Paris Olimpiyatları'nda tek bir altın kazanamayıp, sadece 8 madalyada kalmamız Spor Bakanı Osman Aşkın Bak'ı öfkelendirmiş.
Diyor ki sayın bakan, "federasyonlar bunun hesabını verecek."
Peh, peh, peh!.
Buyrun buradan yakın!
O federasyon başkanlarının çoğunu oraya atayan kendisi.
Kongrelerde sözde "seçim" diyerek "seçin" baskısını kullanan kendisi.
Siyaseti buram buram sporun işine sokan kendisi.
Göz nurumuz, yüz akımız kadın voleybolcularımızı birçok turnuvaya özel uçak tutmayıp, tarifeli gönderen kendisi.
Futbol Federasyonu seçimlerinde önce Servet Yardımcı’yı destekleyen, sonra
TFF Başkanı olmak isteyen, saraydan onay alamayınca da Mehmet Büyükekşi'nin kazanması için tüm gücünü kullanan kendisi.
Avrupa Futbol Şampiyonası'nda millilerimiz kazanınca mikrofon tutar gibi telefonla cumhurbaşkanına canlı bağlanan kendisi.
Sayıştay raporlarına göre tek bir faal sporcusu olmayan derneklere milyonlar aktaran kendi bakanlığı.
Kendisine bağlı KYK yurtlarına hiç girmeyelim, çünkü skandallar bozuk asansör gibi arıza verir.
Sayın bakan, şimdi çıkmış olimpiyatlardaki hayal kırıklığı nedeniyle federasyonlardan hesap soracağını söylüyor.
Oysa ilk hesabı kendisinin vermesi gerekmiyor mu? Sayın Osman Aşkın Bak, istifa onurlu bir davranıştır.
İstifanız Türk Sporunun hayrınadır.
İstifa lütfen.