İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, Milli Düşünce Merkezi tarafından düzenlenen “Suriyeli Sığınmacılar” konferansında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Özdağ, içinden geçtiğimiz ekonomik ve siyasi krizden çok daha vahiminin Türk demografik yapısını bozacak olan Suriyeli sığınmacılar olduğunun altını çizdi. Bilgi Üniversitesi'nin "Kutuplaşan Türkiye Araştırması"nı hatırlatan Özdağ, AKP'li seçmenin dahi Suriyelileri istemediğine dikkat çekti.
Özdağ'ın açıklamaları şöyle:
"HER 20 KİŞİDEN BİRİSİ SURİYELİ"
"Resmi rakamlara göre 3,5 milyon gayri resmi rakamlara göre 4 milyon Suriyeli 2011’den sonra Türkiye’ye gelmiş durumda. Türkiye’nin belirli kentlerinde Suriyeliler, ya tam nüfus üstünlüğünü ele geçirmiş durumdalar, ya da %25 veya %30’luk dilimine ulaşmışlar. Türkiye’de yaşayan her 20 kişiden birisi artık Suriyeli. 2040 yılında 8 milyona yakın Suriyeli Arap, Türkiye’de yaşıyor olacak. Böyle bir demografik istila ile Türkiye’de milli devleti ayakta tutmanız mümkün olmaz. 2040 yılında Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis ve Hatay Türk kenti olmaktan çıkarlar. Adana ve Mersin illerimiz yarı yarıya Türk kimliğini yitirir.
Suriyeli sığınmacıların bir an evvel ülkelerine dönmelerinin zemini hazırlanmazsa, Ortadoğu’da sık sık rastladığımız jeopolitik sarsıntılardan bir tanesinin gerçekleşmesi durumunda bu coğrafyayı Türkiye’nin parçası olarak tutmanız mümkün olmaktan çıkar."
AKP'Lİ SEÇMEN DE İSTEMİYOR
"Bugün içinden geçtiğimiz süreç, Türklerin Anadolu’ya geldiği son bin senede karşı karşıya kaldığı en büyük dördüncü tehdittir. Bu tehdit karşısında Türk Milletinin çok büyük bir bölümü, sağduyusuyla, herhangi bir bilgiye sahip olmadan ve bütün medya kaynaklarından yanıltıcı bilgi aktarılmasına rağmen Suriyeli tehlikesini sezmiştir. Yapılan anketlere göre, seçmenlerin %84-85’inin Suriyelilerin ülkelerine dönmesini istediğini görüyoruz. Bu oran, İYİ Parti seçmeninde %97, MHP seçmeninde %95 CHP seçmeninde %94 ve AKP seçmeninde %84 civarındadır.
Araştırmayı yapan Bilgi Üniversitesi’dir ve ilginç olan şudur ki, araştırmanın adı ‘Kutuplaşan Türkiye Araştırması’dır. Ne yazık ki, Türk Milletinin üzerinde uzlaştığı tek şey Suriyelilerin Türkiye’den gitmesidir. Başka hiçbir konu üzerinde bu kadar büyük bir uzlaşma yoktur."
TÜRK MİLLİYETÇİLERİ’NİN ÖNCELİKLİ KONUSU SURİYELİLERDİR
"İçinden geçtiğimiz süreçte, Türk milliyetçilerinin bir numaralı meselesi Türkiye’nin demografik dengelerini ortadan kaldıran ve milli devleti tahrip edecek olan, devletin Türk kimliğini ortadan kaldıracak olan bu kavimler göçü, bu demografik istila karşısında tepki göstermek değilse nedir?” diye soran İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Özdağ, “Ne yazık ki bu konuda 2011 sonrasında toplumun diğer kesimlerinde olduğu gibi Türk milliyetçilerinin de Suriyeli sığınmacılar konusunu politik platforma taşıdığını görmedik. Bu konuda makaleler yazılmadı, çalıştaylar düzenlenmedi, konferanslar, paneller verilmedi. Yapılması gereken şu, milli birliğimizi, milli devletimizi savunacak politikalarla milletimizin önüne çıkmaktır. İşte biz bunu yapıyoruz” dedi.
"SURİYELİ DÜŞMANI DEĞİLİM"
Özdağ, sığınmacılar konusunu gündeme getirdiği için sık sık eleştirildiğini belirterek, “Ben bu konuyu her dile getirdiğimde iktidarın bazı mensupları tarafından saldırıya uğruyorum. Irkçı olmakla, Suriyeli düşmanı olmakla suçlanıyorum. Ben Suriyeli düşmanı değilim. Allah kimsenin başına Suriyelilerin başına gelen felaketleri vermesin. Suriyelilere acıyor ve şefkat gösteriyoruz. Ancak bunu söylerken, şunu da bilmek zorundayız. Kendi vatanları için savaşmayıp, vatanlarını terk edenlerle ben kendi vatanımı paylaşmam. Ancak kendi vatanını kazanması için yardımcı olurum” şeklinde konuştu.
ERDOĞAN TÜRKİYE’Yİ FELAKETE SÜRÜKLÜYOR
Özdağ konuşmasına söyle devam etti; “Bizim eleştirdiğimiz Erdoğan’ın Suriye politikasıdır. Bu politika Türkiye’yi felakete sürüklüyor. Sadece bugün için değil, Türk milletinin geleceğini elinden alma anlamında, Türk Devleti’nin uzun vadeli çıkarlarını tahrip etme anlamında yanlış bir politikayla karşı karşıyayız. İstanbulda Suriye mafyası uyuşturucu satışını kontrol altına almış durumda. Bizim askerimiz Suriye’yi kurtarmak için savaşır, şehit olurken, aynı yaştaki Suriyeliler nargile kafelerde keyif çatıyor. Eğer bütün bunlar Türk Milleti için problem değilse peki bizim için neyi problem olarak göstereceğiz?
Bugün Türk Milleti’ne Anadolu üzerindeki milli devletimize yönelik en büyük tehdidin, AKP’nin Suriye’de iç savaşı tahrik eden yanlış Suriye politikasının sonucu olarak, Suriyeli sığınmacılar olduğunu görüyoruz. Evet, Suriyelilere düşman değiliz ama Erdoğan’ın Suriye politikasının Türk milletinin aleyhine bir politika olduğunu aynı zamanda bu politikanın Suriyelilerin de aleyhine olduğunu görüyoruz.
Yapılması gereken şey, Türk ekonomisi üzerinde bir yük, Türk sosyal sistemi üzerinde bir yük, Türk eğitim sistemi üzerinde bir yük ve en az bunlar kadar Türk zihniyet sistemi üzerinde bir yük olan bu kavimler göçünün sona erdirilerek, Türkiye’deki Suriyelilerin Suriye’ye geri gönderilmesinin önü açılmalıdır.
“Suriyelilere son 7 yılda 40 milyar dolar harcandı. Bunun sonu yok. Bakın Suriyeli öğrenciler Türk öğrencilerden daha olumlu şartlarda okula alınıyor. Hastanelerde Türklerden daha iyi şartlarda tedavi ediliyorlar. Bunu nasıl kabul edebiliriz? Türk esnaf vergi ödüyor, Suriyeli vergi ödemiyor. Üstelik kaçak mal satıyor. Türkiye’de kaybolan çocuk hastalıkları yeniden görülmeye başlandı. Fuhuş, Suriyelilerin yoğun olduğu illerde 14 yaşına kadar düştü. İnanılır gibi değil” şeklinde konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ümit Özdağ, “Erdoğan bir an önce Esad ile görüşmeye başlamalıdır” tavsiyesinde bulunarak konuşmasını tamamladı.