Bir kitap, bir sorun, bir çözüm!
Türkiye’nin can yakan en büyük sorunu hiç kuşkusuz kan döken terördür. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir kısım toprakları üzerinde “Bağımsız, Birleşik Kürdistan” kurmak için eline silah alıp dağa çıkmış olan örgütlü bir grup yirmi altı yıldır halka, devlete ve kurumlara karşı terörist saldırılarda bulunuyor. Aynı şekilde güvenlik güçleri de yirmi altı yıldır bu kuralsız ve ahlâksız iç ve dış destekli şiddetle mücadele yürütüyor.
Asker kazanıyor, siyaset harcıyor!
Bu mücadeleyi her defasında TSK, verilen şehitler pahasına terörü marjinalleştirerek sonuçlandırıyor. Ancak terör karşısında askerin sağladığı zafer uygulanan siyaset ile kısa sürede hezimete dönüştürülüyor. Sonunda asker kazanıyor, siyaset ise harcıyor. Bu arada millete de şehit üstüne şehit vermek düşüyor. Bu sonucu terör olayını, siyasi iktidarların ve güdümlü medyanın “demokrasi ve kimlik” sorunu olarak ele alması üretiyor. Güneydoğudaki terör olayını demokrasi ya da hak ve özgürlük sorunu olarak görmek, özünde terörist organizasyona hak vermek anlamına gelir.
Çözmüyor, karıştırıyor!
İnsanların sosyal, kültürel, ekonomik her türlü hak ve imkanları her türlü kısıtlamadan kurtarılmalıdır. Buna kimsenin itirazı olamaz. İtiraz, bütün bunlar yapıldığında terörün sona ereceğine yönelik sahte bir propagandanın dayatılmasınadır. Halkı ve PKK’yı, demokrasi ve terörü birbirine karıştıran uygulamaların sorunu çözmediğini, aksine daha da içinden çıkılmaz hale getirdiğini son yaşanan olaylar göstermektedir. Bu bakımdan Türkiye’de yürütülen terörle ilgili olarak son yayınlanan bir kitaba dikkati çekmek yerinde olacaktır.
PKK nasıl yenildi?
Bu kitap Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın son yayınlanan kitabıdır. Adı: “Türk Ordusu PKK’yı Nasıl Yendi? Türkiye PKK’ya Nasıl Teslim Oluyor?” Kitabın açıklayıcı alt başlığı “1984-2010 Askeri Galibiyetten Siyasi Mağlubiyete”dir. Terör ve istihbarat konusunda daha önce bir çok telif esere de imza atmış olan Özdağ’ın bu kitabı son zamanlarda Türkiye’de yaşananları anlamaya ve kafa karışıklığını gidermeye yönelik entelektüel bir katkıdır.
AKP’nin Kürt strtejisi!
AKP’nin Kürt Stratejisi’nin üçayağı olduğu saptamasında bulunan Özdağ, son zamanlardaki gelişmelerin bu stratejinin ürünü olduğu vurgusunda bulunmaktadır. Bunlar “devletin Kürtçüleştirilmesi”, “ekonominin Kürtçü sermayeye açılması” ve “mafyanın Kürtleştirilmesi” olarak değerlendirmiş. Özdağ, Türkiye’de yaşanan terör olayını konuyla ilgili olmayanların bile anlayabileceği bir şekilde gerçekler ve somut olaylar üzerine bina etmiş. Analizler ve yapılması gerekenleri de eserde açıkça ortaya koymuştur.
Özdağ diyor ki, “AB sürecinde devletin stratejik çözülmesi ve kendisini koruma yeteneğini yitirmesi, Türkiye’de iç çatışma ihtimalini artıran faktörlerin başında gelmektedir”. “AB, bilinçli bir şekilde Türkiye’nin etnik merkezli bir federal yapıya doğru evrilmesini desteklemektedir”. “PKK ve yandaşlarına karşı” demokrasi tuzağına “düşülerek iç çatışmaya giden yolun taşları döşenmemelidir”. “Türk milletine düşen görev ise PKK’nın eline dış güçler tarafından verilen” tahrik planında “kendisine verilmek istenen, senaryodaki rolü oynamamaktır”.
Kitap, kendisine yönelik stratejilere, tehditlere ve tahriklere dikkat çekerek hareket eden bir Türkiye’nin “birliğine saldıranları yok edecek” yetenekte olduğu vurgusuyla sona eriyor.