Ensar diye yutturmaya kalkıştılar; olmadı.
Muhacir diye benimsetmeye kalkıştılar; olmadı.
Elde kaldı "tebaa" masalı.
*
Türkiye''ye gelen sığınmacıların yüzde 65''i, "Misak-ı Millî sınırlarımız içinde yaşayan" kişilermiş, imzalanmasını "yazık ki" diye andıkları Lozan olmasaymış, zaten hâlâ vatandaşımız olacaklarmış!
Ne güzel kafalar bunlar Yarabbi…
Suriye''den yönelen ve neredeyse istilaya dönüşen nüfusa hareketi/değişimi/dönüşümünü, bu kılıfla "kabul edilebilir(!)" hale getirmeyi deniyorlar şimdi.
*
Kerkük Türkmenleri yurtsuzlaştırılırken, mezar taşlarına varana kadar bütün varlık alametleri ortadan kaldırılırken neden kimsenin aklına gelmedi bu Misak-ı Millî?
Irak''taki Türkmen illeri Barzani''ye peşkeş çekilirken neden gelmedi?
*
Bir vakitler "Osmanlı tebaası" olmuş olmayı kayıtsız şartsız rıza ölçüsü kabul edeceksek;
Şeyh Sait de Osmanlı tebaasıydı.
Pamuklara mı saralım şimdi hatıralarını? Hoşgörüyle mi karşılayalım kinle saçtığı tohumlarını?
Hoş yapmadığımız şey değil; davul-zurna çaldırdık dağdan şehre transferlerinde!
*
Türkiye Cumhuriyeti''ne karşı isyan, ayaklanma, kalkışma ve dahi devleti bölme, parçalama niyetinde olan kim varsa, madem böyle bir kredisi var, "tebaayım" desin çıksın başımıza; böyle zırva olur mu?
*
Anadolu''nun doğusundaki 6 Türk ilinin kendilerine ait olduğunu iddia eden, bu illerde bir devlet kurma ümidiyle Osmanlı İmparatorluğu''nun sırtına tarihin en nankör hançerlerinden birini saplayan Hınçak, Taşnak komitacılarının çoğu tebaa; mezalimi de sineye çekelim o zaman tebaanın katlettiği yerde gül biter diye!
*
Yetmez…
Madem ki, bir vakitler Osmanlı tebaası olunca, sorgusuz sualsiz baş tacı edilmeli kişi; ne diye 15 Temmuz''dan sonra "Şerefsiz" ilan ettiniz ki Arap emirleri?
Hain-main tebaa değil miydi zamanında Mekke Şerifi!
*
Nice Türk evladını, milletine hizmet etmek suçundan idam sehpalarında sallandıranlar, kellelerine ödül koyanlar, katllerine ferman yazanlar da tebaaydı; Adalet saraylarına heykellerini yaptıralım mı!
*
Bütün tebaalar kardeş midir?
Ve bu tarihî gerçekleri hatırlatanlar kalleş midir?
Bir daha mı düşünseniz acaba?
O koca imparatorluğun çöküşünde, şimdi Cumhuriyet sınırları dışında kalan "tebaa"nın rolü neydi?
////////////////////////
BÖYLE MÜJDE DÜŞMAN BAŞINA…
İktidar sahipleri düşünmüşler, taşınmışlar, bu dar zamanda, geniş gönüllerinden kopmuş, "Vatandaşı konut sektöründeki arızi dalgalanmadan korumak üzere finansman sağlamaya" karar vermişler.
Asabınız iyice bozulmasın diye 2 milyon liralık, 1 buçuk milyon liralık, 1 milyon liralık finansmanların geri ödemelerini hatırlatmayacağım.
İstanbul''da, Ankara''da, İzmir''de, Tekirdağ gibi nispeten orta dereceli büyükşehirlerde zor da, bir ücra köşede, bodrum katında, rutubetli bir kotta yahut kümes niyetine yapılıp da konut kıtlığında "ev"den sayılmışlar arasında bu fiyata bulabilirseniz şayet, 500 bin liralık konut kredisini, hiç sıkıştırmadan, 120 aya yayarak ödemenizi sağlıyorlar; vereceğiniz hepi topu ayda 7 bin küsur liracık!
Asgari ücretin bir buçuk katından fazla; amaçları insanların acılarıyla alay etmek değilse ki telaffuz edilen sayılar tam olarak böyle, Nasreddin Hoca''nın kazanı gibi maaş da doğruyor sanıyorlar galiba!
//////////////////
SORU-YORUM
----
"Esad, "YPG''ye özerk statü" vermeyeceğini söylese inanacak mısınız? YPG''yi sahada var kılan Esad mı ki, iptal eden Esad olsun?
Ya da ülkemizdeki sığınmacılara zarar gelmeyeceği garantisi verse inanacak mısınız?" Diyerek iktidarı Esad''la anlaşmaya gitmenin faydasızlığına ikna etmeye çalışanlar, acaba Amerikan başkanları Türkiye''yi "stratejik müttefik" olarak gördüklerini söylediklerinde buna inandıkları için mi destekliyorlar iki ülke ilişkilerini? Biden, terörle mücadelede Türkiye''nin yanında olduğunu söylediğinde ona inandıkları için mi diplomatik ilişkilerini sürdürüyorlar? Yahut Putin''in her vaadine yüzde yüz inandığımız için mi oturuyoruz onunla masaya? "İnanç" ne zaman "menfaat"in yerini aldı uluslararası ilişkilerde?
