Tarih bilincinden yoksun gençler
Önceki gün, koronavirüs illeti nedeniyle alınan tedbirler çerçevesinde tören alanlarını dolduramasak da, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nın 101. yıldönümünü büyük bir gururla kutladık. Saat 19.19'da balkonlarımızdan İstiklal Marşımızı hep bir ağızdan söyledik ve başta Yüce Atatürk olmak üzere Milli Mücadelemizin kahramanlarını rahmetle, minnetle andık.
Atatürk'ü ağzından düşürmeyen ve Onun izinde olmaktan her Türk gibi gurur duyan Kurucu Cumhurbaşkanımız rahmetli Rauf Denktaş, Cumhurbaşkanı görevinde iken, 20 Temmuz Mutlu Barış Harekatı yıldönümü kutlamalarından önce ziyaret ettiği bir okulumuzdaki gençlere 20 Temmuz'da ne oldu? Ne Bayramıdır? diye soracak olmuş, tatminkar bir cevap alamadığı için de oldukça üzülmüştü.
Rahmetli Denktaş, gençlerimizin KKTC'nin kuruluş tarihini bilemediklerinden de yakınmış ve 'Makarios'un, Grivas'ın kim olduklarından haberleri yoktur. Türkler ne zaman ve niçin Kuzey'de toplandılar sorusuna verilen cevaplar arasında hem gülünecek hem de ağlanacaklar vardır. Toplu mezarlar hakkında gençler 'işte bir zamanlar biz onları, onlar da bizleri öldürdüktü de kimse bilmesin diye bunları sakladılar, gömdüler' açıklaması yapılmaktadır. 1963 olaylarını kim başlattı sorusuna ise cevap vermek istememektedirler' diye bu acı duruma dikkat çekmişti.
Tarihini bilmeyen, araştırmayan gençler yetiştirmekteyiz. Ismarlama tarih kitaplarıyla ancak bu kadar olur. Buna isyan etmemek mümkün değildir.
Eğitimci Birol Özter 'Psikolojik Harp Kıskacında-Tarihin Tahribi' kitabında bu önemli konuyu işlemiştir. Kitabın önsözünde Birol Hanım şöyle yazmaktadır: "Yavruvatan Kıbrıs'ta verilen 'Ulusal Varoluş Mücadelesi'ni genç nesillere art niyetlerden arınmış olarak doğru ve objektif şekilde aktaracak ders kitapları (Kıbrıs Türk Milli Tarihi) maalesef hala kaleme alınmamış, öğrencilerimizin bilgisine sunulmamıştır. Gençlerimize yıllardır milli mücadelemiz anlatılmamaktadır.Yaratılan eğitim boşluğundan yararlanan dış güçlerle aramızdaki işbirlikçileri, Kıbrıs Türklerine kendi siyasi ve ideolojik çıkarları doğrultusunda yalan, yanlış, uyduruk Kıbrıslılık Kimliği ve Hıristiyan hurafeleri ile dolu sözde tarih kitapları dayatmış bulunmaktadır. Tarihini bilmeyen veya yanlış bilen insanlarımızın sayısı hızla artmaktadır."
Durum bu kadar vahimdir; geleceğimizi emanet edeceğimiz, yarınlarımızın teminatı gençlerimiz tarih bilgisinden yoksun yetiştirilmektedirler. Tarihini, liderleri ve atalarının milli mücadelesini, şehitlerimizi, kutsal saydığımız değerlerimizi ve en önemlisi Türklüğünü bilmeyen bir nesil yetiştirilmesine göz yumma lüksümüz yoktur.
Adada varoluş mücadelemiz sürerken, Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı çözüm bulma çalışmaları devam ederken, gençlerimizin bu konularda duyarlı olmaları, bilinçli ve bilgili olmaları şarttır. Sağdan soldan duydukları ile yetinen ve buna göre yetişen bir gençlik istemiyoruz. Sosyal medyanın esiri olmuş, çağdaş teknoloojik gelişmeleri, internet ve bilgisayar teknolojilerini bilgilenmek ve bilgilendirmek için değil, facebooklarda, tweeterlerde birbirleriyle flörtleşmek için kullanan bir gençlik tercihimiz değildir.
1963-64 olaylarını, Kanlı Noel'i, TMT'nin kuruluş nedenlerini, Kıbrıs sorununun ne olduğunu, nasıl başladığını, Megali İdea'yı, Enosis'i, Balkan Savaşlarında, Yunanlıların isyanında Kıbrıs'ta Rumların Türklere neler yaptıklarını gençlerimiz ayrıntılarıyla bilmek zorundadır. Gençlerimizin son yıllarda uyuşturucu ve bonzai denen ölümcül zararlı maddelere olan ilgisi maalesef bizleri üzmektedir. Hükümetlerimizin biran önce gençlerimizi bu illetin pençesinden kurtarması için gerekli adımları süratle atması şarttır. Yüce Atatürk, Büyük Nutku'nda bağımsızlıktan ve Cumhuriyet'ten "en büyük hazine" olarak bahsetmekte, güvendiği Türk gençlerine bu "en büyük hazineyi" emanet ederek, "gelecektede, seni bu hazineden yoksun bırakmak isteyen iç ve dış düşmanlar bulunacaktır" sezgisi ile gençliği uyanık olmaya davet etmektedir. KKTC gençliği egemen devletimize, bağımsızlığına, milli davamıza ve Anavatan Türkiye'ye her zaman bağlı kalmış ve kalacaktır. Ne mutlu Türk gençliğine, gelecek sizlerindir.
