İYİ Parti Başkanlı Divanı sonrası açıklamalarda bulunan Parti Sözcüsü Cihan Paçacı, "AK PARTİ, ortağı ve şürekası için, “Amaca ulaşmak için her yol mubahtır”. Yolun ahlaki olup olmadığının, sonucun milletin faydasına yönelik tecelli edip etmediğinin, insaf ve merhamet sınırlarını aşan bir vicdansızlığa sebebiyet verip vermediğinin hiçbir önemi yoktur…" diyerek hükümete yüklendi.
PKK ve FETÖ ile kimin iş birliği içinde olduğunun ortaya çıkması için Meclis'te araştırma komisyonu kurulması çağrısında bulunan Paçacı, "Ama siz bunu yapamazsınız! Korkarsınız!.. Çünkü bu yolun sonu size çıkar" şeklinde konuştu.
Paçacı'nın açıklamaları şöyle:
“SİYASET”, bir insanın ülkesine, milletine ve insanlığa doğrudan ve en hızlı yoldan hizmet etme aracıdır…
Ve siyaset, bilgi, ahlak ve cesaret ile yapılıyorsa insanların siyaset kurumuna itimadı ve saygınlığı artar…
Aksi takdirde siyaset, politikanın Yunanca’da karşılığı olan “Çok yüzlülük” e dönüşme riski taşır ki, bunun ne milletimizin değerleri ne de devletimizin gelenekleri içerisinde bir karşılığı yoktur…
Siyaset, bugüne kadar rakibi yıpratmak için olanı, olduğundan daha çok ya da daha az gösterme gayreti içerisinde olmuş ve hatta bunu zaman zaman kullanmıştır…
Ama yıllarla ölçülecek deneyimlerime bakarak söylüyorum ki; 17 yıllık AK PARTİ döneminde olduğu kadar, hiçbir dönemde, olmayanı olmuş gibi gösterme, olanı tamamen inkar etme, yalan iftira ve hakaretlere dayanan bir siyaset stratejisi gütme gibi ahlaki ve vicdani olmayan yollara başvurulmamıştır…
Adeta Makyavel mezarından çıkmış ve Türkiye’de yaşamaya başlamıştır…
AK PARTİ, ortağı ve şürekası için, “Amaca ulaşmak için her yol mubahtır”. Yolun ahlaki olup olmadığının, sonucun milletin faydasına yönelik tecelli edip etmediğinin, insaf ve merhamet sınırlarını aşan bir vicdansızlığa sebebiyet verip vermediğinin hiçbir önemi yoktur…
Yeter ki neye mal olursa olsun seçim zaferi elde edilsin…
Değerli Basın Mensupları!..
Sayın Cumhurbaşkanı, İYİ Parti’nin HDP ile kolkola girip, “terör ittifakı” na destek verdiğini iddia etmiş, CHP ve İYİ PARTİ’nin yanına Saadet Partisi ve HDP’yi de yapıştırarak, “Dörtlü Çete” yakıştırması yapmıştır.
İftira’da, hakarette mahir olduklarını daha önce görmüştük, ama insanların gözünün içine baka baka milletimizin vicdan ve insafını yok saymalarına ilk kez şahit oluyoruz.
PKK ve onun siyasal sözcüsü HDP ile, terörizm ve terörist ile işbirliği deyince akla ilk gelecek nedense, açılım projesi, PKK ile pazarlık masasına oturulması, Oslo, Habur, Dolmabahçe rezaletleridir.
“Çete” deyince de, Türk milleti, milleti soyup soğana çeviren, Jet Fadılları, Reza Zarrapları, Ogerleri, Haririleri, İmar ve İhale çetelerini hatırlar. Bu çetelerle kolkola girmiş başbakanlar, bakanlar, milletvekilleri gözünde canlanır.
Ve ardından; aziz milletimiz,
“Teröristlerle, çetelerle bu kadar içli dışlı olmuş, düşüp kalkmış bir zihniyet, kuruluş tarihi henüz 1 yıl öncesine dayanan İYİ PARTİ ye iftira atıyorsa, ya Allah’tan korkmuyorlar ya da kuldan utanmıyorlar!” der.
Ve bu sözün altında kaldınız.
Bugün de aynı noktadayız.
Terör örgütü ya da herhangi bir çete ile İYİ PARTİ arasında bir ilişki bulup da ortaya koymazsanız şeref ve haysiyet yoksunuz!..
Çağrımız, davetimiz baki!..
PKK ile geçmişte ya da günümüzde irtibata geçip, pazarlık yapan, FETÖ ile yol arkadaşlığı yapmış kim varsa, hangi parti ise gelin ortaya çıkaralım. Mecliste bir komisyon kurup araştıralım.
Ama siz bunu yapamazsınız!
Korkarsınız!..
Çünkü bu yolun sonu size çıkar.
Gittiğiniz bu yolda, Batı emperyalizminin ayak izleri, PKK ve FETÖ nün talepleriyle devletin istikbaline ve milletin varlığına kastetme vardır, hatta ihanet vardır.
Fakat merak buyurmayın!..
Allah nasip eder ve milletimiz de teveccüh buyurur ise, iktidarımızda, bu kirli ilişkiler ve pazarlıklar mutlaka gün yüzüne çıkarılacaktır.
Meydanlarda “Adında İYİ olan parti” diye seslenen; “Adında AK olup da vicdanları kararmış zihniyet!..”
Dün size ve hükümetinize, bu hakaretleri yapan, “Hain”, “PKK’nın iş ortağı” diyenlere bakıp, bizim de unutacağımızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
Gerçeklerin birgün günyüzüne çıkma gibi kötü bir huyu vardır. Havuz medyanızla ne kadar karartma yaparsanız yapın, birgün mutlaka bunlarla yüzleşecek ve hesap vereceksiniz."
