayakta durandan, ayakta duran yürüyenden, yürüyen fitneye karışandan daha hayırlıdır…
Ayrıca ikiden fazla aday çıkması durumunda seçimlerin ikinci tura kalma ihtimali yüksek… Bütün tarafların birbirine, en azından diğer adaya oy veren seçmen tabanlarına ihtiyacı olacak… Dolayısıyla bugün izlenecek politika, kullanılacak üslup, o gün seçmenlerin tavrında en önemli belirleyici kesilecek…
***
Gelinen fiilî durum dolayısıyla çok adayla seçime gitmekten başka yol kalmamış gibi… Muhalefet adına demokratik bir olgunluk içinde gerçekleşecek seçim kampanyası, birinci tur sonunda yeniden değerlendirme imkânı sunacaktır tarafların hepsine… Yeter ki o gün konuşulabilecek dil, birbirinin yüzüne bakabilecek göz, sıkışılabilecek el bırakılsın…
Çok adaylı seçimin, muhalefetin daha çok işine geleceğini savunanlardanım… Bunun gerekçelerini de şöyle sıralayabilirim:
1. Cumhurbaşkanı Erdoğan ikinci tura kalamayacağı için, 20 yıldır ilk defa bir anlamda seçimden yenilerek çıkmış olacak… O da yıllardır sağladığı psikolojik üstünlüğü ikinci tur öncesinde kaybetmesine yol açacak… Tıpkı İstanbul''da tekrarlanan seçimler gibi ikinci tur öncesinde muhtemelen büyük hatalara ve paniğe sebebiyet verecek, süreç doğru yönetilemeyecek…
2. Toplumun bir kesiminde ''kazanandan yana durma'' duygusu var… O seçmen grubu -en azından bir kısmı- seçimin ikinci tura kalması durumunda psikolojik üstünlüğü ele geçirmiş tarafa meyledebilecek…
3. Çok adaylı seçimle, farklı parti tabanlarında ''haksızlığa uğramışlık duygusu'' ortadan kalkacak, ilk turda herkes kendi adayı için çalışacak ve en üst düzeyde verim alınacak…
4. Birinci tur günü parlamento seçimleri de yapılacağı için, yeni sisteme rağmen, çok büyük ihtimalle parlamento çoğunluğu bugünkü muhalefetin eline geçmiş olacak… Bu da cumhurbaşkanlığı için yapılacak ikinci tur öncesinde etki doğuracak… ''Topal ördek'', ''çift başlılık'' gibi bugüne kadar iktidarın kullandığı silahlar muhtemelen tersine dönecek…
5. Seçimlerin ikinci tura kalması ve oranların iktidar adına risk taşıması durumunda, ''hileye meyilli'', ''hukuksuz talimata açık'' görevliler artık çok cesur davranamayacak… Seçim adaleti ve güvenliği konusunda şüpheli her görevli ''iktidar değişirse, hesap sorulur'' endişesine düşecek ve daha adil davranmaya mecbur kalacak…
***
Bu saydıklarımız muhalefet lehine olan durumlardı… Tabii ki çoklu adayla seçime girmenin muhalefet adına dezavantajları da var… Bunların en önemlisi, iktidar bloğunun tek adayla ''güç ve istikrar'' vurgusu yapabilecek olması, buna karşılık muhalefetin ''parçalı'' görüntüyle ''belirsizlik'' endişesini besleyecek olması…
Üstün propaganda ve medya gücüyle, iktidar bu durumu hiç şüphe yok ki iyi kullanmaya çalışacaktır… Bunu, alacakaranlık kuşağına, kaosa, koalisyonlara, geçimsizliğe eski Türkiye''ye vs. yormaya gayret edecektir…
Eksiyle artıları topladığımızda, çok adayla seçime gitmek, muhalefet lehine sanki biraz daha baskın duruyor… Zaten bugünkü fiilî durum, bunu bir tercih olmaktan uzaklaştırıp mecburiyete doğru dönüştürüyor…
