Nerdeyse her ay, teknoloji alanında yeni yeni gelişmelerin olduğu, icatların açıklandığı 21. yüzyıl “baş döndürücü” bir seyir takip ediyor.
Ne var ki, Türkiye; hızla gelişen teknolojiden, ne yazık ki, nasibini alamıyor.
Her ne kadar, kafaları karıştırma eylemleri başarılıyorsa da, gerçekler, “teknoloji” alanında pek ileri adımlar atılamadığını gösteriyor.
Her şeyden önce, eğitimin daha ilk dönemlerinde işi ciddiye almak icap ediyor.
Dünya üzerindeki çoğu ülkelerde, hem devlet, hem özel sektörün kısaca “AR-GE” diye bilinen araştırmalara ayırdığı bütçe ile Türkiye’nin harcayabildiği miktar, her yıl “makas”ı daha da açıyor.
Gerçi, AR-GE için, bütçede ayrılan pay arttırılmışsa da, Batı’nın ölçeklerine göre, girişim çok cılız kalıyor.
Batı ve doğu ülkelerinin çoğu, “geleceklerini” bu fon ve çalışmalarla şekillendiriyor.
Unutmamalı ki, bilginin ulaşılabilirliği baş döndürücü hızla yayılıyor.
Buna ayak uydurabilen ülkeler ancak “ben de varım” diyebiliyor.
İşte böylesine bir ortamda, eğer lise düzeyinde bir fen yarışmasına tam 21 yıldır üstelik uluslararası ortamda yoğun bir ilgi gösteriliyorsa, üzerinde özenle durmak gerekiyor
MEF Eğitim Kurumları’nın “başarı” ile yürüttüğü Liselerarası Proje Yarışması, yarın sona eriyor.
Üniversite öncesi gençlere yönelik dünyanın en kapsamlı bilim buluşmalarından biri olan Araştırma Projeleri Yarışması, gençlerin bilimsel çalışmalarını desteklemeyi hedefliyor.
Bilimin birleştirici ortamında bir araya gelen; Abhazya, Almanya, Arnavutluk, Avusturya, Azerbaycan, Belarus, Bosna Hersek, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Hırvatistan, Hindistan, Irak, İngiltere, İsveç, İtalya, KKTC, Kolombiya, Kosova, Macaristan, Makedonya, Moldova, Romanya, Rusya, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Tataristan, Tayland gibi ülkelerden dünya gençleri hafta boyunca kimya, fizik, biyoloji tartışırken, iklim değişimi, genetik çalışmalar, alternatif enerji gibi konularda fikir alışverişinde bulunuyor.
Yarışma etkinliğine ülkemizin bir ucundan diğerine fizik, kimya ve biyoloji alanlarında 119 öğrenci 62 projeyle; dünyanın dört bir yanından 53 öğrenci 30 projeyle katılıyor.
Yıllardan beri, büyük titizlikle, coşkuyla izlediğimiz ve övdüğümüz projenin mimarı, Dr. İbrahim Arıkan’ı peşinen “candan” kutlamak da gerekiyor.
Ayrıca, Dr. İbrahim Arıkan, açılış töreninde ilgiyle takip edilen konuşmasında, ilk çağlardan günümüze kadar gelişen evreleri anlatırken, “batı demokrasi”sinin vazgeçilmez unsurlarını dile getirmesi de kulaklarda çınlıyor.
