İçişleri Bakanı Süleyman Soylu''nun, ''İBB''de terörle iltisaklı isimler çalışıyor'' diyerek hedef göstermesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın Soylu''nun iddialarını desteklemesi Türkiye''nin yeni gündemini belirledi.
İBB konusu Türkiye gündeminde yerini korurken bugün Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Terkoğlu, bugün kaleme aldığı yazı ile tartışmaya yeni bir boyut kazandırdı.
ÖCALAN''IN ÇAĞRISI SONRASI KURULDU
İBB''nin gassalhanelerinde çalışırken gözaltına alınan gassalların DİAYDER (Din Adamları Yardımlaşma Derneği)''e üye olması ve bu dernek hakkında PKK ile ilişkisi olduğu gerekçesiyle başlatılan soruşturma ve iddianameyi konu alan Terkoğlu, derneğin 2013 yılında çözüm sürecinde Abdullah Öcalan''ın Demokratik İslam Konferansı çağrısı sonrası kurulduğunu yazdı.
"DEVLET YETKİLİLERİNİN GÖZÜ ÖNÜNDE GERÇEKLEŞTİ"
Demokratik İslam Konferansı''na ilişkin tartışmaların mektuplar yoluyla ve heyetlerle yapıldığını bildiren Terkoğlu, sürecin devlet yetkililerinin gözü önünde ve onların onayladığı mektuplarla devam ettiğini ifade etti.
"ÇÖZÜM SÜRECİNİN YARGILANMASI ANLAMINA GELİYOR"
FETÖ''cülerin Çözüm Süreci''ni soruşturmak istemeleri ile başlayan MİT krizini hatırlatan Terkoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu''nun İBB''yi hedef alsa da Çözüm Sürecini yargılatmak istediği anlamına geldiğini de belirtti.
Terkoğlu''nun yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Devlet yetkililerinin gözü önünde, onların onayladığı mektuplarla mesajları taşındı. Bu sayede Kürt İslamcılığı çözüm sürecine taşındı. Basit bir basın taramasıyla DİAYDER’in çözüm süreci açıklamaları, çalışmaları da rahatça bulunabiliyor. Tam da aynı dönem, hükümet tarafından “melelerin maaşa bağlanması” gündeme getirildi. Öcalan’ın 2013 Nevruzu’nda yaptığı “İslam bayrağı altında toplanma” çağrısı da bu süreci tamamladı.
Garip ama gerçek...
Yıllar sonra İBB yönetimi, o derneğin üyesi bazı imamları, gassal yani ölü yıkayıcı olarak çalıştırdığı için terörle suçlanıyor.
Yıllar önce çözüm süreci FETÖ’cü savcılar tarafından yargılanmak istemişti. Hakan Fidan ifadeye çağrılmış, Türkiye “MİT krizi”yle tanışmıştı. Hedef İmamoğlu olsa da Soylu’nun çıkışı, 2012’de yargılanamayan o sürecin fiilen yargı önüne çıkması, sorumluların suçlanması anlamına geliyor. İBB’yi soruşturacak İçişleri Bakanlığı müfettişleri, meseleyi derinleştirirse kafaları bayağı karışacak!"
