Mustafa Kemal Atatürk''ün önderliğinde başlatılan Kurtuluş Savaşı''nda en kritik adımın atılarak Cumhuriyete giden yolda önemli kazanımlar sağlayacak Büyük Millet Meclisi, 102 yıl önce büyük zorluklarla açıldı. Atatürk, 23 Nisan 1921''de Milli Bayram olarak kutlanmasına karar verilen 23 Nisan Bayramı''nı, 23 Nisan 1929''da da çocuklara armağan etti. Böylece 23 Nisan ilk defa, 1929 yılında Çocuk Bayramı olarak kutlandı. Çocuklar tam 93 yıldır Ulu önderin kendilerine armağan erriği bayramı coşkuyla kutluyor, Atatürk ve vatan sevgisi kuşaktan kuşağa aktarılıyor.
Peki nasıl başladı her şey? Gelin 23 Nisan ruhunu onun kelimeleriyle tekrar yaşayalım...
"Telgraf : çok ivedi
Ankara''ya acele yazı gönderilmesi Ankara, 21.4.1920
Kolordulara (14'' üncü Kolordu Komutan Vekilliğine), 61''inci Tümen komutanlığına, Refet Beyefendi''ye, Bütün Valiliklere, Bağımsız Sancaklara, Müdafaa-i Hukuk Merkez Hey''etlerine, Belediye Başkanlıklarına
1- Tanrının lütfuyla Nisanın 23'' üncü Cuma günü, cuma namazından sonra Ankara''da Büyük Millet Meclisi açılacaktır.
2 - Vatanın istiklâli, yüce Hilâfet ve Saltanat makamının kurtarılması gibi en önemli ve hayati görevleri yapacak olan Büyük Millet Meclisi''nin açılış gününü cumaya rastlatmakla, o günün kutsallığından yararlanılacak ve bütün sayın milletvekilleriyle Hacı Bayram Veli Câmi-i Şerifinde cuma namazı kılınarak Kur''an''ın ve namazın nurlarındanda feyz alınacaktır. Namazdan sonra, Sakal-ı Şerif ve Sancak-ı Şerif alınarak Meclisin toplanacağı yere gidilecektir. Meclise girmeden önce bir dua okunarak kurbanlar kesilecektir. Bu merasimde Câmi-i Şerîf''ten başlayarak Meclis binasına kadar Kolordu Komutanlığı''nca askerî birliklerle özel tören düzeni alınacaktır.
3 - Açılış gününün kutsallığını belirtmek için bu günden başlayarak vilâyet merkezinde, Vali Beyefendi Hazretleri''nin düzenleyeceği şekilde, hatim indirilmeye ve Buhari-i Şerif okunmaya başlanacak ve Hatm-i $erîf''in son kısımları uğur getirsin diye cuma günü namazdan sonra Meclis''in toplanacağı yerin önünde tamamlanacaktır.
4 - Kutsal ve yaralı vatanımızın her köşesinde bu günden itibaren aynı şekilde kilde Hatm-i Şerîfler indirilmesine ve Buhari-i Şerif okunmasına başlanarak, cuma günü ezandan önce minarelerde salâ verilecek, hutbe okunurken, Halifemiz, Padişahımız Efendimiz Hazretleri''nin mübarek adları anılırken, Padişah Efendimiz''in yüce varlıklarının, şanlı ülkesinin ve bütün tebaasının bir an önce kurtulmaları ve saadete kavuşmaları için ayrıca dua okunacak ve cuma namazının kılınmasından sonra da hatim tamamlanarak yüce Hilâfet ve Saltanat makamı ile bütün vatan topraklarının kurtuluşu için girişilen Millî Mücadele''nin önemini ve kutsallığını, milletin her bir ferdinin, kendi vekillerinden meydanâ gelmiş olan bu Büyük Millet Meclisi''nin vereceği vatani görevleri yapmaya mecbur olduğunu anlatan vaazlar verilecektir. Daha sonra, Halife ve Padişah''ımızın, din ve devletimizin vatan ve milletimizin kurtuluşu, selâmeti ve istiklâli için dua edilecektir. Bu dinî ve vatanî merasim yapıldıktan ve camilerden çıkıldıktan sonra, Osmanlı vilâyetlerinin her tarafında, hükûmet konağına gelinerek Meclis''in açılmasından dolayı resmî tebrikler yapılacaktır. Her tarafta cuma namazından önce uygun şekilde Mevlid-i Şerîf okunacaktır.
