Posta’da yer alan habere göre; Psikiyatrik rahatsızlık yaşayan hastaların kullandığı bazı ilaçların birer yan etkisi olarak, cinsel fonksiyon bozukluklarına neden olduğu biliniyor. Özellikle erkeklerde uyarılma eksikliği, ereksiyon bozuklukları, cinsel isteksizlik veya uzun süreli ereksiyon hali gibi problemlerin meydana gelmesinde etkili olan bu grup ilaçlar, birçok kez dopamin önleyici ve serotonin artırıcı etkileri nedeniyle benzer sorunlara neden olabiliyor.
Karataş, “Geçmişten günümüze yapılan araştırmalar ile antidepresan ve antipsikotik sınıfı ilaçlar, yüksek oranda cinsel fonksiyon kaybı tablosuyla doğrudan ilişkilendirilmiştir. İlaçlar kişileri depresyondan çıkarmaya yardımcı olurken aynı zamanda cinsel yönden uyarılmayı, bu uyarılmayı sürdürmeyi ve orgazma ulaşmayı da daha zor hale getirebilmektedir” ifadelerini kullandı.
ANTİDEPRESANLAR CİNSEL İSTEKSİZLİĞE YOL AÇAR MI?
Cinsel işlev bozukluğu sıklıkla ciddi psikiyatrik hastalığa eşlik etmekte ve hem ruhsal problemin kendisine hem de psikotrop tedavilerin kullanımına bağlı olabilmektedir diyen Üroloji ve Androloji Uzmanı Prof. Dr. Ömer Faruk Karataş, “Pek çok cinsel semptom, zihinsel durum düzeldikçe ortadan kalksa da bazı durumlarda tedavi süresince kullanılan ilaçlara bağlı olarak cinsel yan etkilerin devamlılığı söz konusu olmaktadır. Tedaviye bağlı cinsel işlev bozukluğu yaşam kalitesini olumsuz etkilemekte ve tedaviye uyumun azalmasına da katkıda bulunabilmektedir. Buna göre, hormonal etkileri olan duygu-durum dengeleyiciler nedeniyle başta cinsel isteksizlik olmak üzere orgazm gecikmesi, anorgazmi ve cinsel uyarılma güçlükleri dâhil orta veya şiddetli cinsel işlev bozuklukları yaşanabilmektedir” ifadelerini kullandı.
ANTİDEPRESANLAR NEDEN GEÇ BOŞALMAYA SEBEP OLUR?
Üroloji ve Androloji Uzmanı Prof. Dr. Ömer Faruk Karataş , birçok vücut fonksiyonunda anahtar rol oynayan serotoninin özellikle aşağıdaki durumlar üzerinde doğrudan etkili olduğunu duyurdu.
Pozitif bir ruh hali,
İyi uyku,
Sindirim sistemi
Yara iyileşmesi
Kemik sağlığı
Kan pıhtılaşması
Cinsel istek.
Karataş, “Çok düşük veya çok yüksek serotonin seviyeleri, fiziksel ve psikolojik sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. Buna göre güçlü antidepresanların da orgazm gecikmelerine yol açtığı söylenebilmektedir. Beyindeki yüksek miktarda serotoninin boşalma zamanını artırması, bu noktada yoğun serotonin yükü sonucunda negatif bir etki olarak ortaya çıkmaktadır” dedi
ANTİDEPRESANLAR ERKEK DOĞURGANLIĞINI ETKİLEYEBİLİR Mİ?
Bazı antidepresan ilaçlarının sperm sayısı, sperm hareketliliği ve DNA parçalanması açısından erkek doğurganlığı üzerinde olumsuz bir etkisi olabileceğine dair yaklaşımların olduğunu belirten karataş sözlerine şöyle devam etti:
“Ayrıca, testislerde oksidatif stresin yanı sıra testosteron, luteinizan hormon ve folikül uyarıcı hormon gibi erkek doğurganlık hormonları üzerinde de bu ilaçların olumsuz yan etkilere sebep olduğu söylenebilmektedir. Ancak elbette ki bu etki geçicidir ve duygusal tedavinin tamamlanmasının ardından ilaca ara verilmesi ile sperm sağlığı da geri kazanılabilir. Öte yandan, yaygın olarak reçete edilen anksiyete ilaçlarının ise libido kaybına yol açsa bile erkek doğurganlığını etkilediğine dair güçlü kanıt bulunmamaktadır. Kronik stres ve anksiyetenin erkek fertilitesini etkileyebileceğine dair kanıtlar mevcut olup bu durum testiküler fonksiyon bozukluğu, sperm sayısı ve motilitesinde azalma ve daha yüksek DNA fragmantasyonu insidansı ile ilişkilidir.”
ANTİDEPRESAN KULLANMAYI BIRAKINCA CİNSELLİK DÜZELİR Mİ?
Prof. Dr. Ömer Faruk Karataş “Cinsel yan etkiler nedeniyle ilacı bırakmak yaygın bir sorundur ve çoğu insan için bu, depresyonun geri dönmesi anlamına gelmektedir. Bunun yerine ilaçlara alışmayı beklemek veya ek yöntemlerden yararlanarak tedavinin tamamlanmasına izin vermek hem beden hem de ruh sağlığı açısından daha doğru olacaktır. Bu süreci daha ılımlı geçirmek adına ise tedavinin tamamlanmasının ardından antidepresan yerine geçebilecek sağlıklı alışkanlıkları benimsemek, düzenli egzersiz yapmak, doğru beslenmek ve keyifli hobiler edinmek her anlamda sağlığa katkıda bulunacaktır ”diyerek sözlerini bitirdi.
ANTİDEPRESANA BAĞLI CİNSEL İŞLEV BOZUKLUKLARININ TEDAVİSİ
Antidepresana bağlı yaşanan cinsel işlev bozukluklarında tipik olarak en bilinen öneri ilacın alımının tecrübeli bir hekim tarafından kontrolü ve sonrasında beklemektir diyen Karataş” Bunun nedeni, vücuda antidepresanlara alışması adına izin vermektir. Öyle ki birçok vakada, ilaç kullanımlarının 2-8 haftalık döneminden sonra yan etkilerin azaldığı veya ortadan kalktığı gözlemlenmiştir" diyor.
Prof. Dr. Ömer Faruk Karataş , İyileşme göstermeyen yan etki durumlarında ise birtakım değişiklikler ile cinsel yaşam kalitesi artırılabilmektedir diyerek yapılması gerekenleri sıraladı:
- Uzman hekim tarafından onaylandığı takdirde doz düşüklüğüne gidilebilir.- Hekim kontrolünde farklı tipte bir antidepresan ile tedaviye devam edilebilir.- Kullanılan antidepresanların yanı sıra uygun vakalara erektil disfonksiyona yönelik ek ilaçlar önerilebilir.- İlaç kullanımı ve cinsel aktivite zamanlarına dair günlük planlamalar yapılabilir.
