Unutulamaz acılar

Nedense, son dönemlerde “dış Türkler” diye adlandırılan soydaşlarımıza ilgi ne yazık ki azalıyor. Gerçekten de Kıbrıs’taki, Irak’ın Kuzeyindeki soydaşlarımız dahil “dış Türkler” gündeme getirilmiyor. Bu arada, özellikle Çerkezler, Tatarlar ve Uygur Türkleri de bu kahredici süreçten nasibini alıyor. Şöyle bir tarihe bakılığında, 21 Mayıs 1864’te yani 148 yıl önce bu gün, Çerkezlerin sürgüne gönderildiği görülüyor.
Nitekim, kültürel çalışmalar yapan Nartajans Kurucusu Nuri Tandoğdu, bir etkinlikte, yenilginin ardından Çerkezlerin sahip olduğu topraklardan sürgüne tabi tutulduğunu ifade ediyor ve sözlerine şöyle devam ediyor:
“Çünkü işgalciler sadece toprakları istiyordu, üstünde yaşayanları orada barındırmak gibi bir gayretleri yoktu. Sürgün süreci çok acımasız ve kanlı gerçekleşmişti. Gemilere doldurulan insanlar dilini hiç bilmedikleri, tanımadıkları topraklara doğru yola çıkartıldılar. Fazla yüklenen gemilerin bazısı içindeki insanlarla birlikte battı. Gemilerde baş gösteren salgın hastalıklar açlık ve susuzluk yüzünden on binlerce insan yollarda ölerek denize atıldı. Çerkezler bu yüzden saygılarından dolayı yıllarca balık yememiştir.”
Tandoğdu, Çerkezlerin sürgün sonrasında Türkiye, Ürdün, Suriye, İsrail, ABD gibi ülkelere yerleştiğini anlatırken;
“Bu süreç sonunda Eskişehir’e yerleşen Çerkezler olarak buraya nasıl geldiğimizi asla unutmadık. Kültürümüzü ve geleneklerimizi devam ettirdik. İçinde bulunduğumuz topluma, kanımızla canımızla hizmet ettik. Ülkenin kurulması ve devamı için mücadele ettik.
Aradan 148 sene geçse de içimizdeki acı hala devam etmektedir” şeklinde trajediyi sözüm ona hür dünyanın önüne seriyor.
Öte yandan, Çerkezlerin yanı sıra, Kırım Tatarlarının vatanlarından sürgün edilişinin 68. yıldönümü de yüreğimizi dağlıyor.
Ve bu münasebetle, Türk ve Dünya Kamuoyu’nun dikkatine yayınlanan bildiriden bazı paragrafları aktarmak bize düşüyor.
“Bundan tam 68 yıl önce 18 Mayıs 1944 gecesi Kırım Tatarları tarihi yurtları Kırım’dan insanlık dışı bir muamele ile hayvan vagonlarına istif edilerek Sibirya ve Orta Asya çöllerine sürgüne gönderilmiştir. Sovyet rejimi tarafından sürgüne gönderilen 400 bin civarında Kırım Tatarının % 46’sı 22 gün süren sürgün yolculuğu ve sonrasındaki bir kaç ay içinde soğuk, hastalık ve açlıktan hayatlarını kaybederek şehit olmuştur.
İnsanlık tarihinin en acı sürgün ve katliamlarından biri olan Kırım Tatarlarının vatanlarından sürgün edilişini bir kez daha Türk ve Dünya kamuoyu önünde esefle kınıyor, sürgün ve mücadele şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.”
Özellikle, Türkmenler, Çerkezler, Tatarlar ve Uygur Türklerinin acılarını paylaşmak bizlere
düşüyor.

Yazarın Diğer Yazıları