AKP’li Belediye Başkanı: AKP’ye oy verirseniz hakkımı helal etmem!

Ordu’da kiminle konuşsanız bu olayı anlatıyor; AKP, Perşembe’de, kendi belediye başkanı tarafından, kendi belediye hizmet binasının açılışında, kendi milletvekillerinin desteğiyle yerden yere vurulmuş.
MHP Ordu Belediye Başkan adayı Cemal Enginyurt, Karadenizlilere has üslubuyla -haliyle- ballandıra ballandıra anlatıyor şahit olduklarını:
“İki gün önce Perşembe Belediye Başkanı’nın daveti üzerine, Belediye Hizmet Binası’nın açılış törenine gittik. AKP’li Belediye Başkanı Selami Çarkçı, kürsüden Perşembelilere seslenirken oylarını AKP’ye verirlerse hakkını helal etmeyeceğini söyledi. Dahası, Çarkçı’nın bu çıkışı alanda dakikalarca alkışlandı. Bununla da kalmadı, iki AKP’li vekil eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ve eski Kültür Bakanı Ertuğrul Günay da Çarkçı’nın isyanına destek verdi. Çarkçı’nın durumu da bizimkine benziyor’ diyen Şahin’in iki yıl önce yaşanan bir cinayetle, Doç. Şahin Gürsoy’un öldürülmesiyle kimi AKP’li isimlerin “para ilişkileri” arasında bağ olduğunu ima etmesi şok yarattı. Günay da Erdoğan’a gönderme yaparak ‘Devletin hizmetini ben yaptım diyemezsin. Hiçbir bakan, başbakan, cumhurbaşkanı hiçbir esere kendi cebinden bir kuruş katmıyor. Hepsi milletin parası’ dedi.”
Anlaşılan AKP çarşısı epey karışmış Ordu’da.

Bahçeli, Korgan’la hemşehri oldu

Ya MHP’nin durumu ne?
“19 ilçenin 12’sinde birinci parti çıkacağız. Kazanamadığımız yerlerde de az farkla kaybederiz; Ordu’nun hiçbir ilçesinde üçüncü parti olmayacağız” diye anlatıyor Enginyurt.
Kazanamamak gibi bir ihtimalden bahsetmediği ilçeler Ünye, İkizce, Çamaş, Altınordu, Aybastı, Kabataş, Perşembe, Ulubey, Kumru, Çaybaşı, Korgan...
Bu arada ilçedeki Fettahoğlu nüfusunu görünce, Korgan’la “fahri hemşehri” oldu Bahçeli bu gezide.

Devletin unuttuğu ilçe

Köylerde durup, selam veren köylülerle sohbet ede ede, dura kalka ve uzun bir tırmanıştan sonra ulaştık Korgan’a. “Devletin unuttuğu ilçemize hoş geldin Devlet Bey” pankart ve havai fişeklerle karşılandı MHP lideri burada.
Alanda kadınlar ağırlıkta. Erkekler gurbetteymiş. Çünkü ne erkeklere, ne kadınlara iş var. “Çoğu, inşaatlara çalışmaya gidiyor. Gittikten sonra para göndermeleri en az iki ayı buluyor. Bazen seneye de dönmüyorlar...”
Ellerini bozkurt yapmış, “beni gör” der gibi yüzüme bakan küçük bir çocuk; Samet. İlkokul ikinci sınıfa gidiyormuş. Annesinin dediğine göre zeka küpü. “Okusun istiyoruz, ama okulumuz kötü, imkanımız yok...”
İlçeye girdiğiniz andan itibaren MHP adayı Bedir Silme fark ettiriyor iddiasını; her yerde adı, fotoğrafı, pankartı. 30 Mart’ta ne olur bilmem ama olayın psikolojik savaş boyutunu kazanmış görünüyor şu anda.

Ankara rüzgarı...

