Başka kapıya...
Yıllardır ama sadece AKP’nin ömrüyle sınırlı değil, gömlek değiştirmeden önceki partilerinde de “tek adam” , “tek şef” , “diktatör” , “İşte CHP zihniyeti bu” diye kükredikten sonra bu ayıp yeter/yetmeli azıcık yüzü-utanması olana;
Hakan Fidan’ın, MİT’ten siyasete sığınmacılık talebinin saraydan veto yemesi üzerine siyasetten MİT’e toplamda 360 derecelik dönüşünden sonra ortaya çıkan “AKP’li İstihbarat Şefi” durumunu meşrulaştırmak için “CHP dönemini” emsal gösteriyorlar!
Allah’ın sopası yok...
Hani şu yerden yere vurdukları, hani “eski”ye ait olan ve ona asla benzemeyen “yeni” yi kurmayı vaat ettikleri!
Efendim ne varmış ki “misal Şükrü Âli Ögel hem CHP milletvekili hem de Milli Emniyet reisi” ymiş!
Hiçbir şey yapamıyorsanız, seçime kadar meydan meydan karşınıza çıkıp da “CHP zihniyeti” ne hakaretler yağdırdıklarında -elinizde kapı gibi gerekçeniz- kadarını söyleyebilirsiniz:
- Ne farkınız var!
“Muhafazakâr, mütedeyyin, Anadolu insanı” na karşı en somut argümanı “CHP gibi olmamak” olan bir siyasi yapının, en kritik siyasi hamlelerinden birini hazmettirmek için “CHP de yapmıştı” diyerek “CHP gibi yaptığını” itiraf etmiş olması yeterli sebeptir;
Hiçbir şey yapamıyorsanız, bu seçim döneminde muhalefete attıkları iftiraların üzerinde yükselmelerine izin vermeyebilirsiniz;
Yemeyerek!
Hepsi bu;
Yemediğinizi göstererek!
Oyunuzla.
***
Ortalıkta “derin küresel güçlerin oyununu bozduk”, “İsrail’i rahatsız ettik” , “çok olduk” diye salınan kahraman iktidar evlatları, Hakan Fidan’ın devlet ile siyaset arasında “tenis topu” gibi gidip gelmesinin “olabilirliğini” , “partiden CIA’ya, CIA’dan parti ve hatta ABD’nin başına geçen baba Bush” örneği ile izah ediyorlar;
Bayağı anti-küresel bir tarz gerçekten!
Ne olmuş yani Meir Dagan da “Beyrut kasabı Ariel Şaron’un siyasi danışmanlığını yaptıktan sonra MOSSAD’ın başına atanmış” , Fidan’ın atanmasında ne varmış!
Tam burada “van minüts(!)” diyerek altını kalın kalın çizmek istiyorum:
MOSSAD’ın yolundan yürümekle övünüyorlar arkadaşlar!
Hiçbir şey yapamıyorsanız, hani çalacaklar da kapınızı, “çayınızı içmeye” uğrayacaklar ya iş yerlerinize oyunuzu istemeye, öyle bir tehdit-baskı sopası sallanıyor ki üzerinizde, anlarım, yekten “daha da vermem” diyemezsiniz belki ama en azından şu kadarını söylemeye hakkınız-imkânınız var:
- Müsait değilim, başka kapıya!