Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yavuz Selim DEMİRAĞ
Yavuz Selim DEMİRAĞ

AKP ne yapacak?

Savaş metropollere inecek tehditleri, iktidarın acziyeti sebebiyle gerçekleşiyor. Hakkari, Mardin ve Van il merkezlerinde baş gösteren ayaklanma provaları sırasında terör örgütünün yıllarca hamileri arasında bulunan Mesut Barzani’nin Ankara’da bulunması manidar değil mi? Oysa Barzani’yi başkente davet edenler, terörle mücadele konusunda iş birliği yapılacağını müjdelercesine açıklamış, Irak’ın kuzeyinde fiilen kurulan kukla devletin, “Bölgesel Başkanı” sıfatıyla kırmızı halılar sermişlerdi. Barzani’nin ise önce Arap ülkelerinin büyükelçileriyle toplantı yapıp, sonra da BDP ile görüşmesi koskoca Türkiye ile resmen dalga geçmek değil midir? Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile yaptığı basın toplantısında açılıma övgüler düzen Barzani’ye Turgut Özal kırmızı pasaport vermiş, Tayyip Erdoğan da “Başkan” sıfatıyla kabul etmiş. “Paranın dini, imanı, milliyeti olmaz” derken, İsrail ile her türlü antlaşmaya imza koyan Erdoğan terör konusunda aynı mealde görüşlerini açıklarken, Barzani’ye kucak açması da Irak’ın kuzeyindeki yatırımlar için yandaşlarına ihale almak iddialarına bakalım nasıl cevap verecek? Kameralar karşısında esip gürlemeyi alışkanlık haline getiren Erdoğan’ın yağdığını hiç görmedik. İhtimal ki Barzani gafında da uygun bir kılıf bularak adım adım ilerlediği BOP’un eş başkanlığı adına yüklendiği vazifeyi yerine getirmeye çalışacak.
Benim kafama ise AKP hükümetinin şehir merkezlerine inen ayaklanmalar karşısında neler yapacağı takıldı. TBMM’den geçmesine rağmen sınır ötesi harekât için orduya bir türlü yetki vermeyen hükümet, bakalım “Kürt kedisini bile vermem” diyen Talabani ve Barzani ile bu konuda mutabakata varabilecek mi? Subayını, astsubayını, generallerini tutuklayıp hapse attığı Türk ordusundan kapsamlı bir operasyon isteyebilecek mi? TBMM’nin iradesine ipotek koyup, anayasaya aykırı hükümleri, anayasa değişikliği adına dayatan AKP bakalım terörle mücadele hususunda yaptırım içerene yasaları Meclis’e getirebilecek mi? Referandum da BDP oylarına göz diken AKP’nin bu konuda bırakın adım atmayı, güvenlik kuvvetlerini sahada mücadele yerine, kışlada bekletmek için çeşitli numaralar yapabileceğini bile tahmin ediyorum. Yasadışı gösterileri körüklerken tazyikli suyun etkisiyle düşüp kalça kemiğini kıran malum partinin milletvekili için bugün yarın soruşturma açılacaktır. Üç beş polis açığa alınır ya da tutuklanırsa hiç şaşırmayın. Bu olayı bahane ederek polisi askeri taş yağmuruna tutacak olan terör yandaşlarına açılım adına şirin görünmek için güvenlik güçlerini sokaklardan geri çekmek de hükümetin alacağı kararlı tedbirlerin arasında olabilir. Hazır gündemde İsrail seferininin kelebek etkisi varken, İskenderun şehitleri sessiz sedasız toprağa verilmişken, Hakkâri’de polis aracının roketatarla vurulması kimin umurundadır? Sıkıysa sesini yükselt. Bilmem kaçıncı dalga operasyonuyla istikamet Silivri derler, 7-8 yıldır itina ile arşivlenmiş telefon konuşmaları montaj yapılarak yandaş medyaya sızdırılırken, yargısız infaz gerçekleşir.
Gelelim İHH vakasına. Kısa sürede milyonlarca dolara hükmeden bu kuruluşun birazcık irdelenmesi halinde altından Deniz Feneri rezaletinden daha vahim ilişkilerin çıkacağına dair ciddi duyum ve iddialar var. Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanı olduktan sonra yolsuzlukları ortaya çıkaracak zaman bulamayabilir. Ancak en kısa zamanda Meclis’teki muhalefetin, araştırma komisyonu kurulmasını sağlayarak insanlarımızın kafasındaki soru işaretleri ve şüpheleri gidermesi gerekir. TBMM’de diplomatik lisan ile kınama bildirileri yerine ayağı yere basan yaptırımların çıkarılmasını beklemek lazım. Pıtrak gibi her yerden çıkan sözde yardım kuruluşlarının denetim altına alınması bundan sonra doğacak vahim olayların önüne geçmek demektir. Bütün bunları yazarken, Silivri, Hasdal, Erzincan ve Diyarbakır’ı takip etmediğimi sanmayın. Sıcak gelişmeleri okuyucularımızla paylaşmaya devam edeceğim.

Yazarın Diğer Yazıları