Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Özcan YENİÇERİ
Özcan YENİÇERİ

AKP usulü terörle mücadele

Hatırlayalım; Körfez savaşı sonrası ABD işgal kuvvetleri bölgededir. Peşmerge ile ABD askerleri işbirliği içinde direnişçi güçlere karşı operasyonlar düzenlemektedir. Barzani’nin peşmergeleri, bu bağlamda Süleymaniye’deki Türk askerlerinin başına çuval geçirilmesi olayında ABD’nin işgal güçlerini ikna ederek harekete geçerler. Sonuç malum. Başbakan Erdoğan, bu olay karşısında ABD’ye “nota” vermeyi bile düşünmez.
Bu durum, Türk askerinin bölgedeki prestijine büyük bir darbe vurur. Irak’ın kuzeyindeki Kandil bölgesine yerleşmiş olan PKK’lı teröristler, oluşan şartlar bağlamında kendilerini Türkiye’ye karşı büyük bir güven içinde görmeye başlarlar. PKK, ABD işgal güçleri ve Peşmerge arasında her anlamda ilişkiler yoğunlaşır.

ABD ile koordinasyon!
PKK’lı teröristler sınırdaki karakollara saldırılarını kendileri için güvenli bölgeden yapmaya başlarlar. Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere iktidar yetkilileri, çözüme yönelik olarak “ABD Başkanı Bush’la görüştükten sonra” karar vereceklerini açıklarlar. ABD Başkanı Bush ile 5 Şubat görüşmesi yapılır: ABD ile “canlı istihbarat” paylaşımı konusunda mutabakata varılır. Bu durumu, iktidar yetkilileri “terörle mücadelede büyük bir ilerleme” olarak kamuoyuna duyururlar.
Teröristlere karşı sınır ötesi operasyon gündeme gelir. Bu durumda çıkarılması gereken tezkere vardır. İktidar yetkilileri “asker isterse hemen çıkarırız” türünden açıklamalar yapar. 14 Nisan tarihinde zamanın Genelkurmay Başkanı “Kuzey Irak’a operasyon yapmak gerekiyor. Yapılırsa netice alırız. Bunun için siyasi irade gereklidir” der. Başbakan, buna karşı “Türkiye’deki 5 bin teröristle ilgili mücadele bitti mi ki K.Irak’taki 500 kişiyle uğraşma safahatına gelinecek” der.

Sıfıra sıfır elde var sıfır stratejisi!
PKK terör örgütüne yönelik zorunlu olarak, dar kapsamlı, sınırlı ve yüzeysel sayılabilecek etkisiz sınır ötesi operasyonlar yapılır. Olan biten her şey, Barzani’nin karşı çıkışı ve kayıtsızlığı, İsrail’in Heronları ve ABD’nin verdiği söylenen canlı istihbaratın gölgesi altında yapılır. Kışın tam da ortasında yapılan sınırlı operasyon ABD’nin baskısıyla kısa sürede sonlandırılır. Teröre karşı adeta sıfıra sıfır elde var sıfır stratejisi yürütülür.
PKK’ya bir türlü kökten, yok edici ve çok yönlü etkisizleştirici darbe indirilemez. PKK, Türkiye’yi her anlamda rahatsız etmeye devam eder. AKP iktidarı adeta PKK terörüyle utangaç, çekingen ve tereddütlü bir mücadele yürütür. Bu mücadele terör örgütünü yok etmez, aksine güçlendirir.
ABD’nin yeni başkanı Obama bölgeden çekilme takvimini açıklar. “İyi şeyler olacak” söylemleri altında AKP iktidarı, “Kürt açılımı” yapar. Süreç Habur’da tıkanır. Öcalan, İmralı’da örgütünü yönetmeye, PKK da karakollara saldırmaya devam eder. Bu arada Başbakan, terörle mücadele için “profesyonel ordu kurulacağını” açıklar. Hâlbuki AKP iktidarı sekiz yıldır iş başındadır. Terör de sekiz yıldır aralıksız devam etmektedir. İktidarın aklına yeni ve birden bire terörle mücadele için “profesyonel birlik” oluşturmak fikri geliyor. Başından beri yaşananlar gösteriyor ki iktidar, terörle mücadeleden daha çok referandum ve seçim öncesi hazırlıklar için bunu yapıyor.

Yazarın Diğer Yazıları