AKP'nin kapattığı Hıfzıssıhha Enstitüsü'nde 27 yıl çalışan biyoloğun isyanı. Kapattıkları hıfzısıhhayı şimdi yeniden açtılar. Ne dedilerse başlarına geldi

AKP'nin kapattığı Hıfzıssıhha Enstitüsü'nde 27 yıl çalışan biyoloğun isyanı. Kapattıkları hıfzısıhhayı şimdi yeniden açtılar. Ne dedilerse başlarına geldi

Atatürk döneminde kurulan Hıfzıssıhha Enstitüsü'nde 27 yıl çalışmış bir sağlık personeli Bakan Koca'nın "Hıfzıssıhha Biyoteknoloji merkezi kurduk" sözlerine "Avrupa'da pek çok kuruma kuruluş esaslarıyla örnek olmuş bir kurum kapatıldı" diyerek isyan etti.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Twitter hesabından yaptığı paylaşımla sağlık alanında yeni bir gelişme olarak duyurmuştu. 

Koca, ''Aşı'' konulu bir videoyu sosyal medya hesabından paylaştı.

Türkiye''nin Koronavirüs aşısı üreten 9. ülke olduğunu ve aşı tarihine dikkat çeken Bakan Koca, "Hıfzıssıhha, Türkiye Aşı ve Biyoteknolojik Ürün Araştırma ve Üretim Merkezi olarak yeniden hayat buluyor" sözleriyle duyurmuştu.

Bu açıklamaları izleyen Biyolog Alev Erşan Zengin Twitter hesabından Koca''yı eleştirdi.

Paylaşım kısa zamanda beğeni ve yorum rekoru kırdı.

Biyolog Alev Erşan Zengin şunları söyledi:

"AVRUPA''DA PEK ÇOK KURUMA KURULUŞ ESASLARIYLA ÖRNEK OLMUŞ BİR KURUM KAPATILDI"

"24 yaşında genç bir biyolog olarak Hıfzıssıhha aşı üretim müdürlüğünde işe başladım ben. 27 yıllık sağlık bakanlığı görev süremde mesleğimi en zevkle yaptığım yıllardı. Dün akşam sağlık bakanını izledim, basın toplantısında hıfzıssıhha biyoteknoloji merkezi kurduklarını belirtti.

Ben de kendisine sormak istiyorum. Avrupa''da bile pek çok kuruma kuruluş esaslarıyla örnek olmuş bir kurum kapatıldı, liyakat sahibi personel ya emekli oldu ya da başka yerlere görevlendirildi. Hıfzıssıhhada geçmişten gelen tecrübe ve birikim gençlere aktarılamadı.

"TEMİZLİK PERSONELİ BİLE İNANILMAZ BİLGİLİYDİ"

Orada görev yapan temizlik personeli bile inanılmaz bilgiliydi, stetilizasyon..vb konuları tam anlamıyla bilirdi. Peki yeni bir yer açıldı,  hatadan dönüldü de liyakat ne oldu, liyakat nerede? Merak ediyorum gerçekten...

Gençlere güvenim tam, eminim çok donanımlı bilgili bir ekip görev alıyordur orada. Ama tecrübe yok sayılamaz, şimdi onlarca yıl o liyakata ulaşmaları için çalışmaları gerekecek."


1928''DE ATATÜRK''ÜN YAKIN ARKADAŞI DR. REFİK SAYDAM TARAFINDAN KURULAN UMUMİ HIFZISSIHHA KURUMU''NUN GEÇMİŞİ

Bir sistematiğin beyni, Umumi Hıfzıssıhha Kurumu.(Genel Sağlık Koruma Kurumu).

Bu kurum, 17 Mayıs 1928’de bir yasa ile kuruldu. Kurucusu Atatürk’ün yakın arkadaşı ve Cumhuriyet''in ilk Sağlık Bakanı Dr. Refik Saydam’dı. 

Bu kurumun temel hedefleri ise şunlardı:

- Başta bulaşıcı hastalıklarla ilgili aşı ve serum olmak üzere, bütün biyolojik ve kimyasal maddeleri üretmek,

- Halk sağlığını ilgilendiren her türlü mikrobiyolojik, serolojik, parazitolojik, hematolojik, toksikolojik, fiziksel ve kimyasal muayene, analiz ve incelemeleri yapmak,

- Halk sağlığını tehdit eden hastalıkların tedavisi için uğraşmak,

- Devlete yardımcı olacak hükümet tabibi, sağlık müdürleri ve diğer sağlık personelini yetiştirmek. Var olan personelin de gelişimini sağlamak.

Koruyucu hekimliğe büyük önem veren Dr. Refik Saydam, hastaların tedavi edilmesinin de iktidarın temel görevi olması gerektiğine inanıyordu. 

17 Mayıs 1928’de kurulan Umumi Hıfzıssıhha Kurumu’nun görev yetki ve sorumlukları yeniden belirlenmesinde öncü oldu. 

Bilime verilen önem, büyük başarıları da beraberinde getirdi.  

KURUMUN ÖNCÜLÜĞÜNDE SADECE 1937 YILINA KADAR YAPILANLAR:

1931 yılında, ağız yoluyla uygulanan BCG aşısı üretimine başlandı. 

1932 yılında serum üretiminin ülke ihtiyacını karşılayacak düzeye gelmesi sonucu, serum ithalatı durduruldu. 

1933 yılında Semple metodu ile kuduz aşısı üretimi ele alındı. 

1934 yılında çiçek aşısı üretimi, ülke ihtiyacını karşılayacak düzeye geldi. 

1935 yılında farmakoloji şubesi kurularak, yerli ve yabancı ilaçların diğer hayati maddelerin denetimine geçildi. 1936’da hıfzıssıhha okulu açıldı. 

1937''de kuduz serumu üretildi. Toplamda 17 farklı tip aşı üretilip, 35 farklı formül yapıldı.

Kurum tarafından üretilen serumlar ve aşılar, dünyanın dört bir yanına gönderildi. Türkiye bir anda bilime dayanarak tüm dünyada saygın bir yere kavuşuyordu.

Atatürk’ün kurduğu kurumlar tek tek kapanırken bütün dünyada etkisini kabul ettirmiş olan “Dr. Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsü” de Ak Parti tarafından 2011 yılında kapatıldı. 

İlgili Haberler