Merhaba!

Zevkli, çoşkulu olduğu kadar güç ve stresli gazetecilik mesleğimizin 51. yılında, aslında hiçte yabancı olmadığımız yeni bir formatla huzura çıkmanın kıvancı ve heyecanı benliğimizi sarmalıyor.
Ahkam kesmeden kişisel görüşlü hatta “astığını astık” yazılardan ziyade haber ağırlıklı, günlük hayatı yansıtan biraz da “muziplik” kokan satırlarla ve haftada şimdilik bir günle Yeniçağ’ın potasına karışmak çabasıyla bu satırlar karalanıyor.
Ne var ki, yılların kazanımlarından hemen kurtulmak zor geliyor.
Zaten, zirvelerden mi diyelim, yükseklerden mi diyelim, mahallelere veya sokaklara inmek için bir bakıma bulvarlardan da geçmek zorunlu oluyor.
Bu gerekçe ile ilk anlarda bazı yazılarımızın “ağır” kaçması ihtimaline peşinen özür dileyerek ve ilk haftaya “Bismillah” diyerek “siftah” yapmamız gerekiyor.



Haliç’te bir fasıl gecesi daha yaşandı
Şu sıralarda hangi medya grubunda çalışabileceği tartışılan ve merak edilen Fehmi Koru ile Yeni Şafak Gazetesi Spor Müdürü Erhan Köknar’ın öncülük ettiği “Fasıl” gecelerinin biri daha icra edildi.
Yıllardan beri, ayda bir Perşembe gecesi organize edilen “Fasıl”a ünlü gazeteciler, sanatçılar ve şahsiyetler katılıyor.
“Fasıl” gecelerinden birine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün katıldığını da belirtirsek “Fasıl”ın derinliği kendiliğinden ortaya çıkıyor. Müdavimlerinden biri de Nazlı Ilıcak fakat annesinin vefatı dolayısıyla son “Fasıl” da yoktu.
Gözlerimiz seçkin davetlileri süzerken önce meslektaşlarımız üzerinde gezindi.
Kimler yoktu ki
Fatih Karaca, Mehmet Barlas, Alaatin Kaya, Fevzi Kahraman, Nuh Albayrak, Mustafa Karaalioğlu, Ergun Babahan, Selahattin Sadıkoğlu, Ali Bayramoğlu, Mehmet Kamış, Balçiçek İlter, Hadi Özışık, Bekir Hazar, Elif Çakır, Pınar Esen, Mürselin Tan başı çekiyordu.
İş dünyasından ise sadece Zeynel Abidin Erdem, Metin Yurdagül, Nail Keçili ve Refiyi Portakal yer almıştı.
Ünlü terzi Mustafa Küçükaslan’ın yanı sıra Cumhurbaşkanlığı danışmanlarından Ahmet Ertürk, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız ve Candan Karlıtekin, Cengiz Özdemir, Nevzat Bayhan, Süleyman Yıldız ve Sezen Cumhur Önal salona ağırlıklarını koymuşlardı.
Haliç Kongre Merkezi’nin Erguvan Restaurant’ında verilen yemekte mini imam bayıldı, kereviz, lahana dolması birinci yemek tabağı olarak masaya gelirken kuzu gerdan ve yarma buğdaydan yapılan Anadolu düğün keşkeği sofraya renk verdi.
Ispanak yatağında kuzu pirzola ana yemek olurken fırında ayva tatlısı son ikramı teşkil etti.
En fazla, isimleri mahfuz üç-dört konuğun şarap içtiği yemekten sonra “Fasıl” düzeninin hazırlandığı salona geçildi.
Serhanende Adnan Çobanın yönetimindeki “Fasıl” heyeti “muhayyer fasıl” sundu. Fasıl saz heyetinde İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuarı Öğretim Görevlisi ve Sabancı Korusu Şefi Yeşim Altınel Çoban, Prof. Ahmet Rasim Küçükusta gibi isimler yer alırken solistler arasında Adnan Çoban, Merve Utandı, Samime Sanay, Melihat Gürses ile Amir Ateş dinleyenleri kendinden geçirdi.
Dört saatten fazla süren faslın sonuna kadar bekleyemediğimiz için üzülürken, her fasıl gecesinde olduğu gibi ev sahipleri konumundaki Fehmi Koru ve Erhan Köknar’ı kutlamaktan kendimizi alamadık.
Haliç’i terk ederken geceye damgasını vuran, Nuri Halil Poyraz’ın
“Gezdim yürürüm dün gece hicranımı yendim
Ta fecre kadar balkonun altındaki bendim
Sensiz yaşamam ben seni görmezsem efendim
Ta fecre kadar balkonun altındaki bendim” eseriyle avunduk durduk...



Merkez Bankası Başkanı kim olacak?
18 Nisan’da Durmuş Yılmaz’dan boşalacak Merkez Bankası Başkanlığı’na kimin getirileceği şimdiden merak ediliyor.
Kulislerde çeşitli bankacı, bürokrat ve uzman adı ard arda sıralanıyor.
Bu sıralamada en güçlü isim İş Bankası Genel Müdürü ve Bankalar Birliği Başkanı Ersin Özince görünüyor.
Gerçi Özince bu atamayı hem yalanlıyor hem de galiba istemiyor.
Doğrusu bir yanda Merkez Bankası Başkanlığı öbür yanda Bankalar Birliği Başkanlığı ve İş Bankası Genel Müdürlüğü dururken karar vermek veya ikna olmak zor görünüyor.
Aslında Özince bulunduğu önemli mevkinin hakkını veren ve dolduran bir kişilik sergiliyor.
Şu isim bu isim derken, ister misiniz ki, iktidar partisine yakın “saf” ve “temiz” bir “zat-ı muhterem”in başına bir devlet kuşu kondurulsun.

Yazarın Diğer Yazıları