Hafta sonu Kıbrıs'a gelen BM Genel Sekreteri'nin Geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Lute'un, Rum ve Türk liderleriyle yaptığı federasyon müzakeresini başlatacak referans şartlarını belirleme görüşmeleri başarısız oldu. KKTC Cumhurbaşkanı mustafa Akıncı'nın Sözcüsü Barış Burcu toplantıdan sonra yaptığı açıklamada başarısızlığı ilan etti. Burcu yaptığı açıklamada "Anastasiadis geçmiş mutabakata saygı göstermiyor. Guterres çerçevesini kabul etmiyor… Dönüşümlü başkanlık yerine dönüşümlü başbakanlık ve daimi Rum başkan olmasını öneriyor.. Eski pilavı ısıtıp ısıtıp önümüze getiriyor.. Bu tartışıldı, reddedildi… Sanki yeni bir konuymuş gibi tekrar gündeme getirmek yanlış.. Lute'un görev tanımını tamamlayabileceği olanaklar mümkün görülmüyor" diyerek yeni bir müzakere sürecinin ve federasyonun mümkün olamayacağını açıkladı. Şimdi yapılması gereken KKTC Meclisi'nin federasyon arayışına nokta koyan ve bundan sonra iki devletli çözümün görüşüleceğini öngören bir karar alarak bir 50 yıl daha federasyon hayaliyle zaman kaybetmemizi önlemektir.
Rum tarafının Kıbrıs Türkünü üniter bir yapı içerisinde yok etmeye çalıştığı ortadadır. Rumlar, Kıbrıs Türkleri ile hiçbirşey paylaşmak istememektedir. Siyasi eşitliğimize ve karar almada etkin söz sahibi olmamıza karşıdır. Müzakere süreçlerinde üzerinde mutabakat sağlanan konuları inkar etmektedir. Lute'un liderlerle görüşmesinin ardından ortaya çıkan durum ile ilgili KKTC'deki siyasi parti liderleri birbiri ardına tepkilerini dile getirdiler.
Ana muhalefet Ulusal Birlik Partisi (UBP) Başkanı Ersin Tatar, devletin başının hep Rum olması şeklindeki önerinin Kıbrıs Türk'ü ile dalga geçmek olduğunu belrterek "Bu hiçbir Rumun haddine değildir. Sn. Akıncı artık Rumların bu tutumu ile federasyona gidilemeyeceğini idrak etmeli ve ona göre davranmalıdır. UBP olarak Rum tarafının egemenliğimizi ve siyasi eşitliğimizi yok sayan bu tutumunu kınar, BM'yi artık Kıbrıs Türkü'ne haksızlık yapmaktan vazgeçmeye çağırırız." diye tepki verdi.
Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da "Dönüşümlü Başkanlık yerine, her hal ve şartta her zaman bir Kıbrıslı Rum Başkan.. Anlaşılan bunu "yeni fikir" olarak müzakerelerin devamını tercih eden konformistlere yutturmaya çalışacak. Statükonun devamını sağlayacak türden bir müzakere için bayat "yeni fikirler" kabak tadı veriyor." dedi.
BM Genel Sekreteri'nin geçici özel temsilcisi Lute'un Crans Montana'da iflas eden federasyon görüşmelerini kaldığı yerden başlatma girişimlerinin başarısız olması ve Rum tarafının siyasi eşitlik ile garantörlüğü reddetmeye devam etmesi karşısında KKTC'nin atması gereken adımlar artık gündemin başında olmalıdır.
Yapılması gerekenler...
Lute'un görüşmeleri kaldığı yerden başlatmayı başaramaması üzerine, Akıncı'nın "tek seçenek federasyon, ille de federasyon" siyaseti, bir kez daha iflas etmiştir. Bu durumda Akıncı'nın ve hükümetin, Lute ve BM Genel Sekreteri Guterres nezdinde girişimde bulunarak "Kosova örneğinde olduğu gibi, federasyon arayışlarının başarısızlığa uğradığını ve bundan sonra çözüm için başka seçenekler üzerinde durulması gerektiğini raporlarına koymalarını" talep etmesi gerekmektedir.
Aynı şekilde KKTC Meclisi'nin de yeni bir karar alarak, "bundan sonra ancak iki devletli zeminde, kadife ayrılık ve iki devletli çözüm hedefiyle görüşme olabileceğini" Dünyaya ilan etmesi şarttır. Böyle bir karara CTP ve TDP karşı çıksa bile, oy verecek 35 milletvekili bulunduğu ve UBP, HP, DP, YDP'nin bu içerikte bir karar tasarısını birlikte veya tek başlarına vermeleri gerekmektedir.
Yanlışlara dur denmeli...
2004 Annan Planı referandumundan sonra, federasyon arayışlarına son verildiği ilan edilmeliydi. Bu yapılmamıştır ve neticede 15 yılımız daha sonuçsuz federasyon görüşmeleri için heba edilmiştir. Crans Montana sürecinin çökmesinden sonra da böyle bir adım atılmalıydı, ancak Akıncı'nın, iflas eden görüşmelere rağmen federasyon takıntısının devam etmesi nedeniyle yine bu adım atılmadı ve 3.5 yılımız da böyle heba edildi. Şimdi bu zorunluluk 3. defa doğmuştur. Federasyon arayışlarının artık sona erdiği ve bundan sonra iki devletli bir çözüm için, iki devletli zeminde görüşme yapılacağı vakit geçirmeden ilan edilmelidir. Bu karar Akıncı, hükümet, Meclis, Türkiye tarafından birlikte ilan edilmelidir. Lute'un çabalarının sonuç vermemesine karşın Akıncı'nın federasyon takıntısının devam ettiği anlaşılmaktadır ve bu durumda görev KKTC Meclisi'ne düşmektedir. Bu sorumluluktan kaçmak, Akıncı'nın suçuna, teslimiyetçiliğine ve çaresizliğine ortak olmaktır. Meclis gerekli kararı almalı, ambargoların kaldırılması için BM, AB ve 3. Ülkelere yönelik büyük bir kampanya başlatmalı; iki devlete dayalı çözümün ve KKTC'nin önünü açmalıdır.