5 - Bu tebliğin hemen yayınlanarak her tarafa ulaştırılabilmesi için her vasıtaya başvurulacak, sür''atle en ücra köylere, en küçük askerî birliklere, memleketin bütün teşkilât ve kuruluşlarına ulaştırılması sağlanacaktır. Ayrıca, büyük levhalar halinde her tarafa asılacak ve mümkün olan yerlerde bastırılıp çoğaltılarak parasız dağıtılacaktır.
6 - Yüce Tanrı''dan tam bir başarıya ulaştırması niyaz olunur.
Hey''et-i Temsiliye adına
Mustafa Kemal"
Bu sözlerle kaleme döküldü şartların çetinliği, durumun aciliyeti... Vatanın kutsal toprağı katiyen düşmana terk edilmez ve mücadele bu şekilde resmileşecekti. Düşmanın İstanbul''da dağıttığı Meclis, Ankara''da toplanacak, vatan savunmasının resmi kararları burada alınacaktı. Böyle atıldı işaret fişeği. Böyle aldılar koca dünyayı karşılarına...
"Geldikleri gibi giderler" dedi ve Samsun''da attığı ilk adımı bağımsız bir Cumhuriyet ile taçlandırdı, o tacı da bize miras bıraktı! İşte tam bu sebeple aynı cümleleri son nefesimize kadar söyleyecek, bu mirası çocuklarımızda yaşatacak ölümsüz kılacağı. Ve diyoruz ki: "Yaşa Mustafa Kemal Paşa Yaşa! Adın yazılacak mücevher taşa!"
İşte tüylerinizi diken diken edecek İzmir Marşı''nın sözleri...
İzmir Marşı
İzmir''in dağlarında çIçekler açar
Altın güneş orada sırmalar saçar
Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Adın yazılacak mücevher taşa
İzmir''in dağlarında oturdum kaldım
Şehit olanları deftere yazdım
Öksüz yavruları bağrıma bastım
Kader böyle imiş ey garip ana
Kanım feda olsun güzel vatana
Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa
Adın yazılacak mücevher taşa...
Milli mücadeleye destek olmak için canı pahasına savaşan Karakol Cemiyeti''nden Yenibahçeli Şükrü''ye,
Hamza Grubu''ndan Yüzbaşı Seyfettin''e,
Mim Mim Grubu''ndan Topkapılı Mehmet Cambaz''a selam olsun.
İmalat-ı Harbiye''den Eyüp Bey''e,
Berzenci Grubu''ndan Ahmet Berzenci''ye,
Ferhat Grubu''ndan Mustafa İzzet'' selam olsun.
Kuva''cı kahramanlar;
Yahya Kaptan''a Ali Çetinkaya''ya,
Şahin Bey''e,
Sütçü İmam''a ve
Ahmet Hulusi Efendi''ye selam olsun.
Kadınlarımız Ayşe Çavuş''a,
Halime Çavuş''a,
Asker Saime''ye,
Melek Hanım''a,
Tayyar Rahime''ye,
Kara Fatma''ya ve
Gördesli Makbule''ye bin selam olsun.
Daha önce Çanakkale''de,
Conkbayırı''nda,
Kemalyeri''nde ve
daha sonra Adana''da,
Maraş''ta,
Sakarya''da,
Urfa''da,
Afyon''da,
Antep''te
ve İzmir''in dağlarında Mustafa Kemal''lere selam olsun,
selam olsun, selam olsun..