DHA’nın haberine göre; Prof. Dr. Dilek Yılmaz, “GAS enfeksiyonları ani başlayan ateş, bademcik şişmesi, bademcik üzerinde beyaz beneklenme, boğaz ağrısı ve lenf bezi şişliğiyle ve deri enfeksiyonları ile karşımıza çıkabiliyor. Kızıl hastalığıyla da karşımıza gelebiliyor” ifadelerini kullandı.
Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı ve İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Eğitim Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Dilek Yılmaz, son günlerde çocuklarda sık rastlanılan GAS enfeksiyonu hakkında bilgi verdi.
Yılmaz, “Son aylarda solunum yolu hastalıkları başta olmak üzere çocukluk çağındaki çok sayıdaki enfeksiyon hastalığında artış söz konusu. Sonbaharın erken dönemlerinden itibaren RSV virüsü, grip yani influenzanın dışında son günlerde çok popüler olan ''Grup A Streptokok'' yani halk arasında ''GAS'' olarak bilinen enfeksiyonda artış var. Grup A Streptokok, toplumda ''beta mikrobu'' olarak bilinen bir bakteridir. Covid-19 pandemisine neden olan SARS-CoV2 gibi yeni çıkan bir patojen değildir. Geçmişte de enfeksiyon hastalıklarının önemli bir etkeni olarak hayatımızdaydı” sözlerini kullandı.
Grup A Streptokok enfeksiyonundaki artışın nedenini de açıklayan Prof. Dr. Yılmaz şunları söyledi:
“Covid-19 pandemi döneminde çocuklarda okulların kapalı olması, sosyal mesafe kuralları, el hijyeni ve maske kullanımı gibi sıkı önlemlerle aslında birçok enfeksiyonu görmedik. Pandeminin sonlarına doğru bu önlemlerin gevşemesiyle enfeksiyon hastalıklarında artış öngörüyorduk. Bu doğru çıktı. Başta viral enfeksiyonlar olmak üzere artış söz konusu”
''CİDDİ HASTALIKLARA YOL AÇABİLİR''
Grup A Streptokok''un, viral enfeksiyonların ardından hastalık yapmayı seven bakteri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yılmaz, hastalığın belirtileriyle ilgili şunları kaydetti:
"Grup A Streptokok enfeksiyonu, geçmişte de günümüzde de sıklıkla bademcik iltihaplanması şeklinde 5 ile 15 yaş arası çocuklarda karşımıza gelebiliyor. Bademcik şişmesi, bademcik üzerinde beyaz beneklenme, yüksek ateş, ani başlayan boğaz ağrısı ve lenf bezi şişliğiyle karşımıza çıkabiliyor. Kızıl hastalığıyla karşımıza gelebiliyor. Bazen deri ve cilt rahatsızlığı görülebilir. Nadiren de ''Invaziv GAS'' dediğimiz ve hayati tehlike yarabilecek ciddi enfeksiyon hastalıklarına yol açabilir ki toksit şok sendromu ile tansiyon düşüklüğü, ciddi ateş, karaciğer ve böbrek yetmezliği gibi organ ve sistem tutuluşlarına neden olabilir. Yine halk arasında ''et yiyen hastalığı'' olarak bilinen hastalık formlarıyla da karşımıza çıkabilir. Ateş, yaygın kas ağrıları, cilt döküntüleri ve de nedeni açıklanamayan karın ağrısı ve ishal yakınmalarında, mutlaka hekime başvurulmalı."
Prof. Dr. Yılmaz, ayrıca enfeksiyon hastalıklarının arttığı dönemde hasta bireylerle temastan kaçınılmasının, kişisel önlemlere özen gösterilmesinin ve kapalı ortamlarda maske takılmasının önemli olduğunu söyledi.