Cumhuriyet Gazetesi Ankara temsilcisi ve yazarı Mustafa Balbay şu anda tutuklu.
Her tutuklu gibi dışarıdaki iddialara cevap verecek durumda değil. Pardon, Abdullah Öcalan hariç!.. O, bırakın cevap vermeyi, içerden örgütünü bile yönetiyor!.. Açıklamaları gazetelerde yer alıyor, önerilerde bulunuyor, pazarlıklar yapıyor, yandaşları onun sağlığı ile çok yakından ilgili, zehirlenme dahil her türlü dedikodu ile ortalığı karıştırıp, yağlı-ballı beslenmesini sağlıyorlar, vs.
Bu arada, haklarında mahkeme hükmü olmayan Türk Ordusu’nun kuvvet komutanlarının GATA’ya gitmesi bile olay oluyor.
Neyse, gelelim konumuza. Şu anda hakkındaki iddialara cevap verecek durumda olmayan Balbay’a ait olduğu iddia edilen “günlükler” ortalığı kasıp kavuruyor.
Bunlar da, öncekiler gibi nasılsa ortaya saçıldı. “Soruşturmanın gizliliği” var, ama bilgiler açık!..
Önümüzdeki günlerde (ve yıllarda) bu konular çok netleşecek. Ama birtakım hesaplar şimdiden görülüyor.
UĞUR MUMCU’NUN ARAŞTIRMASI!..
Bu günlüklerde, rahmetli Uğur Mumcu’nun PKK’nın başı Öcalan’ın kimliği ile ilgili araştırması da yer alıyormuş. Teröristbaşı Öcalan kimmiş, MİT’le ilgisi var mıymış, eşi ve kayınpederinin kimliğine bakalım mış, Mumcu bunları Genelkurmay arşivinde de araştırmaya başlarken katledilmiş, vs.
Artık, çok bilinen bir konuyu “Aaa şöyleymiş” tarzında magazinleştirince, herkes şaşırma modasına uyuyor!..
Bakınız, bu konular yıllardır tartışılıyor. Hep söylüyorum, Ceviz Kabuğu programları geleceğe ve günümüze ışık tutan birer belge.
O nedenle, bu programlarımın bir kısmını kitaplaştırarak yazılı belgeye dönüştürüyorum. İşte onlardan birinde, “Kod Adı: 68” adlı kitabımın 187. ve 221. sayfaları ile devamında bu konular var. Hem de, o dönemi yaşayanların açıklamaları ile.
Mumcu’nun üzerinde çalıştığı “Kürt Dosyası”, suikastın olası nedeni, Öcalan’ın yakalanıp serbest bırakılması, Öcalan’ın Türkiye’deki hocası iddiaları, PKK’nın kökeni vs. hepsi burada var. Yazmaya kalksam buraya sığmaz.
Benim olanağım olsa, bu tür kitapları ücretsiz olarak yurdun dört bir yanına dağıtırım. Tabii başta gazetecilere ki, bilgi ve fikir sahibi olsunlar! Bu tür konuları duyunca da şaşırmasınlar...
SEÇİMLERDE DEMOKRASİ YARASI..
Yerel seçim öncesi TC kimlik numaralı kimliklerle oy kullanma krizi yaşanıyor. YSK’nın son kararına göre, kimliğinde TC kimlik numarası olmayanlar, nüfus müdürlüklerinden alacakları “nüfus kayıt örneği” ile oy kullanacaklar!..
Burası Türkiye. Neremiz doğru ki?
E kardeşim, daha düne kadar “Adrese dayalı nüfus sayımı” tartışması yapmadık mı? Niçin o zaman bunlar gündeme gelmedi? Orada da çokça yanlış iş yapıldı. Boş arazilere seçmen yazıldı, 40 yıldır aynı adreste oturanlar yok sayıldı, vs.
Ayrıca, il ve ilçe seçim kurullarından gelen “Seçmen bilgi kartları” ne işe yarıyor?.. Bunlar işe yaramayacaksa, 48 milyon kart niçin basıldı, postalandı?
Yine ayrıca, üzerinde TC kimlik numarası yazılı kimlik ile oy kullanmamız seçim güvenliği sağlamıyor ki!.. Ama kimse bunu tartışmıyor..
Genel bir varsayım var. Ya da genel bir körlük!.. Sanki TC kimlik no.lu belgeyi sandık görevlilerine gösterince, onlar bunu orada bilgisayara yazıp, birden çok oy vermeyi önleyecek!..
Böyle bir şey yok..
Öte yandan, oy kullanmayana ceza var ama uygulanmıyor!..
Bu seçim öncesi 6 milyon fazla seçmen çıktı. Bunlar ne kadar sağlıklı?..
Dedik ya, burası Türkiye!..
Şu işlere Avrupa Birliği el atıp düzeltse de “yaralı demokrasi” ile seçim yapmasak!..
SÜNNETSİZ DÜŞÜNCELER...
Bir başka tartışma da, önümüzdeki günlerde Türkiye’ye gelecek olan yeni ABD Başkanı Hüseyin Barack Obama’nın “sünnetli” olup olmadığı.
Kardeşi demiş ki, “Obama’nın dışı başka ama içi Müslüman’dır.” ABD’de de “Obama’nın sünnetli olduğuna inananların” sayısı çok fazlaymış.
Diyeceksiniz ki, bize ne? Öyle değil.
Malum, sünnetli olmak “Müslümanlığın şartı” değil ama, neredeyse şartı gibi algılanıyor..
Yani, demek isteniyor ki, “Obama aslında Müslümanlara yakındır.”
Türkiye’de Müslüman sandığımız pek çok siyasetçinin Hıristiyanlardan daha çok Hıristiyan gibi davrandığını gördükçe, fiziki sünnet kadar “fikri sünnetin” önemli olduğunu anlıyoruz.
Sünnetsiz düşüncelerle, başkalarına hizmet edenleri görmüyor muyuz?..
-----------------
21 Mart Cumartesi(yarın), 22 Mart Pazar ve 28 Mart Cumartesi günleri, saat 15.00-17.30 arası 3. Ankara Kitap Fuarı’nda (Atatürk Kültür Merkezi-Hipodrom) Ceviz Kabuğu Yayınları Standı’nda (Stand No: A16) kitaplarımı imzalayıp, okuyucularımla kısa sohbetler yapacağım.
