CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, CHP Trabzon İl Başkanı Ömer Hacısalihoğlu ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte partisinin Trabzon İl Başkanlığı''nda basın toplantısı düzenledi.
Ağbaba, konuşmasına, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutlarken, geçtiğimiz ay yaşamını yitiren eski CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen’i andı. Ağbaba''nın gündeme ilişkin değerlendirmelerinden öne çıkan başlıklar şöyle:
CUMHURBAŞKANINDAN BİR ELEŞTİRİ DUYMADINIZ. DUYAMAZSINIZ”
Bir milletvekili, bir grup başkanvekili, bir AKP sözcüsü, geçmişte bakanlık yapmış birisi Türkçeyi kendi kültürüne darbe indiren bir dil olarak görüyor. Bir tweet attı diye insanlar linç ediliyor, cezaevine atılıyor. Bir ufak eleştiride insanlar para cezasına çarptırılıyor. Maalesef hala Mahir Ünal’ın söylemiş olduğu bu sözler nedeniyle AKP kanadından veya Cumhurbaşkanından bir eleştiri duymadınız. Duyamazsınız. Niye? Çünkü o onun sözcüsü. Cumhurbaşkanının ‘iki yüz yıllık hesaplaşma’ dediği şeylerden birisi de Dil Devrimi. Matbaa yok, kitap diye bir şey yok. Biri çıkıyor okuma yazma oranı yüzde 4; kurduğu mekteplerle okuma yazma oranını hızla artırmaya çalışıyor. Önce yüzde 20, sonra 30, sonra yüzde 40’lara yükseltiyor, okuma yazma oranını…
“MAHİR ÜNAL, BU VATAN HAİNLİĞİDİR”
Mahir Ünal’a Trabzon’dan söylemek isteriz, düşünün ki Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşısın, kendi dilinin eleştiriyorsun. Mahir Ünal, bu vatan hainliğidir. Bu toprakların köküne düşmanlıktır. Burada hepimizin onurudur Türkçe. Bir dil bir ülkenin namusudur. Her eleştiriyi cezaevi ile yoklayanlar maalesef Mahir Ünal’a sessiz kalarak destek vermişlerdir.
“BU VİZYON BELGESİNİ SUNAN DA BİR MUHALEFET LİDERİ GİBİ”
Sayın Cumhurbaşkanı, ‘Türkiye Yüzyılı’ diye bir toplantı yaptı… Yandaş basın bunu AKP’nin fabrika ayarlarına dönmek olarak söylüyor. Fabrika ayarı falan kalmadı. Üç ''Y'' idi biliyorsunuz, bunların başında yolsuzluk vardı. Bütün endekslerde dünyada en fazla yolsuzluğun olduğu ülkelerden biri Türkiye olarak gösteriliyor. Ne diyor barış, kardeşlik, demokrasi… Dünkü Türkiye vizyonu toplantısına bakınca bir muhalefet liderini gördük aslında. 20 yıldır ülkeyi kendisi yönetmiyor, bir başkası yönetiyor, seçimi giderken bir vizyon belgesi sunmaya çalışıyor. Bu vizyon belgesini sunan da bir muhalefet lideri gibi. 20 yıldan beri ülkeyi yöneten sensin, bu memlekette siyasi görüşüne, kimliğine göre ayıran, dışlayan sensin.
“BUNUN KADAR MUHALEFETTEN NEFRET EDEN, KİN KUSAN BİRİ LİDERİ GÖRMEDİ”
Senden daha fazla nefret kusan bir siyasetçi var mı? Bu memleket çok siyasetçi gördü. Menderes’i, Bayar’ı, İnönü’yü, Ecevit’i, Erbakan’ı, Türkeş’i, Yılmaz’ı, Çiller’i gördü ama bunun kadar muhalefetten nefret eden, kendi gibi düşünmeyen herkese kin kusan biri lideri görmedi. Çıkmış karşımıza dalga geçer gibi, demokrasi diyor, özgürlük, barış, kardeşlik diyor. Ya hangi özgürlük? Vizyon belgesi içi boş bir vizyon belgesi.
“CUMHURİYET YAPTI, AKP SATTI”
Kanal İstanbul diyor… Kanal İstanbul’da ne var? Rant var, para var. Konuştuğu para, rant… 20 yıldan biri ülke yönetiyor, bir buçuk saat konuşuyor ve hiçbir şey söylemiyor… Cumhuriyet yaptı, AKP sattı. 20 yılda 273 kamu şirketi elden çıkarıldı. Eşi benzeri görülmemiş bir ihanet ile karşı karşıya kaldık. Cumhuriyetimizin ikinci yüz yılında hep birlikte bu tahribatları gidermek için uğraşacağız.
“REFAHI TABANA YAYACAĞIZ DİYOR, YANDAŞLARINA YAYIYOR”
Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olacağız diyor. Ya sen Türkiye ilk 18’de idi şimdi 23’üncü… Kişi başında milli geliri 25 bin dolara getireceğiz demişti. Şimdi 8 bin dolar civarında. 2002’den daha geri duruma düştük. İhracat 500 milyar dolar olacak diyor, 225 milyar dolar oluyor. Her türlü büyük yalan söyleniyor. Refahı tabana yayacağız diyor, refahı kendi yandaşlarına yayıyor.
“AMERİKA İLE YAKIN ÇALIŞAN AFGANLARI UÇAKLA AMERİKA’YA GÖTÜRDÜLER”
Afganistan’dan gelen mültecilerin tamamı Recep Tayyip Erdoğan ile Biden’in anlaşması sonucu gelenlerdir. Ne demek? Amerika ile yakın çalışan Afganları uçakla Amerika’ya götürdüler. İkinci halkadaki insanları, Türkiye ile anlaşma yaparak yüzbinleri Türkiye’ye girdi. Görmüyor mü devlet bunların geldiğini, Van’dan ülkeye girdiğini? Görüyor, görmezden geliyor. Niye, Amerika da ben ne diyorsam onu yaparım diyor. Afganların gelme sebebi budur.
“DEVLETİN, ÜLKENİN İMKANLARI VAR. MORALİNİZİ BOZMAYIN”
Türkiye, bu iktidardan kurtulduğu gün tekrar ayağa kalkacaktır. Devletin, ülkenin imkanları var. Moralinizi bozmayın. Geldiğimiz zaman o kur korumalı mevduat sistemi, o dolar üzerinden yapılan geçiş garantili anlaşmaların tamamını iptal edeceğiz ve kamulaştıracağız. Geldiğimiz gün çiftçinin faizini sileceğiz, esnafın faizini sileceğiz. Bu ülkeyi tekrar üretimin olduğu bir ülke haline getireceğiz. Tekrar ülkenin gerçek sahiplerine teslim edeceğiz.”