İçler acısı...
Kendi topraklarını "ele geçiren" ülke
Haberde şöyle deniliyordu:
"Dağlıca'ya çok yakın olan 3 bin 500 rakımlı bölgede, Doski Vadisi olarak bilinen İkiyaka Dağları'ndaki 9 stratejik nokta güvenlik güçlerince ele geçirilerek teröristlerden temizlendi."
Bölgeyi bilmeyen, sınırın nereden geçtiğinden habersiz bir yabancı bu haberi okumuş olsaydı şunu anlayacaktı:
Demek ki Türk güvenlik güçleri, kendilerine ait olmayan bir bölgeye harekât yapıp ele geçirmişler!
Hayır, böyle bir şey yok tabii. Türkiye'nin "ele geçirdiği bölge" zaten Türkiye sınırlarının içinde, Türkiye'ye ait bir toprak parçası.
Geçen gün de Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Cizre'ye gitmek istedi. Cizre Emniyet Müdürü, Kamalak'ın güvenliğini sağlayamayacağını, can güvenliklerini tehlikeye atmamak için de yanına koruma veremeyeceğini söylüyor. Kamalak, sorumluluğu kendi üzerine alan bir yazı imzalayınca, Cizre'ye girmesine izin veriliyor.
Cizre de Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yer alıyor. İç savaşın sürdüğü Suriye'de ya da parçalanmış, kimin hangi bölgeyi kontrol etmediği tam olarak belli olmayan Irak'ta değil. Ama kente gidecek bir siyasi parti genel başkanının can güvenliği taahhüt edilemiyor, ancak sorumluluğu kendi üstüne alırsa kente girebiliyor.
Örneklerin sayısını o kadar çok artırabilirim ki bu köşeyi doldurmaya yeter.
Bu ülkeyi 13 yıldır AKP hükümetleri yönetti. Ve geldiğimiz noktada ülkenin bir bölümünü yeniden ele geçirmek için askeri operasyon gerekiyor, memleketin bazı kentlerine polis yardımıyla bile girmek mesele oluyor...
Mehmet Y. Yılmaz / Hürriyet
"Kandan beslenmek" bu değilse nedir!
(...) Ankara'da 102 kişiyi öldüren bomba olayından sonra AKP'nin oyları artmış!
Bunu hem de Başbakan söylüyor. Beyefendi, katıldığı bir TV programında:
"...Şimdi Ankara'daki terör saldırısında anket yaptık. Oylarımızda yükseliş var. Yüzde 43-44 bandına doğru yükselme trendi sürüyor" demez mi?
Ne demek bu? Yani bu hesapla seçimden önce bir bomba daha patlarsa AKP oyları yüzde 45 bandına tırmanır ve tek başına iktidar olur anlamına mı geliyor?
Başbakan'ın sözleri gerçekten şaşırttı!
Orada 102 kişi can vermiş, aileleri perişan olmuş, tüm ülke yasa bürünmüş, beyefendinin düşündüğü şeye bakın!
Kullandığı cümlede bir "Ohh" sözü eksik!
Başbakan bey biraderim, senin görevin patlamalara göre oy hesabı yapmak değil, suçluları yakalamaktır.
Ölümleri oya tahvil etmeyi düşünmek hiç vicdani olabilir mi?
Rahmi Turan / Sözcü
*
Davutoğlu vatandaşı beyaz Toros'la korkutmasın!
Terörsitler dağda beyaz Toyota, şehirde çakar lambalı siyah Mercedes kullanıyor!
Akif Kökçe Milliyet (Açık Pencere)
*
Bir Ankara alışkanlığı...
İstifa deyince gülmeleri geliyor
Ankara katliamından sonra üç bakan gazetecilerin karşısına çıkmıştı..
Bir gazeteci İçişleri Bakanı'na sormuştu..
Güvenlik zafiyeti olduğuna yönelik tartışmalar var. Bu çerçevede sorumluluk alarak istifa etmeyi düşünüyor musunuz?
Bu soru üzerine Adalet Bakanı kıs kıs gülmüştü..
Niye güldüğüne sonunda açıklık getirdi..
Gülmesi reflekstenmiş!..
Demek ki; Ankara'da böyle bir alışkanlık var.. İstifadan söz edince gülme huyu var.. Demek ki; Ankara'nın istifaya tepkisi bu..
Eski Adalet Müsteşarı şimdinin Adalet Bakanı istifa sözcüğüne o kadar çok gülerek tepki vermiş ki refleks olmuş..
İstifa sözünü duyunca başlıyor gülmeye..
Kendini tutamıyor..
Kıkırdıyor!..
Mehmet Tezkan / Milliyet
*
Bir köşeye not edin..
Türkiye'nin bir tampon ülke olması, sığınmacılar arasına teröristlerin sızıp odaklanmalarını daha da kolaylaştıracaktır.
Ali Sirmen / Cumhuriyet
*
Esad, Çamlıca Camii'ne namaza gelebilir
ABD, Rusya'ya plan sundu. Esad, 5 yıl aradan sonra ilk kez yurt dışına çıkıp Putin ile görüştü. Suriye'de Esad ile yeni bir döneme geçiş planı yapıyorlar. Esad'ın yerine tıpkı Esad'ın düşüncesinde, ideolojisinde biri (soyadı ayrı yeğeni bile olabilir) getirilecek. O gelinceye kadar Esad başta kalacak. Nereden nereye! Türkiye'nin Suriye politikasına yön verenler; 5-6 yıl önce "Esad Allah'ın izniyle 15 günde devrilecek... Şam'a gidip Emeviye Camii'nde namaz kılacağız..." diyorlardı. Bu gidişle Esad, İstanbul'da Çamlıca tepesinde yapılmakta olan camiye namaza gelebilir!
Necati Doğru / Sözcü
*
O artık "en çok güldüren" değil
Cem Yılmaz tahtını Yeni Şafak'a kaptırdı
Cem Yılmaz memlekette kitleleri en sağlam güldüren figür olma özelliğini kaybetmiş, sonuna kadar hak ettiği bu unvanı Yeni Şafak'a devretmiştir. Üzgünüm Cem Yılmaz, üzgünüm abi; artık ikinci sıradasın!
Toplumun her kesimini "Başka Türkiye Yok" sloganıyla yürüttüğü kampanyaya davet eden gazete daha çağrısının mürekkebi kurumadan Oy ve Ötesi'ni "Şaibe Çetesi" ilan etti. Burada da durmadı ve Cem Yılmaz'ı "şaibe çetesinin destekçisi" olmakla "suçladı".
(...) Şeffaflığa, seçim kültürüne, nihayetinde demokrasiye omuz veren insanlara "şaibeli çete" diyen Yeni Şafak, "bizim istediğimiz şartlarda birlik ve beraberlik şey ettirelim" makyajını fazla geçmeden dökmüş oldu ne yazık ki...
Trajik fakat aynı zamanda feci komik...
Kanat Atkaya / Hürriyet
*
Latif Demirci / Hürriyet