Sinan Ateş''in katledilmesiyle birlikte milliyetçilerin dünyasında çok zor aşılabilecek ağır bir travma yaşanıyor…
Cinayetin kendisi ağır zaten ama bu cinayette uyuşturucu çeteleriyle iş birliği yapılması, trajediyi daha da büyütüyor… Buna bir de katillere özel harekat polislerinin eskortluk ettirilmesi, katlanmayı imkânsız hâle getiriyor…
Bu cinayet en uca kadar aydınlanmazsa, ülkeyi yönetenlerin önüne ağır bir siyasî maliyet çıkaracaktır hiç şüphesiz… Bizdeki bilgiler, Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın konuyla yakından ilgilendiği şeklinde…
Bugüne kadar MHP''nin taleplerine karşı duyarlı olan ittifak ortağı, cinayet konusundaki MHP''nin sessizliğine eşlik etmedi… Bursa Belediye Başkanı ve bazı eski bakanlar cenazeye katıldı… Aile arandı ve ''sonuna kadar gidileceği'' mesajı verildi… Sözcü Ömer Çelik, kameralar önünde başsağlığı diledi… Bursa il teşkilatı, aileyi ziyarete gitti…
Yeterli mi? Asla!.. Bir tane değil bin tane tetikçi de yakalansa, uyuşturucu çeteleri adliyede diz çöktürülse yine de kimsenin yüreği soğumaz… Vicdanlar, bu organizasyonda yer alan alçakların tamamının yakalandığını ve mahkûm edildiğini görmek istiyor…
Sözde siyasî, çeteler ve çetelere elemanlık yapan mesleğinin yüz karası polisler arasındaki üçlü kahpe suç koalisyonu suçüstü yakalandı… Çetenin diğer elemanlarıyla sınırlı kalıp ''siyasî işveren''e dokunulmadan dosya kapatılmaya kalkışılırsa ağır vebal işte o zaman görülecektir…
***
Böyle bir endişeyi haklı kılan nedir? Son 5 yılda gerçekleşen ve hesabı hakkıyla sorulmayan onlarca olay var… Pazar yerinde, evinin önünde, iş çıkışında, cadde ortasında yapılmış hangi saldırıda suçlular adam gibi cezalandırıldı veya emredenlere ulaşıldı? Hemen hemen hiç…
Öldüresiye darp edenler ödüllendirildi… Kimi ''çete''de daha üst görevlere getirildi, kimi kamuda, özellikle belediyelerde işe yerleştirildi… Tek tek karşılaşsalar ödleri kopacak tipler, sırtlan sürüsü hâlinde cesaret buldular ve nasılsa kendilerinden hukuken hesap sorulmayacağından emin oldukları için ''kariyer'' yapmış oldular!..
Sinan Ateş cinayeti, dokunulmazlığın meydana getirdiği alacakaranlık iklimin bir sonucudur… Önceki saldırılarda hukuk devleti işleseydi, suçlular gereken cezaları alsalar ve azmettirici alçaklar çözülseydi, ne caniler böylesine kahpece bir koalisyon kurabilirler, ne de akıllarından geçirebilirlerdi…
Bu, bir süreçtir ve sürecin kahredici sonucunda, Sinan Ateş katledilmiştir… Şimdi gözler, sadece emniyette ve adliyede değil… Aynı zamanda siyasî otoritede… Ülkede milyonlarca insan, ''devlete bakışını gözden geçirecek'' noktada, bıçak sırtında… Bu insanların büyük çoğunluğu, içinde yetiştikleri veya gönül verdikleri siyasî hareketi yargılamayı bitirmişler, şimdi devletin, daha doğrusu devleti yönetenlerin tutumuna odaklanmışlar… Ki bunlar ''devlet'' deyince bugüne kadar aklı çıkanlar!..
***
Tahminlerin ötesinde büyük bir kitle, kritik eşikte… Azmettirenlerin unvanlarının sökülerek adalet önüne dizilmesini bekliyorlar… Aksi halde ağır bir travma, milliyetçileri kutsadığı bir çok kavramla duygusal kopuşa sürükleyecektir… Torbacının, jiletçinin, hapçının canı cehenneme… Azmettirenler ortaya çıkarılmadıkça yürekler soğumayacaktır…
Gelişen teknoloji çağında, gerçek azmettiricilere ulaşılamamasının izahı olmayacaktır… İşin özeti, milliyetçiler bu vesileyle büyük bir milat bekliyor… O milât gerçekleşmezse, işte o zaman kırılmanın vebalini kimse taşıyamaz…
***
Milliyetçilerin kanıyla oynayan bu çeteler, azmettiriciler ve koruyucularıyla sonuna kadar mücadele edeceğiz… Sonra da milliyetçilerin hayalleriyle oynayıp heba eden ''başka'' çetelerle uğraşacağız!..
