İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Taycı, Ramazan Bayramı öncesi önemli değerlendirmelerde bulundu.
Taycı’nın önemli açıklamalar yaptığı toplantıya İHBİR Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şemsettin Memiş, Yönetim Kurulu Üyeleri İsmail Gül, Fırat Oktay, Ahmet Ergin Okandeniz, Hüseyin Eviz, Mehmet Taş, Emre Keleş, Ömer Öner ve Denetim Kurulu Üyesi Kübra Ceren Koçlar da yer aldı.
Ramazan Bayramı öncesi şekerleme ve çikolata fiyatlarındaki son durumu değerlendiren Taycı, şekerlemede fiyat artışlarının yüzde 80’e ulaştığını belirtti.
BAYRAM ŞEKERİNE ‘KAKAO’ DOPİNGİ
Çikolatanın ham maddesi olan kakaoda geçen yıldan bu yana yaşanan fiyat artışları sebebiyle şekerleme ürünlerinin çikolataya göre cazip olacağını anlatan Taycı, “Enflasyon oranındaki artış rakamlara yansıdı. Şekerlemede miktar bazında geçen yıla göre yüzde 5’e yaklaşan bir artış sözkonusu” dedi.
Fiyat artışları yaşanan kakao ve çikolata üretimine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Taycı, şu açıklamaları yaptı: “Kakaonun dünya borsasındaki stokları hep yüksekti. Bununla birlikte dünya çikolata pazarında 7 milyon tonluk bir üretim var ve bu üretim son 20 yılın ortalamasını aldığımız zaman pandemi dahil olmak üzere sürekli yüzde 4-7 büyüdü. Bir tarafta kakao ve kakao türevlerinin kullanıldığı ürünlerde bir büyüme; diğer tarafta ise kakao çekirdeğinin üretiminde düşüş var. Sürekli ve astronomik şekilde, tarihi zirveleri gördü. Çikolata fiyatlarına ilişkin çok olumlu şeyler söylemek zor.”
MALİYET ARTIŞLARI KAKAO ÜRETİCİSİNİ DE VURDU
Dünyadaki kakao üretimi hakkında bilgi veren Taycı, “Kakao’nun yüzde 65'lik bölümü Batı Afrika sahillerinde geriye kalanı ise Güney Amerika'da yetişiyor. Uzak Doğu’da da Malezya ve Endonezya'da yetişiyor. Aşırı iklim olayları Batı Afrika'yı etkiledi. Bundan dolayı rekoltede düşüş söz konusu. Kakaoyu üreten çiftçiler, kakaodan çikolataya gelen zincir içinde en az kazanan insanlar. 2020-2021 sezonunda dünyada 5 milyon 290 bin ton çekirdek üretimi gerçekleşmiş. 2022-2023 sezonunda 4 milyon 900 bin ton 2023-2024 sezonunda da 4 milyon 450 bin ton. Yani, baktığımız zaman 2021'den 2022'ye geçerken yüzde 7'lik bir küçülme olmuş. 2022'den 2023'e geçerken de yüzde 10'luk bir küçülme olmuş.”
İHRACATÇIYA ‘ÇİFT KUR’ UYGULAMASI GETİRİLSİN
Son günlerde ihracatçının yaşadığı problemlere de değinen Taycı, “İthalatçı şirketler, ‘Çikolatalı mamullerde kakaodan dolayı fiyatlarda yüzde 20'lik bir artış oldu ama neden bu sizde yüzde 35 seviyesinde?’ diye soruyorlar. Karşı tarafa bunu anlatamıyoruz. ‘Biz, daha uygun teklif veren ülkelerden ürün alabiliriz.’ diyorlar. Sadece çikolatada değil; hububat ve bakliyat tarafında da işlenmiş tarım ürünlerinde de dünyada geniş yelpazede satışımız var. ‘Made in Türkiye’ algısı çok olumlu. Bunu korumak gerek” dedi.
2024 yılının ilk üç ayında ihracatta iyi bir performans ortaya koyduklarına dikkat çeken Taycı, ancak bu aşamadan sonra fiyatlamadan ve rekabetten dolayı ciddi kaygıları olduğunu dile getirdi.
Dünyanın birçok ülkesinde önemli marketlerde önemli rafları tuttuklarını belirten Taycı, “Fiyatlar sebebiyle rekabet edilemediği için bu raflardan düşecek olursak tekrar bu raflara girebilmek için çok ciddi mücadeleler vermemiz gerek. Üretici ihracatçıya en azından çift kur uygulaması yapılsın. Enflasyonla mücadeleyi elbette anlıyoruz ve destekliyoruz. Ancak, bir taraftan da ihracatçının üretimden kopmaması, yurt dışında büyük mücadelelerle girmiş olduğu raflardan düşmemesi adına da böyle bir uygulamanın hayata geçirilmesini yetkililerimizden önemle rica ediyoruz” diye konuştu.
Finansmana erişimde sıkıntılar yaşandığına vurgu yapan Taycı, kurun, enflasyonun ciddi manada gerisinde kalması nedeniyle fiyatlama ve maliyetlerde sıkıntıların devam ettiğini belirtti. Bu süreçlerin üretici ihracatçıların moralini de etkilediğini kaydeden Taycı, “Yine de 14 milyar dolarlık ihracat hedefine ilerleyeceğiz. Özellikle gıda tarafında ihracatçının desteklenmesi gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.
MESLEK LİSELERİ AKTİF OLMALI
İstihdamda yaşanan sorunlara da değinen Kazım Taycı, bu anlamda eğitimde yeni bir planlamaya gidilmesi gerektiğine de dikkat çekti. Taycı, sektörde ara eleman, teknik eleman ve hatta vasıfsız eleman bulma konusunda ciddi sıkıntılar olduğunu gördüklerini ve her şeyden önemlisi meslek liselerinin daha aktif bir hale getirilmesi gerektiğine inandıklarını ifade etti.
GÜNEY KORE MODELİ ÖRNEK ALINMALI
“Bugün, ‘faizlerin bu kadar yüksek olduğu bir ortamda ticaret ve yatırım ne kadar gerçekleştirilebiliyor?’ sorusu önemle ele alınmalı.” diyen Taycı, “Birinci önceliğimiz ihracat. Güney Kore modelini de örnek alarak üretimle ve ihracatla büyüme modeline yönelmemiz lazım. Finansa ulaşım, istihdam, teşvikler konusunda ihracatçımıza destek vermemiz lazım ki mal ihracatımızda 2023 yılında gerçekleştirdiğimiz 255 milyar dolarlarımızı 500 milyar dolarlara taşıyabilelim” diye konuştu.