Bugünün milliyetçisi nasıl olmalı?
1- Bugünün milliyetçisi, Türk Birliğini kutsal, vazgeçilmez, tartışılmaz bir ülkü olarak görür.
2- Bugünün milliyetçisi, Atatürk’ün “En Büyük Türk” ve “En büyük Türk Milliyetçisi” olduğuna inanır ve bunu her hal ve şart altında savunur.
3- Bugünün milliyetçisi “sağcı”, “liberal” ve “evangelist muhafazakâr” olmayı şiddetle reddeder, bu düşüncelerle milliyetçiliği bağdaştırmak isteyenlerle mücadele eder.
4- Bugünün milliyetçisi, İslam’ı; Hoca Ahmet Yesevî’ce, Yunus’ça, İmam Maturidi’ce, İmam-ı Azam’ca algılayıp uygulamalı, Ziya Gökalp’in “Din’de Türkçülük” ilkelerini güne uyarlayarak göğsünü gere gere savunmalıdır.
5- Bugünün milliyetçisi “özgür birey”dir her şeyden önce, kişiliklidir. Cemaatlere girip bir şeyhin yanlışını kendi doğrusu gibi kabul eden itaatçi kafalardan asla olamaz.
6- Bugünün milliyetçisi, gerçek milliyetçileri öne çıkarır, onların eserlerine sahip çıkar, onların aziz hatıralarını yaşatmak için her fırsatı değerlendirir. Sözgelimi Belediye Başkanı olmuşsa, Neo-İslamcı ve Ümmetçilerin “Akabe”, “Ebussuud”, “Necip Fazıl”, “İdris-i Bitlisi” gibi adlarına karşılık, cadde ve sokaklara Bilge Kağan, Dede Korkut, Mehmet Emin Yurdakul, Ziya Gökalp, Nihal Atsız, Arif Nihat Asya, Dilaver Cebeci, Ergenekon, Ötüken, Kocatepe ve Dumlupınar gibi adlar verir.
7- Bugünün milliyetçisi -bir özel neden yoksa- çocuklarına Türkçe adlar koyar.
8- Bugünün milliyetçisi kitap kurdudur. Okur, okutur, araştırır, yazar.
9- Bugünün milliyetçisi, medya ve güzel sanatların her dalında olmak ve ürünler vermek gerektiğinin bilincinde olur, buna yönelik ciddi, etkili ve sürekli çabalar içinde olur.
10- Bugünün milliyetçisi, Türk Dünyası ile dilsel yakınlaşmamızı bozmamak kaydıyla dilde arınmadan yanadır. “Osmanlıca hayranlığını”, “İmparatorluk dili” söylemini şiddetle reddeder. 1980 öncesinde bu milletin çocuklarının sözcük kavgası yapmalarını acıyla anımsar. Sözcük yobazlığı yoluyla bu kavgayı bugün de sürdürmek isteyenlere uymaz. Batı dillerinden gelen sözcüklere Türkçe karşılık bulunması ve bunların kullanılması için öncülük eder.
11- Bugünün milliyetçisi, toplumcu, halkçı ve demokrat da olmak zorundadır.
12- Bugünün milliyetçisi, başta mimari eserler olmak üzere, ecdat yadigârı tüm kültürel değerlere sahip çıkar. Birileri Sümela’nın, Akdamar Kilisesi’nin derdine düşmüş, Hasankeyf’in keyfine dalmış olabilirler; bir milliyetçiye düşen, Ahlat’taki bengütaşlarımızın, Divriği Ulu Camimiz gibi şaheserlerimizin, tapu senetlerimiz mezartaşlarımızın, geçmişimizin kanıtları arşivlerimizin, koruyucusu ve kollayıcısı olmaktır.
13- Bugünün milliyetçisi, her yıl Söğüt’te yapılan Ertuğrul Gâzi’yi anma törenlerine katılır elbette, bu güzel geleneğin sürmesini ister. Ancak bu yetmez, bugünün milliyetçisi, Kurtuluş Savaşı’nı küçültmek ve unutturmak isteyenlere inat, her yıl 26 Ağustos’da Kocatepe’de olmayı milli bir borç ve ödev bilir, 30 Ağustos Zafer Bayramını da bu izlekle kutlar. Protokol kutlamalarının yavanlaştırdığı ve sıradanlaştırdığı milli bayramların ruhuna uygun olarak alternatif törenlerle kutlanmasına öncülük eder ve bunu bir gelenek haline getirir. Yalnızca dini bayram ve kandil günlerinde dostlarına cep telefon mesajı atmakla yetinmez, milli bayramlarda da bu geleneği sürdürür.