Rahmetli Denktaş’ın kahramanlık, fedakârlık ve başarılarla geçen hayatını konu edinen, daha doğrusu yaşamından kısa kesitler veren yazı dizimize gösterilen ilgiden onur ve heyecan duymamak elden gelmiyor.
Özellikle, Yavruvatan, Azerbaycan, Kerkük, İngiltere ve Avustralya’dan gelen onlarca kutlama ve katkı mesajı, arşivimizi değerlendiriyor.
Bu arada, “Bayrak Adam Denktaş” yazı dizimizin Kıbrıs’ta başka bir gazetede yayınlanma isteğine, “olumlu” yanıt verdiğimizi de belirtmemiz icap ediyor.
Bu konuda, yollanan mesaj, gazeteci de olsa insanı duygulandırıyor:
“Kenan hocam merhaba, ben Demokrat Parti Gençlik Örgütü Genel Başkanı Münür Öztürk.
Anavatanımızda yayımlanan ve ülkemize de ulaşan ’Türkiye’de Yeniçağ’ gazetesindeki, ’Bayrak Adam Denktaş’ yazı dizinizi takip etmekteyim. Yazı dizinizdeki yararlı ve değerli bilgileri, büyük bir beğeni ile okuduğumu belirtmek isterim.
Genel başkanımız Sn. Serdar Denktaş’a da yazı dizinizi ulaştırdım ve başkanımız da yazı dizinizin değerli ve önemli olduğunu, uygun görmeniz durumunda, partimizin yayın organı olan ’Demokrat Bakış’ gazetesinde yazı dizinizi paylaşmak ve Kıbrıs Türk halkına da ulaştırmak istediğini belirtti.
Merhum Kurucu Cumhurbaşkanımızın hayatını, ömrünü adadığı mücadelesini, davasını, görüşlerini, kısaca her şeyini özenle anlattığınız bu bilgilerin, Kıbrıs Türk halkı için önemi büyüktür.”
Yazı dizimizin Perşembe gününden beri yayınlanmaya başlandığı bilgisini, Kıbrıslı arkadaş soydaşlarla paylaşmak da ayrı bir coşku doğuruyor.
Öte yandan, gelen mesajlar arasında Mehmet Ali Kalkan’ın samimi dörtlüklerine de yer vermek icap ediyor:
Rauf Denktaş’ın Ardından
Bu dünyadan o dünyaya,
Gitti bir Türk eri Tanrım.
Yazılmalı göğe, aya,
Akdeniz’di teri Tanrım.
Kıbrıs idi yoğu varı,
Koynunda tuttuğu yarı,
Ağlar Beş Parmak Dağları,
Erir durur karı Tanrım.
El eder öteki yarım,
Şu Kerkük, Türkistan, Kırım,
Yaptıkları inanırım,
Gözyaşınca duru Tanrım.
Gelirse ecelin atı,
Biter dünya saltanatı,
Gökler ırak, yerler katı,
Bu ki işin zoru Tanrım.
O Turan yolunda bir iz,
Elbet bir gün beraberiz,
Bir ölür bin diriliriz,
Rauf’unu koru Tanrım...
Bu arada, Irak’ın kuzeyinden yine soydaşlarımız tarafından gönderilen, şiirler ve mersiyeler, rahmetli Denktaş’ın özelliklerini bir bir anlatıyor.
Ne var ki, bir iki mersiyenin Arap harfleriyle yazılmış olması nedeniyle sütunumuza zenginlik katmıyor.
Gelen eleştirilere de şöyle bir göz atıldığında, özellikle, Barış Harekâtı anlatılırken, rahmetli Bülent Ecevit ve rahmetli Necmettin Erbakan gibi şahsiyetlerden bahsedilmediği görülüyor.
Gerçekten de, hem yazı dizisinin altı günde bitirilmesinin planlanmış olması, hem Türkiye cephesinin derin ele alınmaması bu boşluğu meydana getirmiş bulunuyor.
Oysa, gerek Ecevit gerek Erbakan’ın gerek Güneş’in ve gerekse siyasi-askeri kadronun üstün hizmetleri tarihin şanlı sayfalarında her zaman yerini alıyor.
Aslında, bu yazı dizisinde, ister istemez birçok şahsiyetin ismi, ne yazık ki geçmiyor.
Zamanın hükümet sözcüsü Orhan Birgit, Adnan Doğu Paşa gibi politikacıları, askerleri ve özellikle, Türk Mukavemet Teşkilatı’ndan rahmetli Hazım Remzi, Alpay ile mücadele arkadaşlarını, kısacası “isimsiz kahramanları” yad etmenin tam zamanı yaşanıyor.
Yazı dizimizin, biraz daha genişletilerek bir kitap halinde, kamuoyuna kazandırılması isteklerini de, Yeniçağ İcra Kurulu Başkanı Ahmet Yabuloğlu ve Genel Yayın Yönetmeni Hayri Köklü arkadaşlarımın teşvik ve destekleriyle karşılamak mümkün görünüyor.
Yazımız, “Bayrak Adam Denktaş”a “rahmet” dileklerimizle noktalanıyor.
