Anavatan Yavruvatan dayanışması artırılmalı
Birkaç gündür KKTC’deyim. Başta Cumhurbaşkanı Dr.Derviş Eroğlu ve Başbakan İrsen Küçük olmak üzere birçok siyasi yetkili ile görüşme olanağı buldum. Bu satırları yazdığımda henüz Anavatan Türkiye’deki Milletvekili Genel Seçimleri için oy verme işlemleri başlamış, sonuçlar alınmış değildi. Kıbrıs Türkü Anavatan Türkiye’deki seçim sonuçlarını merakla takip etmekte ve alınacak sonuçların KKTC için hayırlı olmasını dilemektedir. Milli davamıza sahip çıkacak bir hükümetin kurulabilmesi en büyük dileğimizdir. Bilindiği gibi Kıbrıs Türkünün adadaki varoluş mücadelesi henüz sonuçlanmamıştır. Kıbrıs sorununa çözüm bulmak amacıyla sürdürülmekte olan müzakerelerde kritik bir sürece girilmiştir. 7 Temmuzda Cenevre’de gerçekleşecek Moon-Eroğlu-Hristo-fiyasko üçlü zirvesi bence çözüm için son fırsatlardan biridir. Rum tarafı aklını başına almaz ve mevcut pozisyonunda diretirse, her zaman tekrarladığım gibi, müzakerelerden sonuç alınamayacaktır. İşte böyle kritik bir süreçte Anavatan Türkiye’deki iktidarın Kıbrıs milli davamızda,Kıbrıs Türkünün adadaki hakları konusunda dik durması gerekecektir. Anavatan Türkiye’deki iktidarın Kıbrıs Türkünün iradesine ve kendi geleceğini belirlemedeki kararlılığına saygılı ve uygun adımlar atması en büyük dileğimiz olacaktır.
Hatırlanacağı üzere bu yıl Anavatan Türkiye’de KKTC Turizm Yılı ilan edilmiştir. Başbakan Küçük, Turizm Bakanı Üstel ve diğer bakan ve yetkililer KKTC’ye bu yıl Anavatan Türkiye’den daha fazla turist çekmek için hummalı bir çalışma içerisindedirler. Hedef bir milyon turisttir. Bu hedef hayal değildir; ancak gerçekleşebilmesi için zamana karşı doğru dürüst stratejilerle ve planlarla çalışılması gereklidir. Bu konuda başarılı olunması için Anavatan Türkiye’deki her kesimin yardımcı olması şarttır. Sadece iktidar değil, özel sektörün de bu konuda duyarlı olması gerekmektedir. Bu bağlamda Türk medyasının önemli bir görevi vardır: KKTC’nin doğal güzelliklerini ve turizm cenneti olan bu adanın olanaklarını Anavatan Türkiye’deki kardeşlerimize gösterme ve duyurma görevi Türk medyasına düşmektedir. Bu görevden Türk medyasının ve diğer kurum ve kuruluşların kaçmayacağını tahmin etmekteyim. Yavruvatan’ın kalkınması için her kesim herhangi bir işaret beklemeden işe koyulmalıdır. Bunun milli bir sorumluluk olduğu bilinciyle hareket edilmelidir.
Barış Harekatı’nın üzerinden 37 yıl geçmiş olmasına rağmen cennet ada Kıbrıs’ı görmeyen, bilmeyen Anavatandaki kardeşlerimiz muhakkak bu yıl adayı ziyaret etmelidirler. KKTC, turizm tesisleri bakımından çağdaş gelişmelere ayak uydurmuş ve modern otelleriyle her kesime hizmet verecek düzeydedir. Konaklama fiyatları da her bütçeye uygundur. Bir süre önce sorun olan adaya ulaşımdaki problemler çözülmüştür. Birçok havayolu şirketi artık KKTC’ye uçmaktadır.
Kendi ayakları üzerinde durabilen bir KKTC için Anavatan Türkiye’deki kardeşlerimizin katkısı hayatidir. Kıbrıs Türkünün varoluş mücadelesinden alnının akıyla çıkması Anavatan Türkiye-KKTC işbirliği ve dayanışmasının artırılması ve istenilen seviyeye ulaşılması ile gerçekleşecektir. Herkes görev başına...