İncirlik'i ne zaman kapatıyorsunuz?
Beklenen fırtına sonunda patladı. Belki farkında değilsiniz ama bu, esas kasırganın yalnızca öncü rüzgârları. Fırtına, gelecek kasırganın yanında ufak bir esinti gibi kalacak. Zira Ermeniler bu resmi kayıtları kullanarak önce tazminat, ardından toprak talebinde bulunacaklar. Aynı Barzani, Talabani ve bebek katilinin talep ettikleri gibi.
Bu durumu değerlendiren Mehmet Ali Birand’ın Kanal D haberdeki yorumu ise dün gece beni kahkahalarla güldürdü. Birand bu sonucu, Türkiye’nin yeteri kadar çaba harcamamasına bağladı. Unuttu, oysa, Türkiye’ye yönelik yıllardır avukatlığını yaptığı AB’nin dışarıdan, kendisi de dahil, Hrant Dinkler, Orhan Pamuklar, Cengiz Çandar ve Altan ailesi gibi işbirlikçilerinin içeriden ülkeyi ulaştırdığı nokta olduğunu unuttu.
Ha aklıma gelmişken sormak istiyorum. Şu bizim Ermeniler, Hrant Dinkler, neden ölen Mehmetçikler için de ellerine birer bayrak veya şehit resmini alarak ortaya çıkmazlar. İşte öyle bir şey. Ama üzülmeyin buna karşılık memleketini seven, ülkesini seven binlerce kişi meydanları doldurdu. Onlara gerek kalmadı, Onlar soydaşları Ermeniler için yırtınsınlar bakalım.
Gelelim Ermeni soykırımı tasarısına. Hatırlarsanız Egemen Bağış ne demişti bu konuyu görüşürken, tasarının çöpe atılması gerektiğini ve eğer geçerse de İncirlik üssünü kapatacaklarını söylemişti. Evet sayın Bağış tasarı şimdi çöpe değil genel kurula gidiyor ve siz ne zaman kapatıyorsunuz İncirlik üssünü? Başka benzeri parlak fikirleriniz yok mu?
Ama adil olmak lazım. Bu işin faturasını AKP iktidarına çıkarmak da doğru değil. Yalnız beni isyan ettiren bizim habire suçsuz olduğumuzu kanıtlamak için yırtınmamız. Beyler, bu iş Türkiye’nin haklı veya haksız olmasından değil, Türkiye’nin yıpratılmasından geçiyor. Türkiye’nin güçsüzlüğü sorun. Kırmızı çizgileri mora dönen bir ülkeyi, kimse bugünkü gibi ciddiye almaz.
Tasarı görüşülürken, Türkiye lehine tasarının geçmemesini isteyen milletvekillerinin savunmaları bile, bizi suçluyordu. 21 Türkiye lehine, tasarı aleyhine oy kullanan milletvekilinden en az 10’u Türkiye’nin Ermenileri kestiğini kabul ederken, tasarının geçmemesini, Irak’taki askerlerinin lojistik yolunun kesilme tehlikesi nedeniyle istemediklerini söyledi. Düşünün, onlar da bizim suçlu olduğumuza inanıyorlar ama ,kendi çıkarları için bize destek oluyorlar. Bu da bir kader.
Hele bir Amerikalı milletvekilinin sözleri kanımı dondurdu. “Korkmayın. Türkiye, Amerika ile ilişkileri bozamaz. Bakın Fransa’ya, Kanada’ya ne yapabildiler. Avrupa ülkeleri bir bir soykırımını kabul ediyor ama onlar hâlâ Avrupa Birliği’ne gireceğiz diye yırtınıp duruyorlar. Bize de bir hafta soğuk kalırlar, sonra ilişkiler normale döner” dedi. Buna benzer sözleri yaklaşık en az 15 Amerikalı milletvekili sarf etti. İşte Türkiye’nin dışarı verdiği imaj bu. İşte AKP’nin başarılı dış politikası ve Türkiye en başarılı diplomatını yani Dışişleri Bakanını da Türkiye’nin başına geçirdi Cumhurbaşkanı yaptı.
Bundan evvelki yazımda ben, AKP’lilere tutamayacağınız ve uygulayamayacağınız tehditleri ortaya salıp atıvermeyin, artık size kimseler inanmaz demiştim. Hatırladınız mı. Gördüğünüz gibi haklıymışım değil mi?