Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Mevlüt Uluğtekin YILMAZ
Mevlüt Uluğtekin YILMAZ

"Vallahi seni seviyorum!"

Güneyimizde; sevgisizliğin, acımasızlığın kol gezdiği bir coğrafyanın etkisindeyiz. Bu etkiyle bizim vatanımız da hırpalanıyor… İşte bu sessiz çöküntüyü hisseden Prof. Dr. Sadık Tural adlı bir bilgenin, bana gönderdiği yürek yangını sözlerini, sizlere sunuyorum. Buyurun efendim; okuyalım:

"Bencileyin kırgınlıklara yenilmeden, uğradığı hukuksuzluklar yüzünden inkâr ve isyana da, dostların güçsüzlük veya korkaklıktan doğan sessizliğinin yol açtığı kırılmışlığa da teslim olmadan, vatanı sevmenin; bu sevgiyle her davranışını mayalayıp, ekmeğe aşa dönüştürmenin çabası ve heyecanı ile yaşayanlar…"

"Ey vatan kardeşlerim… Ey içlerinde sevgilimin de yaşadığı -hürmet ve muhabbetle bağlı değil- bağımlı olduğum insanların bulunduğu kutsal topraklar…", "Ey niyeti annesinin sütü kadar ak, babasının teri kadar helâl olan vatan karındaşlarım…", "Ey ata ruhlarının sesini, mezarlıkların verdiği sorumluluğu içinde duydukça ürperen, enerjisi gerili bir yaydaki ok gibi bütün bağlantılardan kopup dışarı çıkmaya hazır kardeşlerim…"

"Ey vatan kardeşim, tarih yoldaşım, ey dildeşim ve ey istese de, istemese de peşine düştüğüm gönüldaşım… Ey! Bir parçası olduğuna inandığım diğer parçam: Vallahi seni seviyorum. (…) Seni ben, ağıtların, şarkıların, türkülerin, oyun havalarının beste ve türkülerinde sevdim… Seni ben Han Duvarları'nın, Bingöl çobanlarının, Bu Vatan Kimin'in, Hancı'nın, seni anlatmaya muktedir olmuş mısralarında sevdim… Seni ben Müftüoğlu Ahmet Hikmet'in Üzümcü adlı -af da diliyor- namuslu ve bilinçli aydına tercüman olan ve kelimelerle çizilmiş dev tabloya modellik yaptığın için sevdim…", "Seni, hırsları ve aç gözlülükleriyle çileden çıkartanları bağışladığın saflığına; seni riyâlarıyla, şarlatanlıkları ile aldatanların; seni hafızasız sanmalarına yol açan hırsızlıklara, yolsuzluklara hoşgörü gösterici hamakatine rağmen, seni sevdim…", "Dolar milyarderi sözde sosyalistin, her yıl arabasını, beş yılda bir evini yenileyen sözde sosyal demokratın, gözünün içine baka baka yalan söyleyen Tv mürşitlerinin, bir cümlesiyle seni teslim alan köşe yazarının, seni kandırmanın zevkiyle kendinden geçtiklerini gördüğüm anlarda, sana çok kızdım, ama sevmeye devam ettim." (…) Seni hırsızlıkları ile gülünç duruma düşürenlerin de, şarlatanlıklarıyla aptal yerine koydukların da, içim yandı, Ferhatçasına sevmeye devam ettim" (…) "Seni çaresiz, seni yoksul, seni arkasız, seni mazlum ve mahkur, seni rıza göstermeye mahkûm edilmiş, garipliğini kabullenmiş anlarında gördüğümde ise, kendimi avuttum ve şöyle diyerek avundum: 'İki kanadı kırık bir kartal -erkek veya dişi- uçamaz, avlanamaz… (…) Seni en çok inciten -ben öyle sanıyorum- vatan konusundaki duyarsızlık; vatanı paylaştıklarının vatansever olmayışı… Senin ataların, vatanı ana bellemiş, uğrunda ölmeyi cennet/uçmak saymış insanlardı. O ruhlar şimdi tarihin ve toprağın ruhuyla bütünleştiler… Sen içindeki sesin söz olup dilinden çıkmak istediğinde şöyle haykırmaya niyetleniyorsun: 'üretilen çözümler, bulunan çareler, benim gönlüme göre değil!"

"Sen seziyorsun, sezerek biliyorsun şu hikmeti: Ayrılmadığımız, ayrışmadığımız, fitne ve nifakı önleyebildiğimiz sürece sevmek bir nimet, huzur bir ödül, bütünlük bir netice olacaktır. Allah'ın Elçisi'nin 'Birbirinizi -beklentisiz, hesapsız- sevmedikçe iman etmiş olamazsınız' hükmündeki hikmetin ilhamı ve idraki ile tekrar edeyim ki; ben seni seviyorum; seveceğim… Sevda nedir görsünler! Bizim dinimizde olmayan bir bilgenin; Halil Cibran'ın elli yıla yakın bir zaman önce karşılaşıp ezberlediğim bir sözü var; o kelimeler çığlığımın parçalarından biri olsun: "Bana kulak verirsen, sözlerde eriyen sesimi duyabilirsin. Söyleyebildiklerimin içinden söyleyemediklerimi de duymayı becereceksen, bana kulak ver"

UNESCO Millî Komisyonu Üyesi, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu eski Başkanı, gönül insanı, Prof. Dr. Sadık Tural'a sağlıklı uzun bir yaşam diliyorum.

Esen kalın efendim.

Yazarın Diğer Yazıları