- Beşiktaş kendi sahasında çok uzun süre sonra Galatasaray’a kaybedince, teknik direktör Fernando Santos da ciddi biçimde eleştiri almaya başladı… Ne diyorsunuz?
ŞANSAL BÜYÜKA: Fernando Santos tutucu bir hoca… Geride bıraktığı ciddi başarıları var ama o başarıları da bu futbol anlayışıyla kazandı… Risk almayan, sağlamcı hoca… Fernando Santos, bu yenilgi nedeniyle elli türlü eleştirilebilir. Ancak benim bir eleştirim var, o bile yeter… Sadece Beşiktaş'ın değil, sahanın en iyi adamı Rashica'yı sen hangi anlayışla oyundan çıkartırsın? Takımı öne taşıyan, hızlı taşıyan, maç boyu iştahında, hızında gram eksilme olmayan adamı nasıl olur da kulübeye alırsın? Sanırım bu değişiklikten en fazla rakip takımın hocası Okan Buruk memnun olmuştur…
- Ne eksikti Beşiktaş'ta?
Çok şey eksikti ama en fazla Gedson Fernandes eksikti… Öyle eksikti ki, sanki Beşiktaş takımının yarısı yoktu…
- Orta alanda yeni transfer Al Musrati bu boşluğu kapatamadı mı?
Asla… Bir kere Al Musrati günümüzün futbolu için ciddi anlamda ağır… Temposu yok, hızı yok, atletik tarafı hiç yok… Topu iyi kullanıyor, ayağı temiz… Ama sağa atıyor, sola atıyor, öne atamıyor. Attığı toplarla rakip savunmayı oyundan düşüremiyor… Beşiktaş, dilerim Al Musrati için ödediği 12 milyon euro bonservis ücretinden gelecek dönemlerde pişmanlık duymaz…
- Bir başka yeni Muçi… Çok mücadele etti ama sağlam Galatasaray savunmasını aşamadı…
Muçi’nin iyi oyuncu olduğu daha ilk maçının ilk dakikasından belli olmuştu… Galatasaray maçında da iyi işler yapmaya çalıştı ama biraz fazla bireyselliğe kaçınca çoğu topu kaybetti… Benzer işleri genç Semih de yaptı… Çok bireysel oynamaya kalktı, hemen hemen her ikili mücadeleyi rakiplerine kaptırdı… Rashica ‘dan sonra takımın en iyisi Baba Necip’ti…
- Maçın hakemi çok konuşuldu…
Cenk'in pozisyonu penaltıya çok yakın, hatta penaltı… Colley'in kırmızısı için sarı diyen de var, kırmızı diyen de… İki pozisyona da protokol gereği VAR karışamaz… Ama sen penaltı pozisyonunda hakemi ekrana çağırmayıp, Colley'in kırmızı kart pozisyonunda çağırıyorsan çifte standart uyguluyorsun… Ya iki pozisyonda da çağırmayacaksın, ya da ikisinde de çağıracaksın… Birinde VAR’san, diğerine YOK’san, bu hakça olmuyor…
- Maçtan sonra da ciddi anlamda karşılıklı atışmalar oldu...
Yıldık, bıktık artık bu sosyal medya mesajlarından, açıklamalarından… Rahmetle Özhan Canaydın Başkan olsa, Galatasaray'ın resmi sitesinde tüyleri yolunmuş Kartal kullanılır mı? Asla… Rahmetli Süleyman Seba Başkan olsa yöneticisi “havlama sesi geliyor" diye açıklama yapabilir mi? Asla… Canaydın ile Seba’nın mezarlarında kemikleri sızlıyordur… Seviye resmen yerlerde sürünüyor… Yöneticiler amigo, TFF amigo, medyanın çok büyük bir bölümü amigo… Tribünlerdeki amigoları konuşan kaldı mı? Bunlar onları bile solladı… Tribün amigoları bile bunlar kadar seviyeyi düşürmedi… Türkiye'de insan profili insan kalitesi yerlerde sürünüyor…
- Beşiktaş kulübü açıklama yaptı, TFF’yi istifaya davet etti...
Günaydın… Yeni mi akılları başlarına geldi? Icardi, Beşiktaş'a karşı oynasın diye TFF’nin bütün kuralları, alışkanlıkları, yönetmelikleri yerle bir edilirken, Galatasaray'ın Antalya maçında en az iki oyuncusu kırmızı kart görüp muhtemelen Beşiktaş maçında cezalı duruma düşücekken neredeydiler? Niye sesleri çıkmadı, niye tepki göstermediler? “Geç kalmış teselli idamdan sonraki affa" benzermiş… Beşiktaş yönetiminin açıklaması da buna benziyor… Atı alan Üsküdar'ı geçmiş, senin aklın başına yeni geliyor… Günaydın, iyi sabahlar..