Korana virüsün Çin'den tüm dünyaya yayılması ve bugün 31 milyon vaka ve yaklaşık 1milyon kişinin ölümüne neden olan korona virüsün ortaya çıkışıyla tüm dünyada Çin ve Çinlilere bakış açısı değişime uğradı. İlk olarak İtalyan gazetelerinin kullanmaya başladığı Sinofobi terimi, Çinlilere karşı ayrımcılık tüm dünyada yayılmaya devam ediyor.
Avrupa ve ABD'nin birçok şehrinde Çinli işletme sahipleri, turistler farklı türde saldırılara uğruyor.
TURİSTLER HAKARETE UĞRUYOR
Çinlilere karşı ekonomik ve fiziksel tepki koronavirüsün ağır bir şekilde vurduğu İtalya'da kendini sık sık gösteriyor. Roma, Venedik, Floransa gibi şehirlerde Çinli turistler sık sık hakarete uğruyor.
Başkent Roma'nın da dahil olduğu büyük kentlerde Çin restoranlarının büyük oranda müşteri kaybettikleri belirtiliyor. Roma'nın saygın sanat okullarından Santa Cecilia Konservatuarı da, Uzak Doğulu bütün öğrencilerin derslerini askıya aldı.
Dünyanın farklı yerlerinde yaşayan Çin ve Doğu Asya kökenli vatandaşlar küresel salgının zorlukları ve belirsizlikleri ile karşı karşıya.
ASYA KÖKENLİLERE SALDIRILAR ARTTI
11 Eylül saldırıları ile İslamofobinin arttığı ABD'de koronavirüs salgını ile de Sinofobinin bambaşka bir boyut kazandığı ifade ediliyor.
Asya topluluklarının büyük bir nüfuza sahip olduğu ABD'de Mart ve Ağustos ayları arasında, cinayet teşebbüsü, sözlü saldırı ve siber zorbalığın aralarından bulunduğu 2 bin 600 farklı olay saptandı. Salgın esnasında Asyalı Amerikalıların yüzde 31'i hakarete maruz kaldığını söylerken, Asyalı vatandaşların yüzde 26'sı ise fiziksel saldırıya uğramaktan endişe duyduğunu söylüyor.
TRUMP TETİKLEDİ
ABD Başkanı Donald Trump'ın virüsün çıkış noktasıyla ilgili yaptığı vurguların da Çinlilere karşı düşmanlığı artırdığı ifade ediliyor.
Sinofobinin yaygınlığı ve yoğunluğu, ABD ile Çin arasındaki değişen siyasi, ekonomik ve sosyal ilişkilerle birlikte değişti. Pew Araştırma Merkezi'nin yakın tarihli bir raporuna göre, Amerikalıların yüzde 73'ü, 2018'deki yüzde 47'lik artışla Çin'e karşı olumsuz bir görüşe sahip. Artan ticaret savaşı, Çin'in insan hakları ihlalleri ve Trump'ın söylemi bu değişimi tetikledi.
KAYNAK: YENİÇAĞ
