ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’in geçtiğimiz hafta Rum Yönetimi Başkanı faşist EOKA’cı Nikos Anastasiadis’le telefon görüşmesi yaptığı, 37 dakika süren görüşmede Biden’ın “Kıbrıs MEB’indeki faaliyetlerini bırakması için Ankara’ya baskı yapacağını” vaat ettiği öne sürüldü.
Anastasiadis hükümetinden bir kaynağa dayanılarak, telefon görüşmesinin çok iyi bir ortamda ve verimli geçtiği belirtildi.
Rum Yönetimi Sözcüsü Nikos Hristodulidis tarafından yapılan yazılı açıklamada Anastasiadis-Biden telefon görüşmesinde Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri ve ABD’nin, sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Münhasır Ekonomik Bölgesi(MEB) içerisindeki egemenlik haklarını ihlal eden bu faaliyetlere son verilmesi yönündeki çabalarının” ele alındığı belirtildi. Hristodulidis, Biden’ın Anastasiadis’in tezlerine, özellikle de “egemenlik hakları” ile ilgili olanlara tam anlayış gösterdiğini belirterek Anastasiadis’in, Türkiye, Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerine son vermeden müzakere masasına dönmeyeceğini açıkça anlattığını, Biden’ın da ABD’nin, Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlayabilmesi için çok yoğun diplomatik faaliyet üstlenme niyetini ortaya koyduğunu anlattı.
Telefon görüşmesinde Anastasiadis’in Biden’a, Barbaros Hayreddin Paşa sismik araştırma gemisinin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri devam ettiği sürece müzakere masasına dönmeyeceğini söylediği, Biden’ın ise 20 Kasım’da gideceği Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu ile yapacağı temasların gündeminde Kıbrıs sorunu ve Doğu Akdeniz’de cereyan edenlerin bulunacağı belirtildi.
Biden, özellikle son dönemde, Kıbrıs Rumlarının koruyucu meleği kesilmiştir. Kıbrıs’a yaptığı ziyarette adaya ayak bastığı ilk andan adadan ayrılana kadar Rum yanlısı tavır ve demeçleri gözden kaçmamıştır. Biden senatör olduğu dönemde ve tüm siyasi hayatı boyunca Rum-Yunan ikilisini destekleyen politikalara imza atmıştır. Biden, Harvard Üniversitesi’nde yaptığı ve sonrasında Türkiye’den özür dilemek zorunda kaldığı konuşmasında kendisini Rumlara çok yakın gördüğünü, hatta arkadaşlarının kendisine “Bidenopolis” diye hitap ettiklerini hiç çekinmeden dinleyenlerle paylaşmıştır. Biden’in Türk-Yunan ilişkilerinde tamamen Yunan yanlısı olduğu su götürmez bir gerçektir. Biden’in Rum ve Yunan Ortodoks Kilise’leriyle ve hatta Fener Rum Patriği Bartholomeos ile çok yakın ilişkiler içerisinde olduğu da bilinmektedir. Biden’in Yunan hayranlığı zaman içerisinde Türk düşmanlığına dönüşmüştür. Biden, dolayısıyla Türk-Yunan ilişkileri söz konusu olduğunda, Yunanlardan yana taraf olduğundan kimsenin şüphesi olmamalıdır. Anavatan Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ikna edip Kıbrıs sorununu Ankara’da çözeceğini iddia eden Biden’e karşı çok dikkatli olunması gerekecektir.
Anavatan Türkiye Milli Güvenlik Kurulu’nun(MGK) geçtiğimiz hafta açıklanan Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini durdurmayacağı kararı Güney Kıbrıs Rum basınına yansırken Simerini gazetesi “ABD’den Çok Yoğun Faaliyet... Anastasiadis-Biden Türk Meydan Okumalarını Görüştü” başlıklı haberinde Anastasiadis’in Biden’a ilettiği “Türkiye, Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerine son vermeden müzakerelerin yeniden başlama perspektifi olmadığı” iddiasını öne çıkardı.
Aynı gazete “Erdoğan’a MEB’den Gitmesini Söyleyin... Robert Menendez’den Biden’e Önemli Müdahale” başlıklı haberinde ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Robert Menendez’in ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’e mektup gönderdiğini yazdı. Gazeteye göre Menendez, Biden’den Türkiye ziyareti sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini görüşmesini ve “yasa dışı” diye nitelediği bu faaliyetlere son vermesini istemesini talep etti.
Biden ve Menendez ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi’nde çok yakın çalışmalar içerisinde olmuştur. Menendez, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’den sonra ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Başkanlığı görevine gelmiştir. Üçü de, tam birer Yunan dostu ve Türk düşmanıdırlar. Menendez’in yazdığı mektup, inanın Biden’e ve Kerry’ye danışılarak hatta onların teşvikiyle yazılmıştır. Biden, Türkiye’ye karşı kontrolündeki tüm güçleri harekete geçirmiştir. Yakında Senato ve Temsilciler Meclis’inden de Anavatan Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri ile ilgili kınama kararı çıkarsa hiç şaşırmayınız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Biden’in Ankara ziyaretinde, muhakkak gerekli tavrı koymalı ve Biden’i adaletli ve uluslararası anlaşmalara saygılı ve Türk-Yunan ilişkilerinde tarafsız olmaya davet etmelidir.
