İYİ Parti’den yapılan açıklamada, AKP’nin İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal ettirme girişimlerine tepki gösterildi. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcı Hasan Seymen’in imzası ile yapılan açıklamada, AKP’nin özellikle Maltepe ve Büyükçekmece’de yaptığı uygulamalara tepki göstererek, YSK’nın olağanüstü itirazı bir an önce kararı bağlaması gerektiğinin altı çizildi.
İYİ Parti’nin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Türk Milleti, ülkemiz çoğulcu demokrasiyle idare edilmeye başlandığı günden beri yapılan hiçbir seçimde görmediği, siyasi tarihimize kara bir leke olarak geçecek günleri yaşamaktadır."
"Anayasamızın 79. maddesi, Seçimlerin Genel Yönetim ve Denetimini yapma görevini Yüksek Seçim Kurulu’na vermiştir. Yüksek Seçim Kurulu, seçimlerin başından sonuna kadar dürüst ve şaibesiz, güvenlik zaafiyeti olmaksızın gerçekleşmesini sağlamakla görevlidir."
"31 Mart 2019 tarihinde yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimi sonrasında 17 yıldır ülkeyi, 25 yıldır İstanbul ve Ankara’yı idare eden iktidar partisi seçim sonuçlarını hazmedememiş, kaybetmenin verdiği duyguyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçim sonuçlarını manipüle etme ve toplumda seçimin şaibeli olduğu algısını yaratarak seçimi yeniletme çabası içerisine girmiştir."
"Sandıklar kapandıktan sonra Ak Parti’nin İstanbul’daki ilçe seçim kurullarına yaptığı gerekçesiz ve delilsiz itirazların kahir ekseriyeti Yüksek Seçim Kurulu’nun yerleşik içtihatlarına aykırı şekilde ilçe seçim kurullarınca kabul edilmiş, bu kararlara karşı il seçim kurullarına yapılan itirazların sonuçlanması beklenmeksizin hukuka aykırı şekilde ilçe seçim kurullarınca torbalar açılarak oy sayımına başlanmış, İstanbul İl Seçim Kurulu’nun oy sayımını tedbiren durdurma kararı Yüksek Seçim Kurulu tarafından oy sayımı başladığı gerekçesiyle kaldırılmış ve İstanbul’da altı seçim bölgesinde oyların tamamı, otuz üç seçim bölgesinde geçersiz oyların tamamı tekrar sayılmış, bununla yetinilmeyerek sondaj usulü belirlenen sandıklar da yeniden sayılmış, son olarak kamuoyunun da yakından takip ettiği üzere Maltepe ilçesinde oyların tekrar sayımı kasten yavaşlatılarak seçimin sonuçlanması geciktirilmiştir."
"Ak Parti’nin Büyükçekmece ilçesi ile ilgili seçmen taşıma iddiaları kamuoyunun gündemini uzun süre meşgul etmiş, savcılık ve emniyet güçleri adeta Ak Parti’nin iddialarını ispatlamak ve desteklemek amacıyla seferber edilmiş, Büyükçekmece halkı adeta hane hane sorgulanarak huzursuz edilmiştir. Ak Parti ve hukukçuları, Yüksek Seçim Kurulu’nun kesinleşen seçmen listeleri sonrasında bu listelerle ilgili yapılacak başvurular sebebiyle seçimi iptal etmeyeceği geçmiş içtihatlarıyla sabit olmasına rağmen; bu yönde başvuru yapmış, reddedileceğini anlayınca da başvurularını beklemeye aldırmışlardır. Yüksek Seçim Kurulu henüz yapılmayan seçim iptali başvurusunu yaklaşık bir hafta boyunca bekletici mesele yapmak suretiyle Büyükçekmece dosyası hakkında karar vermemiştir."
"Buna karşın, Partimizce yapılan sadece geçersiz oyların sayılmasına yönelik Balıkesir, Manisa-Yunusemre, Isparta-Gelendost, Bursa-Mustafakemalpaşa, Ankara-Beypazarı-Kızılcahamam başvuruları ilçe seçim kurulundan başlamak üzere, il seçim kurulu, Yüksek Seçim Kurulu ve olağanüstü itiraz safhalarının tümünde reddedilerek çifte standart uygulanmıştır."
"Son olarak kırk dört sayfalık olağanüstü itiraz dilekçesi ve eki olduğu iddia edilen, havuz medyası tarafından servis edilen üç bavul dolusu evrak, Ak Parti tarafından Yüksek Seçim Kurulu’na verilmiştir. Başvuru dilekçesi incelendiğinde, on beş gündür her gün ekranlarda iddia ettikleri itirazlarının tamamı ilçe seçim kurulları, il seçim kurulu ve Yüksek Seçim Kurulu tarafından incelenerek sonuçlandırılan iddialarını tekrarladıkları, iki gündür havuz medyasında canlı olarak yayınlanan ve saatler süren basın toplantılarıyla toplumda kendi lehlerine algı oluşturma ve Yüksek Seçim Kurulu üzerinde baskı kurma çabası içerisinde oldukları açıkça görülmektedir."
"Seçimlerin nasıl yapılacağı, itirazların hangi sürelerde ve nasıl gerçekleştirileceği 298 sayılı yasada açıkça düzenlenmiştir. Bu konuda karar verecek merci Yüksek Seçim Kurulu’dur. Kararını yasa ve hukuk çerçevesinde vermesi Anayasanın kendisine yüklediği bir sorumluluktur. Hal böyle iken, medya üzerinden baskı kurulmaya çalışılması kabul edilebilir olmadığı gibi; Türk Milleti’ni ve Devleti’ni uluslararası camiada küçük düşürecek bir tavırdır."
"Sayın Ekrem İmamoğlu’na kazandığı seçim sonucu ve uzun bir bekleyişten sonra nihayet mazbatası teslim edilebilmiştir. Bundan sonra Yüksek Seçim Kurulu’na düşen, yapılan olağanüstü itirazı bir an önce sonuçlandırarak ülkemizi seçim gündeminden kurtararak gerçek gündeme döndürmektir."
"İYİ Parti olarak hukuki sürecin takipçisi olduğumuzu ve halk iradesinin hukuksuzlukla gasp edilmesine müsaade etmeyeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyorum."