Uyan Türkiye!
Sevgili okuyucularım; Başbakan’ın 23 Nisan 2014 tarihinde Başbakanlık internet sitesinden yayımladığı ‘Ermeni Meselesi’yle ilgili Basın Açıklaması’na, gerçeği bilen vatan evlatlarından çok yoğun tepkiler geldi. Akıl sahibi bilge kişilerden gelen bu yoğun eleştiriler masum milletimizin yüreğini bir ölçüde soğuttu... Bu tepkilerden birisi de, Ankara Siteler Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Sayın Salih Dilek’in 24 Nisan 2014’te “Uyan Türkiye” üst başlıklı bildirisi idi. Siz sevgili okuyucularıma; gerçeğin ifadesi olan bu bildirinin tümünü,aşağıda sunuyorum.
“Sayın Başbakan,
Millî Egemenlik bayramının kutlandığı tarihi bir günde, ‘1915 Olayları’ ile ilgili yalana dayalı mesajınız, millî vicdanlar tarafından şaşkınlık ve öfkeyle karşılanmıştır. Türkiye’nin millî meselelerine bu denli yabancılaşmış, tarihi hakikatleri çarpıtarak pusuda bekleyen hain mihrakların eline koz verme merak ve amacında olmuş makam sahibi, sizin gibi bir şahsiyete rastlanmamıştır.
Başbakan Erdoğan; temsil ettiği makamın ağırlığına, saygınlığına hakaret edercesine, millî değerlere sırt çevirmiş; Erivan ağzıyla mesaj yayınlamış; ‘Diaspora Lobisi’nin gözüne girmek için sevimlilik yarışına girmiştir. Açıktır ki, Başbakan’ın mesajı Ermeni çetecilerin Müslüman Türklere yaptıkları katliamları görmezden gelerek, Türk milletinin ve Türk tarihinin gerçeklerini yansıtmaktan uzak, kozmopolit ve köksüz ifadelerle doludur.
Birinci Dünya Savaşı esnasında Ermeni çetelerinin yoğun ve acımasız saldırılarını kırmak, militan kaynaklarını kurutmak, Türk vatanının geleceğini kurtarmak maksadıyla Tehcir (yer değiştirme) Kararı’nın alındığı tarihi bir vakıadır. Bu kapsamda çeşitli sebeplerden dolayı; istenmeyen, hiç beklenmeyen, hiç hesapta olmayan kayıpların yaşandığı ve meydana geldiği de doğrudur. Unutulmasın ki, haklı ve meşru bir uygulama olan Tehcir Kararı’nı eleştirmeye ve soykırıma bağlamaya kalkışanlar önce, o tarihlerde dünyanın başka coğrafyalarındaki akıl almaz soykırım ve insani trajedilere bakmalıdırlar.
Dönemin şartları gereğince oldukça tutarlı ve hatta zorunlu olan Tehcir Kararı’nın, 99 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı görevini yürüten bir zat tarafından gayr-i insani bulunması, kesinlikle gayri millîliktir. Türk milletini her fırsatta suçlayan, uluslararası toplum nezdinde soykırımcı, katliamcı, katil sıfatlarıyla anılmasını isteyen mihraklara bu beyanatla fırsat verildiği aşikârdır.
Başbakan, mesajında, “Anadolu insanları ve halkları” tabirleriyle TÜRK MİLLETİNİ, İmralı canisi bebek katilinin üslubundan ilham alarak yok saymıştır.
Türk milleti çok talihsiz ve kara günler yaşamaktadır. Ermeni çetelerinin şehit ettiği vatan ve millet evlatlarının ruhları feryat etmektedir. Kaymakam Kemal Bey’in kemikleri sızlamakta, şehit diplomatlarımızın aziz hatıraları çiğnenmektedir.
Türk milletinin dününde utanacağı, sıkılacağı, bunalacağı, af ve merhamet dileneceği herhangi bir yanlış ve kusuru yoktur. Bilinmelidir ki, düzeltilmesi gereken asıl kusur, asıl arıza, asıl açmaz Başbakan Erdoğan’ın, zihnindedir.
Ankara Siteler Sanayici ve İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Salih DİLEK”
Evet... Esnaf, sanayici böyle diyor!
Burada size kısaca bir bilgi vermek istiyorum: Mithat Paşa, Tuna Vilayeti Valiliği sırasında Hristiyan dünyasına yaranmak için “Bayraktaki ay-yıldızın yanında Haç da olsa ne çıkar” demişti... Zavallının sonu çok, ama çok kötü oldu! Nasıl bir ‘son’ ile karşılaştığını tarih okuyanlar çok iyi bilir...
Esen kalın efendim.