Türkiye'nin ekonomi-politiğine ilişkin analizleriyle sorunlara gerçekçi bir çizgiden yaklaşan Prof. Dr. Aziz Konukman; Merkez Bankasının faiz kararı ve yıl sonu enflasyon beklentisine ilişkin soruları yanıtlarken, ABD'nin 5 Kasım itibariyle uygulayacağı İran ambargosuna değindi.
Milli Gazete'nin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Aziz Konukman, konuya ilişkin düşüncelerini şöyle aktardı:
TCMB'nin faiz kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Merkez Bankası açık açık %13.4'lük enflasyon hedefinin gerçekleşmeyeceğini kabul etti. Buna ek olarak; enflasyonla mücadele programının da işe yaramadığını kabul etmiş oldu. Enflasyonla mücadele programı, yıl sonu enflasyon hedefini aşağıya çekmek için düzenlenmiş bir kampanya.
Daha önceki röportajlarımızda TÜFE'deki gecikmenin yansıyacağını söylemiştim. Eğer Merkez Bankası yıl sonu enflasyon tahminini %13'ten 23.5'e çekiyorsa ÜFE'deki artış TÜFE'ye yansıyacak demektir.
Merkez Bankasının yayınladığı enflasyon raporu, Yeni Ekonomi Programı'nın geçersiz olduğunu gösteriyor.
Eğer sen (Merkez Bankası) enflasyonun yükseleyeceğini düşünüyorsan, politika faizini yukarıya çektiğin zaman bu hükümetin geçtiğimiz günlerde aldığı kararla (ÖTV-KDV) çelişecekti. Bu tabii şizofrenik bir durumdu.
"Büyümeyi bu kadar da düşürmeyelim" tereddütü, Merkez Bankasını bu kararsızlığa itti. Ancak zaten 6 farklı kalemde ÖTV ve KDV indirimine gidilmesi, TCMB'den önce hükümetin de kararsız olduğunu gösteriyor. Merkez Bankası hükümetin kararsızlığına (Cumhurbaşkanlığı ve ekibi) eşlik ediyor.
Cumhurbaşkanı ve ekibi de kararsız. Hükümetin kendisi ne yapacağını bilmiyor. Yeni Ekonomik Program'da büyüme hedefi 2.3 olarak yer almıştı. O zaman sen 2.3 hedefini niye koydun kardeşim?
Açıkçası faizlerin artırılması gerekiyor-du. Her ne kadar neo-liberal ekonominin karşısında yer alsam da -sistemin mantığı içinde konuşacak olursam- öyle olmalıydı.
İran ambargosu Türkiye ekonomisini nasıl etkiler?
Prof. Dr. Aziz Konukman'ın bir diğer değerlendirmesi, ABD'nin İran'a yönelik uygulamaya hazırlandığı ambargoya ilişkindi. Konukman, Türkiye'nin ambargodan muaf tutulup tutulmayacağı Pazartesi günü netlik kazanacak. Konukman, her iki ihtimale yönelik özet şekilde değerlendirmelerde bulundu.
Eğer Türkiye, İran'la ilişklerinden dolayı ambargonun dışında tutulursa bu Türkiye ekonomisi adına olumludur. Hatırlayın; geçen dönem ham petrol ticaretine izin vermiyor fakat doğalgaza izin veriyordu.
Türkiye'nin İran'la gerçekleştirdiği doğalgaz ticareti muaf tutulmadığı takdirde, döviz kurlarında ciddi bir yükseliş beklenebilir. Bu durum Türkiye ekonomisi açısından son derece negatif bir görünüme sebep olur.
Peki sayın Konukman, ABD'nin İran'a yönelik ambargosunun küresel ekonomiye ne gibi etkileri olur?
Çok ciddi anlamda her şey düzeliyor gibi bir ortam tekrar tersine dönebilir. Burada Almanya, Fransa ve Rusya'nın tutumu çok önemli. Eğer bu ülkeler ambargoya katılmazlarsa, Trump'ın İran üzerindeki ambargosu çok sınırlı olur.