AKP Başkanvekili Turan, TBMM’de basın mensuplarının sorularını yanıtladı. CHP’nin OHAL döneminde çıkarılan kanun hükmünde kararnameleri Anayasa Mahkemesine götürmesine ilişkin soruya Turan, şu yanıtı verdi:
“Olağanüstü halden sonra biliyorsunuz değişik kanun hükmünde kararnameler yayınlandı. Fakat son dönemde Sayın Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları, bugün de CHP’nin kanun hükmünde kararnamelerin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurma süreci bizi bir endişeye sevk etti. Adeta 90 yıllık Mustafa Kemal’in partisinin tekrar fabrika ayarlarına bir diğer ifadeyle FETÖ ayarlarına dönmeye başladığını üzülerek görüyoruz.
“CHP FETÖ İLE MÜCADELEMİZDE BİZİ YALNIZ BIRAKMAYA BAŞLADI”
17 Aralık’tan sonra yasal hiçbir dayanağı olmadığı halde tapeleri yayınlayan, grup toplantılarında Zekariya Öz’ün iddialarını ortaya koyan ve 90 yıllık tarihine adeta ihanet eden CHP’nin bugün geldiği yerde tekrar kanun hükmündeki kararnameleri iptali başvurusu, Sayın Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları süreci gösterdi ki CHP, FETÖ ile ilgili mücadelemizde bizi yalnız bırakmaya başladı.
“BU BAŞVURUYU REDDEDECEĞİNDEN EMİNİM”
Eğer samimi iseler dün bildiğiniz gibi kanun hükmünde kararnamelerin de gündemiyle bir araya geldi Sayın Genel Başkanımız Başbakanımızla, Sayın Kılıçdaroğlu orada bunlar değerlendirilebilirdi. Ama Anayasanın 148. Maddesi açık iken yani olağanüstü hal dönemlerindeki kanun hükmündeki kararnamelerin iptali için Anayasa Mahkemesine gidilemez hükmü olmasına rağmen başvurulması aslında psikolojik bir adımdır diye düşünüyorum. Yoksa ben Anayasa Mahkemesinin bu konuda değerlendirme yaptığında zaten 148. Maddenin açık olmasından dolayı bu başvuruyu reddedeceğinden eminim, bundan emin olmak istiyorum. Çünkü madde açık. Fakat bir daha söylüyorum, maddenin ne olacağı, kararın ne olacağından öte Türkiye’nin ana muhalefet partisinin FETÖ ile ilgili mücadelemizde konuyu farklı bir mecraya çekmesi Anayasa Mahkemesine götürmesi, terörle arasına mesafe koymama görüntüsü vermesi bizi üzen taraftır. Yoksa biz geri adım atmayacağız. Mücadelemize çok net ve olumlu olarak devam edeceğiz. Hatamız, yanlışımız varsa zaten bununla ilgili yetkililerimiz açıklama yaptılar, komisyonlar kurarak bu hataların yanlış atılmalar varsa bunların revizesi için adımlar atacağız.
CHP’nin yani ana muhalefetin yani iktidara en yakın diğer partinin bu konuyla ilgili farklı bir izlenim vermesi en büyük endişemiz ve şansızlığımız. İsterdik ki hükümetin yanında dursun, isterdik ki devletin yanında dursun ve isterdik ki hatamızı zaten sık sık bir araya gelinen toplantılarda dile getirsin.
“MUSTAFA KEMAL’İN PARTİSİNE DE DEVLETİN YANINDA DURMAK YAKIŞIR”
O yüzden ben diğer muhalefet partilerine çağrı yapıyorum, anayasanın verdiği yetkilerin nasıl olduğu başka bir tartışma konusu, toplumun bize verdiği görevler var, bu görevlerin gereği olarak terörle mücadelemizde asla gri çizgilere yer vermeyelim. Kim karşı kim değil, bunu net ortaya koyalım.
90 yıllık Mustafa Kemal’in partisine de devletin yanında, milletin yanında net olarak durmak yakışır diye düşünüyorum.”