Depremlerin yerini önceden bilen adam Şener Üşemezsoy son iki depremin ardından yeni depremin yerini açıkladı

Depremlerin yerini önceden bilen adam Şener Üşemezsoy son iki depremin ardından yeni depremin yerini açıkladı

Kuşadası ve Midilli'de art arda iki tane deprem olunca Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, stres yükselmesi sonucu tehlikeli olacak olan fayı açıkladı.

Ege Denizi''nde Yunanistan''ın Midilli Adası meydana gelen depremler, Çanakkale ve Balıkesir kıyılarında da hissedildi.

Yeniçağ’a konuşan Prof. Dr. Üşümezsoy, "Hem Kuşadası-Selçuk hem de Assos-Küçükkuyu’nda Assos önemli değil aslında, Daha çok Küçükkuyu’nda hissedilecek bir deprem riski var." dedi.



Söz konusu depremler için Üşümezsoy, “Kuşadası’ndaki Samos depreminin etkisi sonucu yükselen stres yükseldi. Kuşadası Körfezi’nin doğu kesiminde karaya doğru ilerleyen Selçuk, Efes’in kuzeyindeki fay hattında bir stres yükselmesi ve hareketlilik görülüyor.” ifadelerini kullandı.



Midilli’nin kuzey kenarında ve Edremit Körfezi’nin batı kenarında bir deprem riski olduğunu aktaran Üşümezsoy, Küçükkuyu-Assos''a doğru hissedilir bir risk potansiyelinin olduğunu aktardı.



2020 SİSAM DEPREMİNE DİKKAT ÇEKTİ
Üşümezsoy, “Bugün Kuşadası’nı etkileyen depremler 2020 Sisam depreminin karaya doğru ilerleyen kolu üzerinde olan depremler. Bunun kuzeyindeki Gümüldür fayının da bu bölgeye doğru geliştiği, birbirine bağlı iki fay sistemi söz konusu.” dedi.

Sisam fayının devamının karaya doğru Selçuk kuzeyinden geçen Küçük Menderes fay hattına doğru uzandığını aktaran Üşümezsoy, “Sisam fayının doğuya doğru Kuşadası ve Selçuk körfezlerinin kuzeyinden Küçük Menderes Vadisi güney kenar fayına doğru uzanıyor. Bu anlamda Küçük Menderes Vadisi’ne doğru uzanan depremler bu açıdan önemlidir.” şeklinde konuştu.



KUŞADASI, SELÇUK VE EFES’E DİKKAT
2020 yılında kırılan Sisam fayının hemen yanındaki komşu faya, Sisam fayından stres yüklendiğinin altını çizen Prof. Dr. Üşümezsoy, “Bu fayın doğudaki devamında Menderes, Küçük Menderes Vadisi’nin güney kenarındaki fay hattına doğru uzanıyor. Bu durum Kuşadası, Selçuk ve Efes bölgeleri için dikkat edilmesi gereken riskli bir durumdur.” ifadelerini kullandı.



Menderes vadilerinin faylarıyla Sakız adası fayları ilişkisini de ele alan ünlü profesör, “Sakız’ın kuzeyinden geçen, 2020 yılındaki depremin ardından oluşan fayın kuzeyinde Gümüldür fayı var fakat bunun doğusundaki kesimde yer alan faylara baktığımız zaman Kuşadası Körfezi’nin doğu ucundan Selçuk kuzeyine doğru uzanan bir fay hattı var. Bu fay Aydın fay hattı dediğimiz Büyük Menderes Vadisi fay hatlarına diğer faylarla bağlanmakta öbür yandan ise Sakız’ın güneyinden geçen fay hattı da Dilek Yarımadası’nın doğusundan geçerek Aydın fay hattına doğru uzanıyor.” dedi.



KIRILAN FAYLAR KOMŞU FAYLARA STRES YÜKLEDİ
1955 yılında Dilek Yarımdası’nın doğu kenarındaki fay hattının kırıldığını hatırlatan Üşümezsoy, “Aydın’ın batısındaki faylarda da stres boşaldığını görüyoruz fakat 2020 yılından sonra Sisam fayının doğudaki devamı olan faylar aslında stres yüklenen faylardır. Bu son depremde kırılan faylar yan komşu faya stres yükleyerek deprem oluşturabilecek potansiyelde faylar.” şeklinde konuştu.



6’NIN ÜZERİNDE DEPREM POTANSİYELİ VAR
Üşümezsoy şöyle devam etti:

“Kuşadası Körfezi’nin bitimi doğu kıyısındaki fay sistemine baktığımız zaman Sisam’dan gelen fay hattı bu bölgede Kuşadası Körfezi’nde ve kuzeyindeki Selçuk bölgesinde fay sistemine ayrılmakta. Bu fay sistemi tek bir fay düzlemi şeklinde oluşmadığı için büyük deprem yaratmaz buradaki faylar 6’nın biraz üzerinde deprem yapma potansiyeline sahiptir. 6’nın üzerindeki deprem de bu bölgede kötü zeminde etkili olabilir. Bu büyüklük bu fayların birkaçının birlikte çalışmasıyla maksimum 6.5’luk bir deprem potansiyeline sahiptir.”


 

İlgili Haberler