Tansiyon ölçerken yapılan hata ölüme götürüyor. Bilim insanlarının uzun yaşamak isteyenler için son araştırması

MailOnline'ın haberine göre, uluslararası tansiyon kılavuzları, sağlık uzmanlarına kardiyovasküler riski değerlendirirken her iki koldaki kan basıncını (tansiyon) ölçmelerini tavsiye ediyor. Ancak uzmanlar bu durumun 'yaygın olarak göz ardı edildiğini' iddia ediyor.

Exeter Üniversitesi'nden araştırmacılar, bu yeni çalışma ile uluslararası hipertansiyon kılavuzlarını değiştirebilir, bu da potansiyel risk altındaki daha fazla hastanın tanımlanabileceği ve hayat kurtarıcı tedavi alabileceği anlamına geliyor. Bu yeni çalışma, kollar arasındaki tansiyon farkı için yeni bir 'üst sınır' oluşturuyor ve bu yeni üst sınır mevcut kılavuzda belirtilenden önemli ölçüde daha düşük.

Exeter Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden öncü çalışma yazarı Dr. Chris Clark, "Rutin olarak kullanılan bir kan basıncı monitörü ile bir kolu sonra diğerini kontrol etmek ucuzdur ve herhangi bir sağlık hizmeti ortamında, ek veya pahalı ekipmana ihtiyaç duymadan gerçekleştirilebilir" dedi.

Clark, "Şu anda uluslararası yönergeler bunun yapılmasını tavsiye ederken, genellikle daha fazla zaman alması nedeniyle bu yöntem tercih edilmiyor. Her iki kolu da ölçmek için tek gereken fazladan biraz zaman. Bu yöntem nihayetinde hayat kurtarabilir" diye ekledi.

Clark verdiği demeçte, "Kollar arası bir farkın felç veya kalp krizine neden olduğunu söylemiyoruz, bizim inancımız, kollar arasındaki kan basıncı farkının, kol kan basıncını ölçmek için kullandığımız arterlerin (brakiyal arterlerin) sağlığındaki temel farklılıkları temsil ettiği yönünde" diye belirtti.

Hipertansiyon olarak da bilinen yüksek tansiyon, koroner arter hastalığı ve kalp krizi gibi kardiyovasküler hastalıkların ana risk faktörlerinden biridir. Sağlık uzmanları, iki kol arasındaki kan basıncındaki bir farkın daha kötü sağlık sonuçlarına bağlı olduğunu uzun zamandır biliyor olsa da, çalışmaları bu ilişkiyi daha ayrıntılı olarak anlamaya yardımcı oluyor.

Clark, 'Kollar arasındaki tansiyon farkı ne kadar yüksek olursa, kardiyovasküler risk o kadar yüksek olur, bu nedenle hangi hastaların önemli ölçüde risk altında olabileceğini belirlemek için her iki kolu da ölçmek gerçekten çok önemlidir' dedi.

'Kan basıncı kontrolüne ihtiyaç duyan hastalar artık en az bir kez her iki kolda da kontrol edilmesini beklemeli.'

Ekibe göre, bu arter değişiklikleri sonraki kalp krizi, felç veya erken ölüm için başka bir risk belirteci olarak kabul ediliyor ve tedavi için araştırılması gerekiyor.

10 YIL BOYUNCA MEYDANA GELEN VAKALAR TAKİP EDİLDİ

Exeter Üniversitesi liderliğindeki bilim adamları, iki taraflı tansiyon ölçümlerini ve sonuçlarını kaydeden çalışmaları araştırdılar ve INTERPRESS-IPD İşbirliği adı verilen tek bir uluslararası veri seti oluşturdular.

Veriler, Avrupa, ABD, Afrika ve Asya'dan her iki kol için de kan basıncı ölçümlerinin mevcut olduğu yetişkinleri kapsıyordu.

Ekip, kollar arası kan basıncı farkıyla ilgili verileri analiz etti ve kohortta 10 yıl boyunca meydana gelen ölüm, kalp krizi ve felç sayılarını takip etti.

Araştırmacılar, 10 mmHg'lik daha düşük bir eşiğin açıkça ek riskin göstergesi olduğunu keşfettiler, bu da 'kollar arasında böyle bir fark varsa çok daha fazla insanın tedavi için düşünülmesi gerektiği anlamına gelir'.

Çalışmanın ortak yazarı Prof. Victor Aboyans, "Rutin kontrollerde her iki kolda sırayla ölçüldüğünde, kollar arası sistolik kan basıncı için 10 mmHg'lik bir farkın artık normalin üst sınırı olarak makul bir şekilde kabul edilebileceğine inanıyoruz" dedi.

Aboyans, "Bu bilgi, kardiyovasküler riski değerlendirmede gelecekteki kılavuzlara ve klinik uygulamaya dahil edilmelidir. Bu durum; kalp krizi, felç ve ölüm riskleri azaltılarak, daha birçok kişinin tedavi görebileceği anlamına gelir" diye ekledi.