İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Uğur Dündar'ın sunduğu Demokrasi Arenası'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor.
Canlı yayının başlangıcında Elazığ’da yaşanan 6.8 şiddetindeki depremin haberi geldi. Akşener, Elazığlılara geçmiş olsun dileklerini iletti.
Cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin bir soruya cevap veren Meral Akşener, "Rahmetli Demirel’in bir sözü var doğmamış çocuğa don biçilmez" dedi.
Konuşmasının devamında ittifaklara değinen Akşener, "Millet ittifakı ile Cumhur ittifakı arasında bir fark var. Cumhur ittifakı iki lider arasında kurulan bir ittifak. Tabanların talebi üzerine kurulmuş bir ittifak değil. Cumhur ittifakı AKP diline evriliyor. Mesela andımız konusunda İYİ Parti’nin verdiği önergeye MHP sessiz kaldı. Millet ittifakı ise böyle değil, daha gerçekçi" dedi.
"ERKEN SEÇİN BEKLEMİYORUM"
Erken seçim iddialarına ilişkin konuşan Meral Akşener, “Ben Erdoğan’ı bu ülkede iyi tanıyanlardanım. Dolayısıyla, 24 Haziran seçimlerini 15 Temmuz’da seçim olacak demişti. Bu defa böyle bir ön görüm yok. 2023’e kadar zamanı. Seçilemeyeceği gibi de bir matematik var ortada. Sayın Erdoğan’ın bunu kullanacağını düşünüyorum. Lütfü Bey’in ise Meclis’te diğer vekillerle dostlukları var belki bir sohbette böyle bir şey geçmiştir. Veya kendi görüsüdür. Ben Meral Akşener olarak erken seçim beklemiyorum" ifadelerini kullandı.
Uğur Dündar’la Demokrasi Arenası’ndayız. #CanlıYayın #Canlı https://t.co/Ghia28cvkS
— Meral Akşener (@meral_aksener) January 24, 2020
"ÇOK İYİ REKABET YAPARIM"
Akşener'in açıklamaları özetle şu şekilde:
"İktidarın söylediği müthiş iyi haberlere rağmen halk pahalılığı söylüyor. Herkesin şikayeti elektrik zammı, doğal gaz zammı ve genç işsizlik. İstihdam yok, yatırım yok, üretime yönelik atılmış bir adım yok. Sanayi tesisi, teknoloji merkezleri oluşturmak yok. Ne var? Sadece kutuplaştırma, kötü bir dil var.
Ben ilçe ilçe gezme işlemimin arkasında, orada gördüğüm şey, sesini duyuramıyor vatandaş. Ne basın, ne gazeteci görüyor. Çünkü bir sanal gündem var, o sanal gündemde konuşmak çok konforlu. Toplumun gerçek sorunlarına dokunmak, onların taleplerini siyasete iletmek gibi bir kavram ortadan kalktı.
Ben Antalya’ya gittim, ardından AKP’liler gitti. Çok iyi rekabet yaparım. Onlar benden çok farklı iş yapmışlar, sadece teşkilatları gezmişler."