Türkiye parçalanma yolunda, bizimkiler hâlâ kayıkçı kavgasında. Güneydoğu Anadolu’da yaşananları azımsamak veya küçümsemek artık bence vatan hainliği ile eşit. Türkiye bir AB palavrası ile tüm varlığını koruyan kurum, kuruluş ve kişileri yok ederken parçalanma konusunda birilerinin ekmeğine yağ sürmüş oldu.
Tayyip Bey sözümona kızıyormuş. Köpürse ne olur. Siz değil misiniz, AB için Türkiye’de sistemi ve devleti koruyan kurumları yok eden. Siz değilmisiniz Türk’üm değil Türkiyeliyim diyen? Siz değil misiniz, tüm terör odakları ile temas kurmaya çalışan. Onlar salaktı sizin verdiğiniz sözlere kanacak kadar. Onlar Türkiye’nin parçalanmasını ve kendi devletlerini kurmak istiyor. Dilmiş, kültürmüş gibi azını değil.
Salak olan bizleriz. Sizler, ümmet ile milletin yerini değiştirdiniz ve bunda da gayet başarılısınız. Bizler aramızdaki bir poşetle bir ton kömürle sizleri başa getirenler olduğu sürece böyle olmaya mahkûmuz. Hele hele aramızda sizlere akıl hocalığı yapan, basından ağabeyleriniz, danışmanlarınız şimdilerdeki durum konusunda da utanmadan yorum yapabildikleri yüze sahipken.
Günlerdir televizyonlardaki haberlerde, gazetelerdeki manşetlerde durumu değerlendiren yazı ve haberleri izliyorum. Tam bir kayıkçı kavgası. Ergenekon duruşmasında neymiş, tuvalet yokmuş, salon darmış, şu olmuş bu olmuş. Kimse iddianame içindeki komikliklere değinmiyor, değinemiyor. Tabiî ki bu iddianame konusunda hâkimler ve mahkeme karar verecek. Ama bu kadar mı sindik hakkımızı arama ve haklıları savunma konusunda. Bu davanın başında hele bir dur bakalım diyenler bence hâlâ durumun vahametini kavramış değiller.
Başbakan’ın Diyarbakır ziyaretinde olanlar ve ardından DTP’lilerin açıklamaları. Yahu inanamıyorum. Nasıl başka bir şey bekliyor veya beklediğinizi savunabiliyorsunuz? Türkiye bir savaşın içinde hâlâ mı anlayamıyorsunuz. Ülke elden gidiyor, yaşananlar terör boyutunu çoktan aştı, buna hâlâ terör mü diyorsunuz. Bakın bakalım Batılı bir ülkede böyle durumlar olsa, sizlere akıl veren AB’li akıl hocalarınız nasıl davranıyor ve davranacak?
Nerdesiniz, ey Cengiz Çandar ve Hasan Cemal efendiler. Buna terör diyebilecek kadar durgun musunuz? Hâlâ benim güzel ülkemin parçalanması karşısında fikir ve kalem yürütebiliyor musunuz? Bunların en az hükümet kadar sizin de sorumluluğuz altındaki konular olduğunun farkına varıp suçluluğunuzu kabullenmiyor musunuz?
Erdoğan bu olayların yaklaşan seçimler yüzünden olduğunu söyleyebilecek kadar durumun farkında değil. Yok, farkındaysa o daha vahim bir durum. Erdoğan yaklaşan Ekonomik felaketinde farkında değil. Dünyada yer yerinden oynuyor bizimkilerin hâlâ acil önlem paketleri yok. Anlaşılan onlar kendilerini sağlama almış durumdalar.
Aylardır dolar yükselecek, borsa düşecek, küçük ve orta derecedeki işletmeler yok olacak, ülke ekonomik bir felaketle karşılaşacak diye yazıyorum. Ben ekonomi uzmanı değilim. Hiçbir zaman da bunu iddia etmedim. Ama uluslararası olayları yakından takip ediyorum. Uzmanların (tabiî ki yabancı) değerlendirmelerini okuyorum. Herkes elindeki çanı veya megafonu uyarmak için kullanıyor.
Her ülke önlem alıyor bir gaflet uykusu içindeki ülke biziz. Erdoğan ekonomiyi danışmanlarına bıraktıysa, ki birkaçını ben biliyorum, vay benim güzel ülkeme, vay benim güzel milletime. Ülkeyi terörle mücadelede getirdiği nokta size ölçü olsun, ekonomide de getireceği noktayı tahayyül edin diye.
Avrupalılar birçok şeyi şimdi hızla devletleştiriyor. Bize özelleştirin dedikleri şeyleri devletleştiriyorlar. Siz elin ağzına bakarak hareket ederseniz geleceğimiz nokta bundan da çok kötü olacaktır. Onlar terör konusunda da size tavsiyelerde bulunmuş, neleri satacağınızı bir bir göstermişlerdi.
Siz terörle mücadele edenleri çeteci diye tutuklar, vatanım, milletim diyenleri uydurma gerekçelerle içeri atarsanız bence sonunuz Atatürk’ün İstiklal Mahkemeleri’nden bile kötü olabilir. Yol yakın, oturun adamlarınızı ya değiştirin ya toplayın ve ülke parçalanmadan, ülke ekonomik yıkıntıya uğramadan acil bir çözüm bulun ve uygulayın. Kanmayın Türk basınındaki yalakalarınızın övgü dolu sözlerine, onlar kolayca yakında sizleri yuhalayabilirler. Onlar taraf değiştirme konusunda uzman kişilerdir. Onların yarın kimin tarafında olacağını da Allah bilir.
Kanmayın bu kayıkçı kavgasına...
