Muratoğlu, "Ortalığı betona gömecekler, yanına apartmanları dikecekler" sözleriyle projeye yüklendi.
Muratoğlu'nun "Kanal İstanbul’da ne oynuyor?" başlığıyla (16 Ocak 2018) yayımlanan yazısı şöyle:
Her kuşu yakaladık, bir leylek kaldı, benzin bugün de zamlandı. Zira bunlar daha iyi günlerin. Kanal İstanbul'un maliyetini sen ödeyeceksin! Sahi neden yapılıyor Kanal İstanbul? Dün ilgili Bakan güzergah açıklamasını yaptı. Kimse de “Niçin yapılıyor“ diye sormadı! Herhalde havaya milyarları saçmak istesen, boğazı olan bir ülkeye kanal yapmak kimsenin aklına yatmazdı.
Parayı bastırdıktan sonra Sinop'tan girip, Hatay'dan çıkarsın, Ülkeyi baştanbaşa oyarsın. Adını da Kanal Anadolu koyarsın. Sonunda ülkeyi ekonomik olarak batırırsın, oh rahatlarsın. Hangi problemi çözmek için üretilmiş bu proje? İstanbul Boğazı'nın tanker tehlikesi ortadan mı kalkacakmış. İyi de kanal boyunca yerleşim alanları kurulacakmış. Yüzbinlerce insan orada yaşayacakmış. Proje kendisiyle çelişiyor zaten……
Bakan'a bu iş bize ne kadara patlayacak diye sordular, “rakam zikretmeyeyim” dedi! Belli ki dudak uçuklatacak cinstendi… İş nereye gidecek, proje ne kadar yiyecek, o da bilmiyor ki!
Finansman modeli daha belli değil… Kanal İstanbul gibi getirisi olmayacak projelere milyarlarca dolar akıtırsın. İşi yapanlar zengin olur. Kaynaklarını boş yere heba ettiğinvatandaş fakirleşir.
Yandaşlara kanal yetmeyecek, yap-işlet-devret ile köprüleri de yaptıracaksın. Garanti geçiş parasında anlaşacaksın. Dolara endeksleyip yirmi yılın altına imzayı atacaksın.
Kanal İstanbul'un üzerinden geçecek 6 köprü ile kara ve demiryolu ulaşımı sağlanacak. Bir de onların parası cepten çıkacak. Yabani hayvanların geçişi için de ayrıca 6 köprü inşa edilecek. Yabani hayvanlar OGS mi kullanacak? Tabela koyunca mı anlayacak? Nasıl olacak?
Ne kazanılacağını söyleyeyim; inşaat! Ortalığı betona gömecekler, yanına apartmanları dikecekler. Başka da hiçbir şey kazanamazsın. Her yıl milyonlarca dolar sadece bakımına harcarsın. Boğazda temel atacak, rant elde edecek yer kalmadı. Kanala yalı yapıp, boğaz diye pazarlayacaklar. En az yirmi yıl parsel parsel inşaata açıp satacaklar. Arapları çağıracaklar. Onlar da beton boğazı seyredip mutlu olacaklar. Dâhiyane!
Sahi yapım aşamasında parayı nereden bulacaklar? Geleceğimizi ipotekleyip, borçlanacaklar. Daha yeni yapımına başlanmış altı metro ihalesini parasızlıktan askıya aldılar.
Bırakın projeye kredi verecek bankayı, arkasında Hazine'nin tapusunu koysan, Varlık Fonu şirketlerini de teminat diye yatırsan yine kolay para bulamazsın bu garabete!
Bugün başlansa en az beş yıl sürecek, devamlı bütçeyi sömürecek. Bayburt'ta yaşayanlar bu işe bayılacak. Malatya, Kars, Erzurum, Trabzon, Adana elleri kızarıncaya kadar alkışlayacak. Onlara neyse!
Şehrin nüfusu 25 milyona koşacak. Yıllar sonra sorarlarsa çıkacak, yine “İstanbul'a ihanet ettik” diyecek. Lakin çok geç olacak.