Ahmet Davutoğlu'nun yerine Volkan Bozkır mı?
Siyaset kulislerinde uzun süredir fısıltı halinde konuşulan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun görevden alınacağı ile ilgili iddiaları CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, yüksek sesle dillendirdi. Ne Tayyip Erdoğan ne de AKP içinden bir yetkili bu iddiaya cevap bile veremedi.
Ankara kulislerindeki iddiaları daha iyi anlayabilmek için Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Erbil’de peşmerge reisi Barzani ile yaptığı görüşmelerin fotoğraf karelerine çok iyi bakmak lazım.
Hemen hemen bütün karelerde kim var?
AKP, Dışişlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik..
Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu’na daha sıkı markaj uygulaması için yakın adamı Ömer Çelik’i de gönderdi. Bu görüntünün ardından, Ahmet Davutoğlu’nun görevden alınacağı söylentileri Ankara’da iyiden iyiye kuvvetlendi. Ahmet Davutoğlu’nun Ömer Çelik’ten hiç haz etmediğini de yakından bilirim.
Sıkı durun!..
Şimdi size üç kaynaktan doğrulattığım bir iddiayı aktaracağım;
“Başbakan Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin’e Ahmet Davutoğlu’nu görevden alacağını söyledi” .
Başbakan’ın Rusya gezisi sırasında söylediği iddia edilen bu sözü güvenilir bir kaynak doğrularken, “Doğru. Dışişlerindeki bürokrat arkadaşlarımız bunu konuşuyor” dedi.
Hafızası kuvvetli okurlarım hatırlarlar; Erdoğan, Rusya’ya gitmeden önce “Putin’den koltuk garantisi isteyecek” diye yazmıştım. Geçtiğimiz günlerde bir TV kanalında Erdoğan da “Putin’den bizi Şanghay 5’lisine davet etmesini istedim” diyerek zaten bunun ip ucunu verdi. Davutoğlu’nun kellesi ile işi daha da ileri götürmüş.
Anladınız mı şimdi?..
Bugüne kadar hiç Türkmenleri ağzına almayan, onlara sırtını 180 derece dönen stratejik derinlik dehası Ahmet Davutoğlu’nun Erbil’e gidip Türkmenlerle görüşme manevrasını... “75 yıl sonra Kerkük’e gelen ilk Türk Dışişleri Bakanıyım” havalarını..
Daha iyi anladınız, değil mi?.
Tayyip Erdoğan’a Beyaz Saray’dan gösterilen beyzbol sopasının ne manaya geldiğini..
Bu faslı, yine Ankara’da özellikle Dışişlerinde güvenilir kaynaklardan aldığım bir haberle kapatacağım.
“Başbakan Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu’nun yerine TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Volkan Bozkır’ı düşünüyor” .
Hal böyle olursa; Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yanında olduğu günden beri Dışişleri Bakanı olma hayali kuran Ömer Çelik’in hevesi yine kursağında kalacak.
***
“Darbe demedi” ..
“Muhtıra dedi” ..
“Muhtırayı felanca Paşa
dedi” ..
“Sefertasımın içi” ..
“Yok, onu dedi” , “bunu demedi” tartışmaları ile birlikte yine kafamızı kuma gömdük. Şemdinli’de neler olup bittiği konusunda hâlâ sağlıklı resmi bilgi alamıyoruz. Tam bir karartma uygulanıyor. Kabul etmesek de bunun adı savaş. Her gün gelen şehit haberlerine bakıyorum bir de bizim uğraştıklarımıza. Artık kimin kime ne dediğinin çok önemli olmadığı bir noktadayız. Vatan evlatlarının kanı oluk gibi akıyor. Kendi vatan topraklarımızı “bir avuç eşkıya” dan kurtarmaya çalışıyoruz.
Fuhuş , casusluk, terör örgütü üyesi olmakla suçlanan Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları bölgede imkansızlıklar içinde amansız bir mücadele veriyor.
Yanlış anlamadınız; “imkansızlıklar içinde” ..
Bu cümle bana değil, bölgede şu an kalleşe ve kalleşlere silah sıkan bir komutana ait.
Gerisini varın siz anlayın. Benim yazmaya gücüm yetmiyor.
Dış politikamızda derin strateji dehası(!) sonucu İran’dan PJAK militanları da tam kadro bölgeye sızmış durumda. Bölgeden gelen haberlere göre; Şemdinli’de PKK’lıların girdiği 3 mezraya (Yukarı Yiğitler, Aşağı Yiğitler, Bağlar) girilemiyor. Onlar ateş ediyor biz edemiyoruz. Güvenlik güçlerinin şu değerlendirmesine dikkat:
“Vatandaş kaybedilmiş durumda. Vatandaş yardımı yok. Duyum ve haberler kesik. Özellikle Hakkari’de mücadeleye vatandaşın en ufak katkısı yok. İstihbarat sıfır noktasında”.
Bu yazdıklarıma bazıları çok kızabilir ama gerçekleri görmek ve birilerinin bunu dile getirmesi lazım.
Her malum çatışma ardından olduğu gibi “Kaçan teröristleri çembere aldık” dediniz de biz yazmadık mı?
Bu çemberler nasıl çemberlerdir ki?..
Adamların bir yere kaçtığı yok. Hâlâ üstümüze kurşun yağdırıyorlar.