Kumru’da eczacı olduğunu söyleyen bir adam yaklaşıyor yanımıza:
“Ben iki dönem AKP’ye oy verdim, bu sefer oyum MHP’ye!..”
“Neden?” diyoruz;
“Ahmet Zorlu iyi aday. Yüzde 90 kazanacak” diyor.
Çoğu yer böyle. Sadece konjonktür, rüzgar değil MHP isabetli aday tercihleriyle de dikkat çekiyor. Ve bir de bu süreçte inkar edilemez hale gelen “Bahçeli faktörü” var. Partinin en amansız “Genel Merkez muhalifleri”nden, son kongre sonrası görevden alınan il başkanlarından birinin telefonda paylaştığı değerlendirmesi aynen şu:
“1999’dan sonra MHP ilk defa Ankara’nın, Genel Merkez’in rüzgarıyla teveccüh kazanıyor. Genel Başkanı Gezi’den başlayarak 17 Aralık’a kadar ülkenin girdiği her kritik virajda, en doğru pozisyonu alan lider oldu. Şu an çok doğru bir yerde konumlandı ve MHP gidecek yeri olmayan, konaklayacak yer arayan seçmenin tek adresi haline geldi.”

Yaylalar... Yaylalar...

Haklarını teslim edeyim, Fatsa’da öğle yemeğinde Cemal Enginyurt’un seçim işlerini yürüten ekiptekiler uyardı:
“Buradan sonra yol zorlu; dayanabilecek misiniz...”
Sen misin ukala ukala, “Sıfır uykuyla idare ediyoruz, alıştık, hiçbir şey olmaz...” diyen. Otele vardığımızda adımı sorsalar söyleyemeyecek haldeydim kendi hesabıma. Gece vakti, daracık patikalarda çık, çık, çık Kabataş, Aybastı, Bahçeli’nin programında olmayan ama vefa gereği ziyaret ettiği Ülkücü Hareket’in şehitleri de bulunan Çamaş; bitmedi o yollar.
Çamaş’ta verdiğimiz kısa molada, heyetin en dinç görüneni MHP lideriydi. Büyük çoğunluğun yüzüne yansıyan yorgunluğu görünce, gülümseyerek, “Gitmediğimiz üç ilçe kalmış, sabaha kadar zamanımız var, oralara da gidebiliriz” demez mi!
Neyse ki masaya hakim olan “sessizlik” sonrası Bahçeli’nin “gece yarısı mitingleri” niyeti bir başka Ordu ziyaretine ertelendi. Gittiği yerlerde insanların geç saatlere, hava koşullarına rağmen ısrarla beklediğini görmek, belli ki daha da artırıyor MHP liderinin enerjisini.

Gurbetçiler şehri...

Kaldığımız otelin önünde hediyelik fındık, bal satan dükkan sahibinin ikram ettiği çayı içerken, yereldeki değerlendirmeleri de dinliyoruz. Ortak kanaat Cemal Enginyurt’un hareket getirdiği yönünde.
Enginyurt, şehrin “işsizlik” problemi üzerine oturtmuş kampanyasının omurgasını. “Son on yılda 300 bin göç verdi Ordu. Çocuğu gurbette olmayan ev yok neredeyse...”

“Uşakların izinde...”

Giresun’a bağlı Piraziz’in Belediye Başkan adayı Uğur Melikoğlu ağır bir trafik kazası geçirmiş kısa süre önce. Bir müddet Ankara’da tedavi gördükten sonra ilçesine dönmüş, alçılar, sargılar içinde, koltuk değnekleriyle devam ediyor seçim çalışmalarına. Böyle olunca Giresun’da miting alanına gitmeden önce, “geçmiş olsun ziyareti”nde bulunmak üzere Piraziz’e uğruyor MHP lideri.
“Yeşil Giresun”a atfen kadın-erkek bütün MHP’liler yeşil fularlar takmışlar. Bahçeli’yi Türk bayraklı gençlerin oluşturduğu kortej ve horon ekibiyle karşılıyorlar.
Ve meydan... Ben aradan çıkayım; gerisini Giresunluların pankartlarından okuyun:
“Sen yürü Türkmen Beyi arkandayız; oynanan oyunun farkındayız...”
“Hırsız var!”
“Ula uşaklar bu Teyyo da hırsız çıktı daaa!”
“Her yer boş bakan; bu ne güzel Başbakan(!)”
“Ranta, yalana, talana, hırsızlığa, haksızlığa, yolsuzluğa, yoksulluğa, unutanlara, unutturanlara artık yeter...”
Alın benden de o kadar;
Artık yeter, daha fazla yazamayacağım dağların arasında savrula savrula... Gümüşhane notları da yarına!..