Kılıçdaroğlu, programda Erdoğan'ın kendisine yönelik sahte videolarla saldırdığını belirterek "Bakın ben bu olay orda bu olay daha olmadan önce çıktım İletişim Başkanlığının bunu yapacağını söyledi. Genel müdür yardımcısının adını verdim. 2 daire başkanının adını verdim. Bunlar sahte videoları çekecekler ve bunu yayınlayacaklar dedin dedim. Sonunda benim dediğim oldu mu? Oldu? Yaptılar mı yaptılar sahte mi sahte? Fakat Allah büyüktür. Evet bunlar montaj dedim, kendisi itiraf etti." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu, seçimin ahlaki meşruiyetinin olmadığını savunarak "Bu sahtedir, böyle bir şey yoktur derken öbür taraftan başta TRT olmak üzere Türkiye'nin bütün coğrafyasına, onların güçlü medya dünyasıyla her tarafta bunu yaydılar. Olmayan bir şey olmayan bir şey, bir yalan üzerine inşa edildi. O yüzden ahlaki meşruiyeti yoktur dedim bu seçimin." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, siyasette ahlakın önemine de değinerek "Siyasi ahlak kanunu çıkaracağız diye bizim öngördüğümüz düzenlemelerden birisi de bu siyasi ahlak kanunu siyasette ahlakı bırakmadılar. Ahlaksızlık yapan birisini siyasette ne işi var? Bunu özellikle mütedeyyin kesime sormak isterim. Yalan söyleyen bir insana oy vermek nedir Allah aşkına? Yalan yapan, sahtekarlık yapan sahte videolarından medet uman bir insan, Türkiye Cumhuriyeti devletini nasıl yönetir? Bunu sorgulanması lazım." şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti;
"Asıl bunun üzerinde durulması lazım.
Yalan üzerine sen orada oturuyorsun, yalan söyledin. Sen çıktın bunun miting meydanlarında söyledin. O yüzden diyorum. Yani Erdoğan'ı iktidar yapan Kandil’dir.
Çünkü orada konuştular, onları ben konuşturmadım. Herhalde onlarla irtibat olanlar konuşturdu. Yani devletin derinliklerinde olan iktidardan yana olan adamlar koşturdular. Onları ben bilmiyor muyum?
Kandil’in konuşması kimin işine gelir?
Herhalde onun işine gelir. Bütün bunların sorgulanması lazım ama bütün bunlara rağmen asla umutsuzluğa bizim kitabımızda yer yoktur. Biz bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi kesinlikle getireceğiz. Kesinlikle ha bugün olur, yarın olur."