Değerli okuyucum, “3 Mayıs Türkçülük Günü” dolayısıyla Türk Ocakları Ankara Şubesi’nde “Türkçülüğün Önemi” konulu bir konferans verdim. Aslında genelde konferans vermiyorum. Ama benden konferans vermemi isteyen kişi, yaşam öznesi Türklük olan Yücel Hacaloğlu ağabeyimin saygıdeğer eşleri Türk Ocakları Ankara Şubesi Başkanı, değerli eğitimci Türkân Hacaloğlu Hanımefendi idi. Vermemek ne söz; koşarak gittim! Efendim, hepimizin gönül sarayında sevgi ve saygıyla ağırladığımız insanlar vardır. Yücel ağabeyimi ben 1965 yılında, Yeni İstanbul gazetesinden beri şahsen tanırım. İşte, Hacaloğlu ailesi de benim gönül sarayımın sahiplerinden birisidir.
Şimdi sizlere nasıl bir konferans verdiğimi anlatmam, hoş olmaz. Bir konferansı değerlendirmek, konferansçının değil, onu dinleyenlerin hakkıdır. Ancak şu kadarını söylemeliyim; Türklerin, savaş denilen o ölüm-kalım anlarında bile; silahsıza, zayıfa, çaresize dokunmadığını; M.Ö. 200 yılından günümüze kadar olan tarihi süreç içinde, belgelerle açıkladım; Türk milletinin nasıl bir insanî özneye sahip olduğunu belirttim. Sonra da 3 Mayıs 1944 Irkçılık-Turancılık Davası’nı ayrıntılarıyla anlattım. Atsız Bey’imiz ve 22 arkadaşının yargılama boyunca nasıl dik durduklarından söz ettim. Son cümlem mahkemenin bitiş cümlesi idi. O da şudur: “3 Mart 1947’de, 2 Numaralı Askerî Sıkıyönetim Mahkemesi, verdiği kararın başında: “(Türkçüler tarafından yapılan) 3 Mayıs 1944 nümayişi, millî bir ideolojinin; millî olmayan (Komünist) bir ideolojiye karşı tepkisidir” dedi ve sanıkların tümüne beraat kararı verdi!
Gençlerden konferansa yoğun ilgi vardı. Sayın Başkan Türkân Hacaloğlu Hanımefendi müthiş bir kişilik! Çelik bir irade, işlek bir mantık, hızlı karar verme yeteneğine sahip, tuttuğunu koparan bir yönetici! Türk Ocakları Ankara Şubesi olarak 15 eser yayımlamış. Bu eserleri bu köşede zamanla sizlere tanıtacağım. Dilerim ülkemin tüm yöneticileri böyle olur.
Efendim, bir diğer konumuz Irak Türklüğünün aksakalı Dr. Nefi Demirci...
Durağı uçmak olsun; Turan Yazgan büyüğümüzün emaneti Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı, 2 Mayıs 2015 Cumartesi günü, 3 Mayıs Türkçülük Günü etkinliğinin bir parçası olarak, Kerkük sevdalısı ” Dr. Nefi Demirci’ye Saygı Günü “ düzenledi. Bu önemli etkinliğe ait bilgileri kısaca vermek istiyorum... Programın başında Metehan Kalem tarafından, 1951’de Çin Hükümeti’nin şehit ettiği Doğu Türkistan’ın istiklâl mücadelesi kahramanı Osman Batur anıldı. Sonra da, Yrd. Doç. Dr. Namık Kemal Kurt, Nefi Demirci ağabeyimizin Irak Türklüğüne verdiği emekleri anlattı. Ve RumeysaUlakçı, Neziha Kartal’ın yönetmenliğinde hazırlanan ” Dr. Nefi Demirci Belgeseli “ sunuldu. Vakfın emektarı Genel Müdür Saadet Pınar Yıldırım Hanımefendi ise, Dr. Nefi Demirci’ye Buhara Çapanı giydirdi. Vakfın Gençlik Kolları Başkanı Umay Can, Sayın Nefi Demirci’ye Bozkurt heykeli takdim etti. Vakıf Genel Başkanı Sayın Közhan Yazgan’la beraber, Yönetim Kurulu Üyeleri: Karahan Yazgan, Hüseyin Tavukçu ve Turan Yazgan büyüğümüzün saygıdeğer eşleri Gülen Yazgan Hanımefendi topluca Sayın Nefi Demirci’ye Vakfın onur plâketini takdim ettiler.
Daha sonra, Türkmeneli’nin emektar evlâdı Dr. Nefi Demirci’nin bu mutlu gününde bulunan, çeşitli Vakıfların, Derneklerin Başkan ve üyeleri olan: Yrd. Doç. Dr. Namık Kemal Kurt, Turan Doğruyol, Erdoğan Aslıyüce, Kemal Beyatlı, Dr. Cüneyt Mengü, Yakan Cumalioğlu, Dr. Cezmi Bayram, Savaş Avcı, Prof. Dr. İbrahim Öztek, Servet Kabaklı, Celal İçten, Mehmet Nuri Yardım, Mehmet Tütüncü, Dr. Hüseyin Pehlivan, Ferhat Kalsın, Leyla Beyler, Aygül Oğuz, Veysel Demir, Enes Türkmenoğlu, Dr. Necmettin Bayraktar, Dr. Nefi Demirci’ye plâket, teşekkür belgesi ve çeşitli armağanlar takdim ettiler.
Irak Türk’ü bilge bir aksakalı böylesine görkemli biçimde ağırlayan Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı’nı gönülden kutluyorum. İnanıyorum ki; kurucu büyüğümüz Turan Yazgan’ın ruhu şad oldu!
Esen kalın efendim.
